'Vergi ödersek, batarız'

İş dünyası, Gelirler Genel Müdürlüğü'nün yaptığı araştırmaya göre, çok sayıda sanayi, ticaret ve serbest meslek mensubunun asgari ücretten bile az gelir beyan etmesini kaçak işçilik, Katma Değer Vergisi (KDV) ve işyerlerinin zaar etmesine bağladı.
İstanbul Ticaret odası Başkanı Mehmet Yıldırım (İTO), gramı 5 milyon liranın üzerinde olan altın işi ile uğraşan kuyumcuların aylık 150 milyon lira gelir beyan etmesinin sektördeki yüksek KDV'den kaynaklandığını söyledi.
Yüzde 23'e yükselen KDV oranlarının vergi vermeyi caydırdığını anlatan Yıldırım, "Yaptığımız araştırmaya göre, mevcut vergi yasaları çerçevesinde namusu ile para kazanıp, bunu da beyan eden esnaf üç yıl içinde dükkanını kapatıyor. O yüzden kimse esnaftan gelirini tam olarak beyan etmesini beklemeyin"dedi.
Geliri 50 milyarın üzerinde olandan yüzde 65 oranıda vergi alındığını anlatan Yıldırım, "Ticari ahlak kalmadı, dürüstlüğün adı enayilik oldu. Üç yıl sonra dükkanı kapatmaktansa, KDV'yi ödemekten kaçınılıyor. KDV kaçırılınca gelir de ortada görünmüyor" diye konuştu.
Türkiye Deri Sanayicileri Derneği Başkanı Turgut Koşar da aylık 78 - 52 milyon lira düzeyinde gelir beyan eden deri sanayicilerinin zararda olduğunu, Tuzla'daki 160 fabrikadan 25'inin kriz nedeniyle kapatıldığını söyledi. Koşar, devletin de yeterli vergi denetimi yapmadığını belirterek, "Gelir beyanı düşük çıkıyorsa bu denetimsizliktendir" dedi. Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği eski Başkanı Bülent Atuk ise bazı konfeksiyoncularin kaçak işçi çalıştırdığını ve gelirlerini az gösterdiğini vurgulayarak, "Biz bunun önlenmesi için her platformda mücadele ediyoruz" diye konuştu.
İstanbul Tabib Odası Başkanı Prof. Dr. Süha Göksel de Gelirler Genel Müdürlüğü'nün araştırmasına göre aylık 231 milyon lira gelir beyanının tüm doktorları kapsamadığını söyledi. Göksel, "Birçok doktorun geliri düşük" dedi.

Vergi daha da düşecek

Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) Genel Başkanı Mustafa Özyürek ise gelir beyanlarındaki düşüklüğün, hayat standardı esasının kaldırılmasından sonra gerekli önlemlerin alınmamasından kaynaklandığını belirtti. Özyürek, beyana dayanan Gelir Vergisi'nin toplam gelir vergisi içindeki payının 1999'daki yüzde 14'lük düzeyinden yüzde 7'ye gerilediğini, toplam gelir vergisinin yüzde 89'unun stopaj yoluyla alındığını hatırlatarak, "Vergi denetimi etkinleştirilemez ve sağlıklı belge düzeni kurulmazsa beyana dayanan gelir vergileri düşmeye devam edecek" dedi.
İstanbul Defterdarlığı yetkilileri ise konuyla ilgili olarak yaptıkları açıklamada, bazı sektörlerde vergi kaçağı bulunduğunu ve denetim elemanları ile konunun üzerine gittiklerini belirtti. Yetkililer, yılbaşından bu yana yaptıkları denetimlerde 10 binin üzerinde kayıtdışı mükellef tespit ettiklerini söylediler.

'Hükümetin gücü ücretliye yetiyor'

ANKARA Milliyet
İşçi sendikaları Gelir Vergisi mükelleflerinin beyannamelerinde ortaya çıkan tabloya tepki gösterdi.

Türk - İş Başkanı Bayram Meral:
"Eğer bir memlekettte asgari ücretli, bir doktordan, bir avukattan, müteahhitten, şarkıcıdan fazla vergi veriyorsa, vay o memleketin haline. Hükümet daha ne bekliyor? Neyin önlemini alacaklar? Bordro mahkumunu yakaladığın zaman, vergisini artır, primini artır, ücret artışını düşür, kısıtla, doktora, avukata, müteahhite, kuyumcuya gelince, ne beyan ediyorsa, onu al. Ülkesini seven, bu memlekette kazananlar Allah rızası için bu ülkeye vergilerini de versinler."

Hak - İş Başkanı Salim Uslu:
"Maliye, bir doktorun, avukatın, kuyumcunun, müteahhidin, asgari ücretliden az gelir beyan edip, az vergi ödediğini görüyor da ne yapıyor. Herkesin gücü ücretliye yetiyor. Nereden buldun ve mali milad ertelenmeseydi, Temizel yasası delinmeseydi, bunlar olmazdı. Hükümet, IMF reçetelerini uygulamak için, ekonomik program için bütün umudunu işçi memurun ücretini düşük tutmaya bağlamış. Reform denilince sadece bunu anlıyorlar. Oysa bir ekonomik reformun en temel ilkesi, adil ve yaygın bir vergi sistemi ile, gelir dağılımı adaletini sağlamaktır."