Yaptığı yatırıma bak, hisseyi al!

Borsa İstanbul’da işlem gören kârı ve cirosu artan, yüksek cirolu 31 sanayi ve hizmet şirketinin son beş yıldaki getirisi ortalama yüzde 258 oldu. Aynı süre zarfında bu firmalardan Aselsan yüzde 823 ile en yüksek getiriyi sağlarken yatırımcısına kaybettiren tek şirket Ereğli Demir Çelik oldu.
Öte yandan sadece altı şirketin getirisi endeksin getirisi olan yüzde 95’in gerisinde kaldı. Kârlı ve aynı zamanda büyüyen yüksek cirolu şirketler içerisinden oluşturulacak sepet portföyler, olası risklere karşı uzun vadede yatırımcıyı korumakla kalmıyor endeksin üzerinde bir getiri sağlamasına da imkan sağlıyor. Listeye giren firmaların, sektörlerinin önemli ve öncü kuruluşları arasında olması yatırımın ilk şartı olan riskin minimize edilmesine imkan sağlıyor.

Seferberlik sonrası...
Neticede yatırımcılar en güçlü firmalar arasında bir portföy sepeti oluştururken bir yandan yatırımını tamamen kaybetme riskini en alt seviyeye çekiyor diğer taraftan kar elde etme olasılığını maksimize etmiş oluyor. Esasen borsayı yakından takip edenler bu tespiti tecrübeleri ile de görüyor. Zira halka arz seferberliği ile borsaya gelen şirketlere yatırım yapanlar ciddi kayıplar yaşarken mağduriyetleri ciddi tartışma konusu oldu. Yeni yılla birlikte değişen SPK’nın yönetimi ise ilk iş olarak borsaya açılan firmalarda aranan kriterleri sıkılaştırmakta gördü. Eğer amaç borsayı büyütmekse bunun arz ayağını oluşturan firmaların da güçlü ve güvenilir olması şart.
Borsa İstanbul’a dönüşmesinin ardından ülkemizin büyük kuruluşlarının borsaya getirilmesi yönündeki girişimlerde bu çerçevede arttı. İSO 500’e giren büyük sanayi şirketlerinin borsaya kazandırılması için çalışmalar kamuya da yansıyor.

İSO 500’e açık davet

BIST Başkanı İbrahim Turhan, ISO 500 listesinde yer alan 180 şirketin ziyaret edildiğini kaydederek 120 şirketin halka arz planlarının olduğunu, söylüyor. Bu sözler aynı zamanda belli bir hedefi işaret ediyor. Şirketleşen Borsa, İSO 500’deki firmaların piyasaya gelmesini istiyor. Borsanın daha ziyade güçlü ve kârlı şirketlerden oluşması özellikle de kurumsal yatırımcıların piyasasına yönelmesini teşvik edici bir nitelik taşıyor.
Özellikle geçtiğimiz yıl yapılan halka arzlarda meydana gelen sonuçlar, borsada ciddi kayıpların ortaya çıkmasına neden olurken yatırımcıların piyasaya gelmesinde herhangi bir etkisi olmadı. Hatta yaşanan mağduriyetlerle şikayet konusu dahi oldu. Sermaye piyasasının kurmayları piyasanın büyümesindeki en önemli etkenin yatırımcı ayağı olduğunu biliyor. Özellikle de kurumsal yatırımcı kesimini borsaya çekmek istiyor.
Borsa İstanbul için koyulan büyüme hedefinin tutturulması gerek yerli gerekse yabancı kurumsal yatırımcının çekilmesi ile mümkün. Ancak kurumsal yatırımcılar belli kriterlere göre hareket ediyor. Firmanın büyüklüğü, cirosu, kârı, likiditesi gibi temel kıstaslarda belli bir seviyeyi tutturamayan hisseler kapsama dışında kalıyor.
Hal böyle olunca belli büyüklükte firmalar piyasaya gelmediği sürece isteseler dahi kurumsal yatırımcının borsaya gelme koşulu bulunmuyor. Türkiye’nin büyük ve güçlü firmalarının piyasaya çekilmesi piyasanın büyümesine imkân verirken yatırımcının da daha güvenle kazanmasına olanak sağlayacak.

BÜYÜMEYE YATIRIM NEDEN ÖNEMLİ?

