Gündem Coen Biraderler’in Western’e dönüşü

Coen Biraderler’in Western’e dönüşü

01.09.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Venedik Film Festivali’nde dün Coen Biraderler’in merak edilen yeni filminin, Olivier Assayas’ın ‘Non-Fiction’ının ve Bradley Cooper ile Lady Gaga’nın başrolde olduğu ‘A Star is Born’un gösterimi yapıldı.

Coen Biraderler’in Western’e dönüşü

Amerika bağımsız sinemasının en özgün isimlerinden Coen Biraderler’in Netflix yapımı bir diziyle Western türüne dönüşü bir süredir sinema dünyasının gündemindeydi. Ancak 75. Venedik Film Festivali’nin programının açıklanmasıyla ‘The Ballad of Buster Scruggs’ adlı yeni Coen Biraderler yapımının altı bölümlük bir televizyon dizisi değil, altı parçadan oluşan bir sinema filmi olduğu keşfedildi. Film, dün Venedik Film Festivali kapsamında gösterildi.

Haberin Devamı

‘True Grit’ ve ‘İhtiyarlara Yer Yok’tan anlaşılacağı üzerine Western, Joel ve Ethan Coen’in arada ziyaret etmeyi sevdikleri bir tür. ‘The Ballad of Buster Scruggs’ ise yönetmenlerin bu türdeki hakimiyeti ve birikiminin özeti. Tom Waits’ten Liam Neeson’a uzanan kalabalık bir oyuncu kadrosu eşliğinde izlenilen birbirlerinden ayrı altı Western öyküsü arasında iyi bir silahşör üzerine bir müzikal de, cebini doldurmak için sabırla altın arayan yaşlı bir adamın hikâyesi de var. ‘The Ballad of Buster Scruggs’ için Coenlerin türe sunduğu antoloji denebilir. Hikâyelerin ortak noktası ise Coen tarzı: Kara mizah, bol şiddet, eksantrik karakterler, tuhaf olaylar, güçlü bir sinema duygusu ve hikâye anlatımına dair bir merak. Başlangıç noktasından da anlaşılacağı gibi bir film bütünlüğünden uzak bu altı öykü, Coenlerin dönüp bakmayı ihmal etmedikleri bir türe, tanıdık bir his de veren yeni bir ziyareti.

Coen Biraderler’in Western’e dönüşü

Haberin Devamı

Dijital devrim ve gelecek

Önceki gün Olivier Assayas’ın yönettiği ‘Non-Fiction’ da Venedik yarışmasında dünya prömiyerini yaptı. Fransız sinemasının önemli yönetmenlerinden Assayas, bir sonraki filmini tahmin etmenin zor olduğu isimlerden. Kristen Stewart’ın hayaletlerle konuştuğu ‘Personal Shopper’ın ardından ‘Non-Fiction’la Assayas, bu kez dijital devrimin insanların geleceğindeki etkisi üzerine bol diyaloglu, Eric Rohmer veya Woody Allen filmlerini akla getiren bir film sundu. Yayıncı bir adam, eşi, bir yazar gibi karakterlerin basılı kitap ve e-kitapla başlayan ve değişen teknolojinin insan varoluşundaki etkileri üzerine konuşmalarından oluşan film, belli ki Assayas’ın yeni dünyadaki değişimlerle ilgili aklına takılanların bir özeti. Assayas’ın ara dönem projelerinden biri hissini veren yapım, güçlü bir sinema duygusundan çok uzak olsa da, diyalogların güncelliği nedeniyle akıcı olabiliyor.

Coen Biraderler’in Western’e dönüşü

Yıldız yeniden doğuyor

Venedik Film Festivali’nin yarışma dışı bölümünün en popüler filmlerinden biri aktör Bradley Cooper’ın ilk yönetmenliği ‘A Star Is Born’. 1937 yapımı orijinal filmden beri üçüncü kez, ‘The Artist’ gibi esinlenmeler sayılmazsa, yeniden çevrilen hikâye, düşüşteki erkek yıldız ve âşık olduğu yükselişteki genç kadın yıldız üzerine.

Coen Biraderler’in Western’e dönüşü

Haberin Devamı

Yeni ‘A Star Is Born’da Bradley Cooper’ın canlandırdığı içki sorunları olan country şarkıcısı Jack, tesadüfen tanıştığı amatör şarkıcı Ally’e âşık oluyor ve kariyerinde onun önünü açıyor. Bir yıldız doğarken, bir yıldız sönüyor. Cooper’ın bu klasik hikâyeye getirdiği yorum, Ally’i Lady Gaga’nın da canlandırmasının etkisiyle oldukça pop olarak özetlenebilir. Klişelerle bezeli, ancak Lady Gaga’nın hayranlarının sevebileceği şarkılara sahip film, parlak isimlerin yer aldığı ancak içi boş bir seyirlik. Bu eskimeyen hikâyenin dördüncü kez sinema takipçilerinin karşısına çıkması ise ‘her nesle bir tane’ diye özetlenebilir.