Gündem Bartınlılar emekli maaşıyla yaşıyor

Bartınlılar emekli maaşıyla yaşıyor

20.08.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

'Şiddet olmaz bizim evlerde'

Bartınlılar emekli maaşıyla yaşıyor



















Ortasından akarsu geçen şehirler böyle oluyor. Şehrin yamaçlarına kurulduğu vadiyi yararak geçen nehir hele bir de yine o şehirde bir limandan denize dökülüyorsa oradan gitme, gidebilme olanağı çok geniştir. Dağların arasına sıkışmış şehirlerde bu olanağın genişliği, bu nasıl olsa istense buradan gidilebilecek olunması durumu o şehrin halkını kendiyle, kentiyle, hemşerileriyle barışık ve o şehirde kalıcı kılar. Bartın böyle bir Anadolu şehri işte. Dağların arasında biriktikçe, çıkış yolu bulamadıkça insan ilişkilerini geren, şiddete yol açan bir öfkeye dönüşmüş bir enerji fazlasından eser yok burada.

GENÇLER KARAMSAR
Enerji, burada mesaiden sonra gidilen çay bahçelerinde nehre, 15 dakikada ulaşılan Amasra ya da İnkumu'nda denize bakarak çay höpürdetmeye, çekirdek çıtlatmaya, rakı tokuşturmaya yarayan iyi bir şey. Şehri temiz tutmaya, binaları restore etmeye, envai çeşit tahta eşya yontmaya. Konuştuğumuz bir grup adliye memuru kadın, "Bizim beylerimiz çok iyidir. Bartın'ın kadınları gece istedikleri saatte gezmeye çıkar, güvenle dolaşır sokaklarda. Şiddet olmaz bizim evlerimizde" diye anlatıyorlar gündelik hayatlarını. Nesrin Hanım, 1978'den beri İstanbul'a gitmemiş. "Nasıl olsa istersem giderim" diyor. Kendi isteğiyle ritm tutuyor yani Nesrin Hanım Bartın'ın gündelik hayatına. Ama gençler. Gençler gidecek buradan. Gitmek zorunda olduklarını söylüyorlar. Üzüntüyle belirtiyorlar ki, bu gidiş öyle İstanbul ile de sınırlı kalmayacak. Amerika filan da olacak böyle giderse.

'GİTMEK ZORUNDAYIZ'
19 yaşındaki Umut Örs İTÜ'de Elektrik, Elektronik ikinci sınıfta okuyor. Tatil için memleketine gelmiş. "Biz gençlerin en önemli sorunu gelecek korkusu. Bu kadar okuduktan sonra işsiz kalmak çok kötü olur herhalde. Ülke ekonomisi dışa bağımlı olunca biz de dışa bağımlı oluyoruz. Bartın gibi bir yerde bile dükkânlarda sadece ithal ürün satılırsa, o şehrin, o ülkenin evlatları da çalışmaya o ürünlerin geldiği ülkelere giderler tabii" diye bir formül ortaya atıyor Umut.
Babası memurmuş. "Ben memur çocuğu olduğum için aslında her zaman memleketimde kalmak isterim" diyor.
Ama sonra nehre bakıyor. Neyse ki Bartın Çayı hâlâ akıyor.



Canımı adamakta bir saniye bile tereddüt etmeyeceğim ülkemi düşünürken, yaşadığım huzur ve mutluluklar zaman zaman hüzne dönüşüyor. Gördüklerim karşısında vicdanım sızlıyor, sıkıntılarım depreşiyor. "İnsanı hasta eden yine insandır", işte paylaşmasını bilmeyen siyasilerin yıllar boyu hortumladığı, hortumlanmasına göz yumduğu insanlarımızın ardında bıraktıkları izler... Yiten umutlar, kaybolan gelecek...

FABRİKALAR KAPANMIŞ
Eskiden Zonguldak'a bağlı olan, İnkumu ve Amasra gibi deniz kenarı, cennet beldelere 17 km. mesafede "Yoklar Kenti 74 Bartın" takdimimdir... Çimento, kireç, kağıt, orman ürünleri, kereste inşaat ve sokak döşeme tuğlaları, salyangoz fabrikaları, hatta demir çelik fabrikaları binlerce işçiye kapının yolunu göstererek kapanmış. Kısaca bu fabrikalar kapanınca işsizlik diz boyu olmuş, açlıkla baş başa bırakılan halkın derdine kimse çare olamamış.
Bu kapalı şehre kısacası BENDENSiN bile denmemiş.

KIVIRCIK BUNLAR
36 bin nüfuslu Bartın'ın tüm halkı yerli. Adı sanı ile "kıvırcık" deniyor onlara ama argodaki gibi değil. Çok mert ve sözünün eri olarak tanınır Bartınlılar. Halkın yüzde 70'i işçi ve memur emeklisi... Gençler işsizlik nedeniyle İzmir, Bursa ve Ankara'ya göçüyor. Rıza Yalçınkaya Belediye Başkanı olarak gece - gündüz çalıştığı için çok seviliyor. Çilek festivali, streetball düzenliyor. Athena, Duman grupları konserler veriyor. İlin futbol takımı da 3. Futbol Ligi'nin kapısını zorluyor. Tüm spor dallarının yapıldığı bu eşsiz yerde yine de futbol birinci spor olarak göze çarpıyor. Genç nüfusun yoğun olduğu Bartın'da disco ve barların olmayışına rağmen burası rakı ve şarabın en çok tüketildiği bölge.


Bugün
Melih Aşık, Serpil Yılmaz, Ahmet Tulgar, İsmet Badem ve Ercan Akyol, saat 10.00'da Çorum Kültür Sitesi'nde;
Hasan Cemal, Meral Tamer, Yavuz Baydar ve Halil Özer ise saat 14.30'da Amasya Y. Selim Meydanı'nda sizlerle olacak.

YARIN:
ÇANKIRI İZLENİMLERİ


GÜNCEL


Bartınlılar emekli maaşıyla yaşıyor
Ramazan, film gibi operasyonla yakalandı
Aşiretlerin kafası karışık
500 hektar kül oldu
Türkiye'de yangınlar niye arttı?
Canavar, 2003'e çok hızlı girmiş
Esmere dernek yasak
Meclis polikliniği hastane gibi...
Kısa kısa..
Serin Duruş