Borsa İstanbul şirketleri içerisinden hem güçlü hem de büyüyen şirketlere yatırım yapmak, yatırımcının krizlere karşı korunaklı limanda olmasını sağlıyor. Güçlü şirketlerden satışlarını ve kârlarını artırmayı başaranlar, dönemsel dalgalanmalarda zaman zaman gerilese de uzun vadede borsa performansının üzerinde bir seyir izliyor. Bu durum yatırımcının bir yandan korunaklı bir limanda olmasına fırsat verirken diğer yandan kârını en üst seviyeye çıkmasına imkân sağlıyor.
Borsada işlem gören firmalar arasında satışları 1 milyar TL’nin üzerinde olan, kârı ve satışları son beş yılda artış gösteren 31 firma bulunuyor. Bu şirketlerden biri hariç diğerleri kazandırdı. Listedeki 25 şirketin performansı ise BIST 100 Endeksi’nin de üzerinde gerçekleşti.
Getirilere bakıldığında en yüksek performansı yüzde 823 ile Aselsan’ın, hemen ardından ise yüzde 656 ile Türk Traktör’ün gerçekleştirdiği görülüyor. Aynı süre zarfında alternatif yatırım araçlarının seyrine bakıldığında borsadaki getirilerin önemi daha fazla öne çıkıyor. Verilere bakıldığında son beş yılda faizler yüzde 18’lerden yüzde 5,58’lere indi.
Doların getirisi yüzde 35’te kalırken altın yatırımcısına yüzde 58 kazanç sağladı. Böylesi bir ortamda borsanın büyüyen güçlü şirketlerinin endeksin de üzerinde getiri sağlaması daha fazla dikkat çekiyor.

YERLİ KURUMSAL YATIRIMCILARIN TERCİH ETTİKLERİ

Borsa şirketleri içerisinden büyüme odaklı olanlar, yerli kurumsal yatırımcıların da yakın takibinde bulunuyor. Portföylerinin getirilerini yükseltmek isteyen kurumsal yatırımcılar sektörlerdeki gelişmeleri de yakından takip ediyor.
2012 yılının en başarılı fonları listesinde yer alan portföy yöneticileri ile görüştüğümüzde ana temalarının “büyüme odaklı” şirketlere yatırım yapmak olduğunu, gördük.
Bu şirketlerin uzun vadede ciddi primler yaptığını dile getiren fon yöneticileri, başarılarının altında da bu şirketleri tespit edebilmek olduğunu, söylüyorlar. Büyüyen şirketlerin dönemsel olarak getiri sağladıklarını belirten fon yöneticileri için bu hisseler portföylerin olmazsa olmazları arasında yer alıyor.

ÖNCÜ ŞİRKETLER

Yatırım yaparken sektörlerinde öne çıkan şirketleri takip etmek borsanın genel trendinin üzerine çıkmaya da olanak sağlıyor. Finansal risklerin arttığı ortamlarda farklı sektörlerden öncü şirketlere yatırım yapanlar, aynı zamanda yaşanabilecek sektörel olumsuzlukları da bertaraf ediyor.
Tüpraş, Türk Telekom, Arçelik farklı sektörlerde öne çıkan öncü şirketler arasında bulunuyor. Bu şirketlerin gelişim seyrine bakıldığında da son beş yılda yatırımcısına yüzde 100’ün üzerinde bir getiri sağlarken büyümelerini de sürdürdükleri gözleniyor.

YABANCI AĞIRLIKLI OLMANIN ETKİSİ

Borsada büyük şirketler içerisinden kârlı ve büyüyenlere yatırım yapmanın önemi, özellikle borsanın kazandırdığı dönemlerde kendini daha fazla hissettiriyor. Nedeni ise borsanın yabancı ağırlıklı bir niteliği olması.
Söz konusu hisselerin derinliklerinin yüksek olması, kolay alınıp satılabilmeleri tercih edilmelerine imkân sağlıyor. Listede yüksek getirisi ile dikkat çeken Aselsan’ın borsadaki paylarının yüzde 50’si, Türk Traktör’ün yüzde 79’u, BİM’in yüzde 63’ü, Coca Cola İçecek’in yüzde 94’ü yabancı yatırımcıların elinde bulunuyor.