Güzellik Gençleşmenin formülü kendi hücrelerimizde!

Gençleşmenin formülü kendi hücrelerimizde!

22.04.2013 - 15:36 | Son Güncellenme:

Dolgu uygulamalarında son yaklaşım, hastanın kendisinden alınan hücrelerin çoğaltılarak geriye enjekte edilmesi…

Gençleşmenin formülü kendi hücrelerimizde

Böylece cildin yapı taşının asıl üreticisi olan hücrenin sayısı ve fonksiyonu artıyor, anında ve kalıcı sonuç elde ediliyor.

Haberin Devamı

Bayındır Hastanesi’nden Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Deveci, son günlerde gündeme gelen dolgu uygulamalarındaki son yaklaşımları anlattı.

Son yıllarda estetik cerrahi alanında en sık yapılan işlemlerden biri de dolgu uygulamaları oluyor. Dolgu maddeleri genellikle ağız ve burun çevresindeki derin olukların giderilmesi, ince dudakların dolgunlaştırılması ve yaşlanan yüzde derinin incelmesi nedeniyle ortaya çıkan ince kırışıklıkların düzeltilmesi amacıyla kullanılıyor.

Bayındır Hastanesi’nden Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Deveci, bu amaçla, günümüzde olumsuz etkileri en aza indirilmiş ve vücut dokularını taklit eden hyaluronik asit ve benzeri sentetik ürünlerin sıklıkla kullanıldığını belirtiyor.

Haberin Devamı

Ancak uygulamadan sonra dolgu maddesinin vücut tarafından eritilerek ortadan kaldırılması nedeniyle bu ürünlerin tekrarlayan uygulamalar gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Deveci, şöyle devam etti:

“Diğer bir seçenek olarak vücut tarafından yıkılamayan ve etkisi bu nedenle kalıcı olan sentetik dolgu maddeleri üretildi. Ancak bu maddelerin vücutta yabancı madde etkisi oluşturulması, sentetik olması nedeniyle ortaya çıkabilen duyarlılık sorunları ve istenmeyen etkiler oluştuğunda vücuttan uzaklaştırılmasının mümkün olmaması gibi nedenlerle kullanımında ciddi sorunlar söz konusu olabiliyor.”

YAĞ ENJEKSİYONU KALICI OLMUYOR

Her iki seçenekle ilgili sorunların ortadan kaldırılmasında, hastanın kendi dokuları ile dolgu ve derinin gençleştirilmesi işleminin yapılmasının da akılcı bir yaklaşım olduğunu belirten Prof. Dr. Mustafa Deveci, bu işlemin avantaj ve dezavantajlarını ise şöyle anlatıyor;

“Hastanın kendisinden alınan yağ dokusu bazı işlemlerden geçirilerek hastanın istenen bölgelerine enjekte ediliyor. Ancak bu işlemin de uygulanan yağ dokusunun yüzde 50 ile 70’inin vücut tarafından eritilmesi nedeniyle kalıcı olmadığı biliniyor. Bu sorunun üstesinden gelmek içinse gerekli olandan daha fazla miktarda yağ enjeksiyonu yada yineleyen enjeksiyonlar yapılıyor. Bununla birlikte yağ enjeksiyonu uygulamasının bir cerrahi işlem olması, her defasında yağın yeniden alınması zorunluluğu, dudak ve yanak bölgesinde dolgu maddesi olarak kullanımının uygun olmasına rağmen ince kırışıklıklara neden olan, incelmiş derinin kalınlaştırılmasında uygun bir doku olmaması gibi önemli dezavantajlar bulunuyor.’’

Haberin Devamı

Hastanın kendisinden alınan küçük bir parça deriden bağ dokusu hücreleri üretiliyor ve hastaya enjekte ediliyor.

HÜCRELER VÜCUT DIŞINDA ÇOĞALTILIYOR

Prof. Dr. Deveci, ideal dolgu maddesi ya da derinin kalınlaştırılması yoluyla ince kırışıklıkların tedavisinde bir diğer seçeneğin, hastanın kendisinden alınan küçük bir parça deriden laboratuvar ortamında bağ dokusu hücrelerini üreterek, hastaya enjeksiyon yoluyla uygulamak olduğunu belirtiyor.

Diğer seçeneklerdeki tüm dezavantajların ortadan kalktığı bu yöntemde, basit olarak insan derisinin dermis olarak isimlendirilen ve asıl deri kalınlığını oluşturan hücrelerinin sayısı vücut dışında arttırılıyor.

Haberin Devamı

Bunlar deride incelme dolayısıyla yaşlı görünüme neden olan hücre ve yapıtaşı kaybının yerine konması amacıyla kullanıldığı gibi, hacmini kaybetmiş dokuların bu eksikliğinin tamamlanması için de kullanılıyor.

Klinikte uygulama için öncelikle lokal anestezi altında hastanın yara izini kolayca saklayabileceği kulak arkası ya da kasık bölgesinden 1-2 cm genişliğinde deri alınarak burası dikişler yardımı ile kapatılıyor. Alınan deri parçası özel bir çözelti içinde laboratuvara gönderiliyor. Bu örnekten özel hücre kültürü işlemleri ile ortalama üç hafta içinde üretilen hücreler, yine özel bir çözelti içinde hazırlanarak hastaya uygulamaya hazır halde kliniğe gönderiliyor.

Yazarlar