Yerli panikledi sattı yabancı hisseleri kaptı

Yabancı yatırımcılar, gündemdeki operasyon ile oluşan siyasi riski kâra çevirdi. Dalgalanmadan faydalanmak için kritik hisselerde satışa geçti. Bir kesim bunu hükümet aleyhine bir hareket olarak görse de borsanın çarkları dönüyor. Zira borsada dalgalanmalar ve kritik süreçler her zaman fırsatı görenler için rant kapısı olduğunu bilmek gerekiyor. Esasen piyasadaki spekülatif hareketler de böylesi gelişmelerle yürümekte. Bu nedenledir ki siyasi riskin artma olasılığı ihtimalini kullanan yabancılar, operasyonda adı geçen Halkbank ve Emlak Konut hisselerinde paylarını azaltırken, aynı zamanda dövize yöneldiler.
İki hissenin de endeks üzerinde ağırlığı olması, satışlarda endeksin gerilemesine neden oldu. Düşen endekste panikleyen yerlilerin de satışa geçmesi ile borsa sert bir düşüş yaşadı. Ancak yabancılar, Halkbank ve Emlak Konut hisselerinde satarken yerlilerin panikle sattığı diğer hisseleri topladı. Böylece borsada oluşan kaos ortamını lehlerine çevirdiler.
Yabancılar, borsada kriz olasılığını kâra dönüştürürken FED’de 2008 yılından bu yana sürdürdüğü parasal genişleme politikasını değiştirdi. Böylece likidite programından çıkış süreci başlarken kurumsal döviz talebinin de artması ile dolar/TL ve euro/TL zirvelerini test etti.

İki hissede satış...
Geçtiğimiz salı günü polisin gerçekleştirdiği operasyonda borsayı en fazla ilgilendiren Halkbank ve Emlak Konut yöneticileri ile ilgili iddialardı. Soruşturma kapsamının her iki şirketin kendisine yönelme olasılığı şirketlerin kârını ve faaliyetlerini olumsuz yönde etkileyebilirdi. Bu olasılık her iki hissede yabancıların satışa geçmesine neden oldu. Yabancıların iki hissede hatırı sayılır payı var.
Toplamda yapacakları 5 puanlık bir satışın dahi, endeksteki ağırlıkları nedeniyle BIST 100’ün ciddi bir kayıp yaşamasına neden olacağını biliyorlar. Zaten sıkıntılı olan piyasa, gelen satışların da etkisi ile satış dalgasına kapılırken satışların genele yayılmasına neden oldu. Yerlilerin de satışa geçmesi üzerine yabancılar iki hissede satarken diğerlerinde topladılar. Halkbank ve Emlak Konut hissesinde de yeterince düşüş yaşandıktan sonra, alt seviyelerden yerine koymak mümkün olabilecek.

Niyetleri çıkmak değil
Yabancıların borsadaki hareketlerine bakıldığında niyetlerinin ellerindeki hisselerden tamamen çıkmak olmadığı anlaşılıyor. Yabancılar girdikleri piyasalarda uzun süreli yatırım yaparken dalgalanmalardan da istifade etmesini biliyor. Pozisyonlarını düşürseler de riskleri kadar getirinin yüksek olması nedeni ile Türk hisseleri ve eurobondlarını belli bir oranda tutuyorlar.
Ana pozisyonlarını korurken dalgalanmalardan da günlük hareketlerle istifade edebiliyorlar. Diğer taraftan bireysel yatırımcı tecrübesizliğin de etkisi ile düşüşün ardından daha fazla bekleme gücü sergilemeden panik havasıyla satışa geçebilmekte. Gerçekleşen büyük dalgalar özellikle kısa süreliğine gelen bireysel yatırımcı açısından bir kabusa dönerken zararına satışların nedeni olabilmekte.

