Cezaevindeyken adına kredi çekilince masum olduğu anlaşıldı

Düzce’nin Büyükaçma Köyü’nde yaşayan ve inşaatlarda işçi olarak çalışan Şenol Hancı’nın adına 3 Nisan 2004’de İstanbul Fatih Nüfus Müdürlüğü’nden sahte kimlik çıkartılarak, İstanbul’da 1, Mersin’de de iki şirket kuruldu. Şenol Hancı ve kurulan şirketler adına bankalardan kredi çekilirken, 65 adet karşılıksız çek kesilerek toplam 400 Bin lira borçlandırıldı. 6 Kasım 2006’da paravan şirketlerin ödenmeyen borçları nedeniyle Şenol Hancı’nın evine icra geldi. İcra tabligatlarının evine ulaşmasıyla birlikte şoke olan işçi Hancı, suç duyurusunda bulunmak üzere Düzce Adliyesi’ne gitti. Suçsuzluğunu ispatlamaya çalışan Şenol Hancı, 28 Ekim 2007’de ödenmeyen borçlar nedeniyle cezaevine girdi. 2 yıl cezaevinde kalan Şenol Hancı’nın cezaevinde bulunduğu dönemde adına kredi çekildiği belirlendi. Şenol Hancı’nın cezaevindeyken de adına kredi çekildiğini ispatlanınca masum olduğu ortaya çıktı.

Kendi adına düzenlenen sahte kimlik nedeniyle zor günler geçirdiğini belirten Şenol Hancı, "Düzenledikleri sahte kimlik ile banka kartları hariç adıma 65 adet karşılıksız çek kesilmiş. Mersin’de 2, İstanbul Küçükköyde de 1 şirket kurulmuş. Suç örgütü beni 400 Bin lira borçlandırdı. Çekilen kredilerin ödenmemesi nedeniyle 28 Ekim 2007’de cezaevine girdim. Bütün hayatım alt üst oldu. Sakarya’ya dava için gittim, dönüşte param olmadığı için yürüyerek geldim. İnşaatlarda çalışmaya başladım. Bu olay başıma geldikten sonra çevremdeki insanlar bana sahtekar gözüyle bakmaya başladı. Şimdi ise işsizim, eşim tekstilde çalışıp çocuğuma ve bana bakmaya çalışıyor. Vergi daireleri ve bankalardan cep telefonuma borç mesajları geliyor. Başbakanımızdan, İçişleri Bakanımızdan, Adalet Bakanımızdan bu sorunun çözümü için yardım bekliyorum. Halen devam eden davalarım var" diye konuştu.