Sri Lanka’da mercimek kırıyor Kanada’da nohut eliyor

Arslan Ailesi’nin sahibi olduğu Ar Şirketler Grubu’nun geçmişi 50 yıl önceye dayanıyor. Aslen Mardinli olan aile yıllar önce Mersin’e yerleşmiş. Uzun süre bakliyat işleme, satışı ve ihracatı ile uğraşmış. Halen mercimek, bulgur, fasulye ve nohut üretimi yapıyor. Grup Mahmut, Hüseyin, Hasan ve Ali Arslan adlı dört kardeş tarafından yönetiliyor.
Bunun yanı sıra Türkiye dahil sekiz ülkede bakliyat fabrikaları var. Kanada’daki şirketleri halka açık ve hisseleri Toronto Borsası’nda (TSX) işlem görüyor. Dünya mercimek dış ticaretinin yüzde 40’ını elinde bulunduran grubun 95 ülkede temsilciliği var. Ayrıca akaryakıt dağıtımda Full, makarnada Arbella markasıyla faaliyet gösteriyorlar. Grup kısa süre içinde gayrimenkul sektörüne de yatırım yapmaya hazırlanıyor.

Cirosu 2.5 milyar TL
2.5 milyar TL ciroya sahip grubun kuruluş öyküsünü anlatan Hüseyin Arslan, “80’li yıllardan sonra tıpkı Türkiye gibi biz de dışarıya açıldık ve ihracata başladık. Değişik coğrafyalarda üretim yaparak uluslararası müşterilere sürekli ve aynı kalitede hizmet vermeyi amaçladık” dedi.
Bu nedenle 2000’li yılların başında Kanada’da yatırım kararı almışlar. Bunu diğer ülkeler takip etmiş. ABD, Kanada, Sri Lanka, Suriye, Kırgızistan, Avustralya ve Çin’de fabrikalar kuran grubun Türkiye de dahil 8 ülkede tesisi var. Arslan, “Bu fabrikalarda mercimek ve bezelye kırıyor, nohut eliyoruz. Hali hazırda 95 ülkede de temsilciliğimiz var” diye anlattı.

‘Yeşil yiyen kırmızı yemez’
Kanada’ya üretimin sürekli olacağını öngördükleri için yatırım yaptıklarını söyleyen Arslan şöyle devam etti:
“Çünkü Türkiye’de bir var, bir yok. Ama Kanada’da böyle değil. Yatırım yaptığımızda Kanadalılar mercimeğin ne işe yaradığını bilmiyorlardı. Oradaki çiftçiler bize bu ürünle ne yaptığımızı bile sormuştu. Zaten dünyada da değişik tüketim eğilimi gösteren ülkeler var. Kırmızı mercimek yiyen yeşilini yemez. Mesela Mısırlılar böyledir. Yeşil mercimek yiyen de kırmızısını yemez. Buna ise Cezayirlileri örnek verebilirim.”
Dünyada en çok mercimek tüketen ülkelerin vejetaryen ülkeler olduğunu belirten Arslan, “Bunlar arasında Hindistan, Pakistan, Sri Lanka ve Bangladeş var. Protein eksikliklerini bakliyatla gideriyorlar” dedi.

Piyasa yapıcı
Dünya mercimek dış ticaretinin yüzde 40’ını ellerinde bulundurduklarını ifade eden Arslan şunları söyledi:
“Bu nedenle piyasa yapıcı gibi davranabiliyoruz. Mercimekte fiziki bir piyasa yok. Fiyatı market belirliyor. 2007 yılında Kanada’daki şirketimizi halka açtık. 2009’da Türkiye’deki şirketimizle birleştirdik. Şu anda Toronto Menkul Kıymetler Borsası’nda halka açık bir şirketiz. Ben de bu şirketin yönetim kurulu başkanıyım.”
Grubun 2.5 milyar TL ciroya sahip olduğunu kaydeden Hüseyin Arslan, “Grubumuzda 5 bin 500 kişi çalışıyor. Ciromuzun yüzde 40’ı da ihracattan geliyor” dedi.

