Kapitalistler Che'yi seviyor!

Bir dönemin efsanevi lideriydi o. Hayranlık uyandıran bir gerilla ve sıradışı bir ekonomistti. Batista diktatörlüğüne karşı Küba isyanını başlatmış, devrimin ardından Küba Ulusal Bankası Başkanı ve Sanayi Bakanı olarak görev yapmıştı.
Bakanlığı bıraktıktan sonra gittiği Bolivya'da pusuya düşürülüp öldürüldüğünde 39 yaşındaydı. Bir gerilla gibi yaşayıp bir gerilla gibi ölmüştü.
Öyle efsaneleşmişti ki ölümünden yıllarca sonra adı bir marka haline gelmiş, hüzünlü gözlerle bakan, siyah beresi, dağınık saçları ve yüzündeki ciddiyetle efsaneleşen Che portresi, tişörtleri, kupaları, anahtarlıkları, hediyelik eşyaları süsler olmuştu.
Aynı portre reklamcılık stratejilerinin bir parçası olarak öne sürülüyor, dünyanın hemen her yerinde "....Comandante Che Guevara" dizeleriyle ünlü, anısına bestelenen şarkı çalınıyor, söyleniyordu. Yani kapitalist düzen, yaşarken kendisine karşı yürüttüğü gerilla savaşı ile anılan Latin Amerika'nın devrimci lideri Ernesto Che Guevera'yı bile markalaştırmış ve pazarlamayı başarmıştı.
Kısacası Che, turistlerin Havana purosundan daha çok rağbet ettiği Che kartları, heykelcikleri, kasetleri ile Küba'ya döviz kazandırdığı gibi, dünyanın her tarafında kapitalistlere de kazandırmaya devam ediyor.

Che puroları
Che, eğer dünyada kendi adı ile olup bitenleri görseydi, muhtemelen tüm bunlara hayret eder, belki de purosundan derin bir nefes çekerdi. Kimbilir belki de bu derin nefesi kendi adını taşıyan bir purodan çekerdi. Çünkü Che adı bugün puro kutularını da süslüyor.
Ali Kemal Türk adındaki bir girişimci, Che adında açtığı puro mağazalarında yine aynı adla puro satıyor. Kısa süre önce Che markasını tescil ettirerek, Nikaragua'da puro ürettiren Türk'ün, açtığı butik mağazaların sayısı dörde ulaştı. Bu mağazalarda başta puro olmak üzere pipo ve aksesuvarları, şarap ve viski gibi ürünler de satılıyor.
Türk, puroya neden Che adını verdiğini şöyle anlatıyor:
"Puronun anavatanı Küba. Che de Küba'nın sevilen bir lideri. İdeolojik görüşünden çok, cesur yüreğine hayranlık duyuyorum. Amacı uğruna kendisini maddi değerlerden arındırmış birisi."
Nikaragua'da fason üretim yaptırdığını söyleyen Türk, Türkiye'de de puro üretimine hazırlanıyor. Makine purosu üreteceğini söyleyen Türk, "Fizibilitesi hazır. Finansmanıyla ilgili çalışmalara devam ediyorum. Amacımız fabrikayı bu yıl içinde faaliyete geçirmek. Yaklaşık 2 milyon dolarlık bir yatırım olacak" diyor.

Kadınlar puro içen erkek sever
Yılda 20 bin adet puro sattıklarını söyleyen Türk, müşterilerinin ağırlıklı olarak işadamları olduğunu belirtiyor. Puro fiyatlarının 5 - 25 milyon lira arasında değiştiğini kaydeden Türk, şu ana kadar bir tane franchising verdiklerini, bu sayıyı artırmayı planladıklarını anlatıyor.
Amacının Türkiye'nin en iyi 'erkek dükkanı'nı yaratmak olduğunu söyleyen Türk, bu tip mağazaları, titiz oldukları için kadınların yönetmesinin daha iyi olacağını belirtiyor. Kadınların puro içen erkeklere ilgi duyduklarını söyleyen Türk, "Puro içen erkekler kadınların dikkatini çeker. Puro içen erkek hayattan zevk alıyordur, damak tadı gelişmiştir. Para kazanmasını da biliyordur" diyor.

Puro tiryakisiydi
Che bir puro tiryakisiydi. Öyle ki Amerika'nın gözde Puro dergisi Cigar Aficionado'nun, yüzyılın puro tiryakileri listesinde 32'nci sırada yer almıştı. Sanayi Bakanı olduğu dönemde tütünden de sorumlu olan Che Guevara'nın adı bugün artık puro mağazalarına konuluyor. Öte yandan devrimci lidere verilen lakabın öyküsü de ilginç. Arjantinlilerin günlük konuşma dilinde sık sık kullandıkları 'hey' anlamına gelen 'che' ünlemi, Guevara'nın lakabı oldu. Çünkü Guevara bu ünlemi çok sık kullanıyordu.




BUSINESS