Kamu bankalarında kayıp
Daha bir ay öncesinde yılın hisseleri arasında gösterilen kamu bankalarında kayıplar büyük. Endeksi en fazla düşüren hisseler arasında ilk 10’da iki kamu bankası var:
Halkbank ve Vakıfbank. 16-20 Aralık arasındaki kayıpları ise yüzde 10’un üzerinde. Hisselerde yaşanan sert satışlar düşüşü getirdi. Öyle ki, önünü göremeyen yatırımcılar zararına satışa geçmeyi yeğledi.
Peki bu büyük dalgalanmalarda sürüye katılmak ne derece doğru? Eğer uzun vadede büyüyen bir şirkete yatırım yapılmış ise, hissede düşüş yaşansa dahi satış yapılması pek de manalı olmayacaktır. Hissenin değeri düşse de sonunda çıkacağı bilinmeli.

DOLAR KURU HEDEF FİYATLARA GELİYOR
Şimdilerde trend dolardan yana. Özellikle FED sonrası pozisyonlarını kapatmak isteyen kurumların gösterdiği talep ile yabancıların hisseden çıkarak dövize yönelmeleri ile başlayan dalga, kısa vadede rekor getirdi. 2.20 TLdolar için orta vadeli hedef seviye. Goldman Sachs, dolar için 3, 6 ve 12 aylık tahminlerinin 2.1, 2.2 ve 2.4 olarak korudu.

BANKALAR İYİ AMA...

Fitch, Türk bankalarının kısa vadeli zorluklarla başa çıkabilecek kadar sağlıklı olduğunu belirtti. Ancak, bankalarının 2014’te güçlüklerle karşılaşacağını kaydederek, yavaşlayan büyüme, Fitch’in yükselmesini beklediği faiz ve zayıflayan TL’nin daha olumsuz bir ortam yaratacağı düşüncesinde. Ayrıca Cumhurbaşkanlığı seçiminin de belirsizliklere katkıda bulunabileceğini kaydetti.

EMEKLİLİK İÇİN HÂLÂ FIRSAT VAR

Aralık ayı, bireysel emeklilik için hâlâ çifte fırsat imkanı sunuyor. Devlet tasarrufları teşvik etmek amacıyla emeklilik sistemini destekliyor. Bu ay içerisinde Bireysel Emeklilik Sistemine 12.000 TL yatıran, devletin vereceği 3.000 TL’den yararlanabilecek. Ayrıca önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde yine 12.000 TL yatırıldığında yine 3.000 TL daha alma imkânı olacak.

GÜVEN ORTAMI SAĞLANMAZSA ?BORSA?DÜŞER

Oldukça sıkıntılı bir haftayı geride bıraktık. Belirsizlik bu hafta da devam edecek. Hükümet, büyük ihtimalle gideceği kabine revizyonu ile; bir yandan basına yansıyan rüşvet ve yolsuzluk resmi içinde olmadığını göstermeye çalışacak diğer yandan değişikliğin önceden planlanmış olduğu izlenimini verecek. Hükümet bunu ne denli hızlı yaparsa belirsizliklerin giderilmesi de o denli hızlı olacak. Bununla birlikte hükümeti zora sokacak yeni bir gelişmenin olması da pekala mümkün.
Bu gelişmelerden piyasaların olumsuz yönde etkilenmesi ancak hükümet krizine yol açabilecek bir gelişmenin varlığı halinde söz konusu olabilir. Ayrıca kaos ortamı oluştukça dövizin de yükselmesi söz konusu.
Bu aşamada TCMB’nin dövize yapacağı müdahale, artan talep karşısında fazlaca etkili olamıyor. Belirsizliğin giderilmesi ve tansiyonun düşmesi halinde kurdaki yükselme de duracak ve hatta gerilemesi söz konusu olacaktır. Öte yandan piyasaların sakinleşmediği sürece kurların gerilemesini beklememek gerekiyor.
Bu hafta Merkez Bankası 2014 yılına ait para ve kur politikasını açıklayacak. Diğer taraftan aralık ayı kapasite kullanım oranları açıklanacak. Haftaya siyasi riskteki artışın azalmaması ve yatışmaması halinde kur ve faizlerdeki yükselmenin devam etmesi olasılığı bulunmakta.