Ruh Sağlığı Fail ve Kurban

Fail ve Kurban

17.09.2014 - 16:35 | Son Güncellenme:

Hayatta bir yerlerde kendimizi kurban gibi hissettiğimiz çok olmuştur ama fail olduğumuzu görüp kabul etmek çok zaman mümkün olmaz.

Fail ve Kurban

Fail çoğu zaman kurban rolüne bürünür. Tıpkı kurdun kuzu postuna girişi gibi bunu farkındalıksız bir farkındalıkla yapar. O bir kurban rolüne büründüğünde, kurban rolünün diğer benimsemişleri ona çekilmeye başlar. Fail genellikle ava çıkmaz, bölgesine giren kurbanlardan seçer. Kurban rolünü o kadar benimsemiştir ki, failini tanır ve kurban olma alışkanlıkları ile zaten kaçınılmaz son olarak gördüğü teslimiyeti bir şekilde gösterir. Eninde sonunda gelecek sona kendisini bırakır. Bunun için genellikle büyük zorluklar çıkartmaz çünkü fail, allem edip kallem edip sonunda onu tuzağına düşürecektir.

Haberin Devamı

Kurban saftır, iyidir ve ne gelirse başına bundan gelmektedir ve genellikle onun kurban olmasında parmağı olan, suçlanacak başkaları da vardır. Aslında bu böyle değildir ama en azından görünen, yüzeydeki kısımda böyledir. Görünen kısımda hayat, kurban için gereken bütün şartları ve zemini hazırlamıştır. Oysa kazın ayağı biraz başkadır. Kurban rolündeki kişi failini seçer, gereken kefaret kurbanı böylece seçilmiş olur. Suçluluk duygusu içinde kaybolacak olan nefsi zayıf kişi tam karşısındadır.

Kurban, aile sistemi içinde kim için bu rolü seçmiş ise güçlü bir şekilde kendisini kurban edeceği zemini hazırladığı gibi failini de kendisi seçer. Ve bir kez kurban rolü gerçekleşti mi, kurban olmanın verdiği üzüntünün yanında kendisine sunulacak olan rahatlama ve hafifleme hissi, kısmen ya da tamamen ödendiği zannedilen kefaretin verdiği his olacaktır. Bu konunu bir başka yönü de doğacak ya da helalleşilecek alacak hissidir ki, bu da ayrı bir konudur. Çünkü artık fail, nedenini anlayamadığı bir şekilde kendisini kurban hissiyatında bulur ve kendisi ya da ortak vicdanın uygun bulacağı gelecek kuşaklardan bir torun onun bu karmaşık hislerini bir biçimde matriksine yazdıracaktır. Buraya kadar bahsettiğim şey ilginizi çekti, sizi sinirlendirdi, saçma buldunuz ya da çok doğru geldi. Verdiğiniz tepki, tamamen sizin bu konuda sorumluluk almaya hazırlıklı olup olmamanız ile ilgilidir. Buraya kadar anlatmaya çalıştığım şey, faillerin masumiyeti asla değildir. Fail de kendince bir başka nefsani sınavın ve konunun içindedir. O kendisine gelecek konuyu bilir ve bu hususta belki de defalarca sınavdan geçmiştir. O da farkındalık seviyesine göre kendi ayarları ile oynamaya çalışır, nefsine olabildiğince hakim olur ya da rolünü büyük bir ustalıkla gerçekleştirir. Bu da o kişinin matriksinin içinde ayrı bir alacak verecek defterinin kapanışı ya da hanelere işlenecek yeni konularla ilgilidir.

Haberin Devamı

Makro objektifle bakıldığında, kurban ya da fail olmak, tamamen Dünya’ nın bir oyun alanı olması ile ve kişinin bu koca alandaki ezeli ve ebedi seçenekler içinden kendi olasılık hesaplarının içinde yapacağı seçimlerle ilgilidir. Kısmetler önüne serilir ve kadersel seçim oyunu sürer. Mevzuya yakınlaşıp içine girdiğinizde ise, konu tamamen kişinin kendisi ve seçme iradesi ile ilgilidir. Fakat bu kadar dar ya da geniş alana değil de, kişinin içine doğduğu aileye biraz açılıp konuyu çok dağıtmadan ebeveyn ve en fazla birkaç nesil öncesi atalara bakıldığında konu bambaşka bir hal alır. Konu artık aile matriksinin içinde kişinin kimin rolünü üstlenmeye ayarlanmış olduğu ile çok ilgilidir. İşte bu noktada, yapılan dizim çalışmaları sizin gördüğünüz kurban fail ilişkisine açılmanızla artık farklı bir hal alma potansiyelini yükseltir.

Haberin Devamı

Kendinizi bu rollerden birine kaptırma ihtimaliniz, gördüğünüz manzara karşısında yaşadığınız idrak oranında düşer. Aile dizimine ve grup çalışmalarına bu denli aşk duyma nedenim budur. İdrak, artık sizi içinde bulunduğunuz ve nedenini bir türlü anlayamadığınız tekrarların artık sona ermesine açılan bir kapıdır. Bir sistemin içinde size matriksinizden gelen ve gönüllü olarak üstlendiğiniz bu devredilmiş modellerin içinden çıkıp, içinizde bu nedenini çözemediğiniz, ortak vicdanın nesilden nesile teslim ettiği, süregeldiğini fark ettiğiniz kan davalarının dışında kendi kaderinizin içinde kendi vicdanınızın el verdiği rollere geçebildiğinizde hayatın tadı bambaşka olur. Hayatın sunduğu bambaşka seçenekleri görmeye başlar, hayata kendi seçeneklerinizi sunma potansiyelinizi kullanmak için yolunuz açılır. Bir dizim çalışması esnasında Gönlünüzü açarak baktığınız aileniz, atalarınız size bir şey söyler. O ana kadar ailenize baktığınızda gözünüzle gördüklerinizden bambaşka şeyler.

Haberin Devamı

Böylelikle onlara o anda olmasa bile zaman içinde, daha önce hiç bakmadığınız bir hal içinde bakabilmeye ve yaşanmış olaylarla bloke olmuş ya da erozyona uğramış sevginin yeniden saf hali ile akmaya başlaması, yaşama dört elle sarılmanın yolunu açar. Artık atalarınızın yarım kalan işlerini bitirmek ya da yaralarını sarmaya çalışmakla vazifelenmek yerine mutlu bir yaşamı seçerek onların da hakiki huzur içinde uyumalarının da yolu açılmıştır. Dinlemek bir şeydir. Ama söylenmişi ve söylenmemişi işitebilmek, her şeydir…

Haberin Devamı

Sevgimle ve güzel bir yaşam dileklerimle.

SERAP AKIN

Aile Dizimi Grup Danışmanı

Yazarlar