Full’deki hedefi 100 istasyon
Akaryakıtta ‘Full’ markasıyla hizmet verdiklerini belirten Hüseyin Arslan, “Şu anda 30’a yakın istasyon bağlantısı kurduk. 17’si şu anda faaliyette. Kısa süre içinde bu sayı 26’ya çıkacak. Bizim hedefimiz 100 istasyona ulaşmak” dedi.
Sadece İstanbul, Bursa, İzmir ve Ankara’da olmak istediklerini kaydeden Arslan, “Amacımız az sayıda ama hacimli istasyonlar yaratabilmek. Böylece işletme maliyetini düşürüyor ve şu anda olduğu gibi piyasadan yüzde 7 daha ucuz satış yapabiliyoruz” diye konuştu.

Yüzde 7 indirimi nasıl sağlıyor?
Hüseyin Arslan, yüzde 7 indirimi nasıl sağladıklarını ise şöyle anlattı: “Türkiye’deki tek akaryakıt rafinerisi olan Tüpraş ile istasyon pompa fiyatı arasında dağıtım firması ve bayi tarafından paylaşılan yüzde 15’lik bir kâr marjı var. Full sistemi akaryakıt istasyonunun mülkiyetinin dağıtım şirketinde olmasına dayanmaktadır. Bu sayede bayisiz satış yapma imkânına sahip olan Full yüzde yediye varan indirimlerle aracısız akaryakıt satmakta.
Biz istasyon yerlerinin mülklerini satın alan ve bu şekilde büyümek isteyen Türkiye’ye yatırım yapan ilk dağıtım şirketiyiz. Satış noktaları kendimize ait olduğu için bayi ve dağıtım şirketi arasında pay edilen yüzde 15’lik kâr marjının bayiye aktarılan yüzde 7’ye varan kâr marjını vatandaşlara pay edebilme şansına sahibiz.”

Bir depoda 10 TL avantaj
“Tabii ki bu sistem çok ciddi bir yatırım gerektiriyor” diyen Arslan, dağıtım şirketlerine kalan payın dönüş sürelerinin çok uzun olduğunu kaydetti. Arslan şöyle devam etti: “Full sistemi diğer dağıtım şirketlerinin gelişmiş ve yatırım yapılabilir ülkelerde uyguladıkları sistemdir. Full Türkiye’ye yatırım yapıp istasyonları satın almaktadır. Mevzuat gereği Full toplam satışının yüzde 15’lik kısmını kendisi işletmekte geri kalan payı cüzi kâr marjıyla girişimcilere işlettirmektedir. Bu sayede her 5 yılda bir bayilere hava parası ödemeyen FULL bir depoda vatandaşa 10 TL civarında indirim sağlamaktadır.
Dolayısıyla bu sistem her ne kadar yüzde 7’ye varan indirim sağlasa da yatırım miktarı büyük olduğu için zor bir sistem. Bu yapı sayesinde bu kar marjlarıyla devamlı indirimli akaryakıt satmak mümkün olmaktadır. Bu kanun çerçevesinde sahip olduğumuz istasyonların diğer kısmını çok cüzi kâr marjlarıyla (binde 5 ve yüzde 1 kâr marjları ile) işletmeciye veriyoruz.”

Bomonti’ye rezidans Balmumcu’ya 5 yıldızlı otel
Gayrimenkul sektörüne de yatırım yapacaklarını söyleyen Hüseyin Arslan, “Maslak ve Bomonti’de iş merkezi, rezidans yatırımı yapmayı planlıyoruz. Balmumcu’da da 5 yıldızlı bir otel projemiz var” dedi. Makarna sektöründe de faaliyet gösterdiklerini ifade eden Arslan, “Bu alanda Arbella markasıyla satış yapıyoruz. 50’den fazla ülkeye ihracatımız var” diye konuştu.