Gündem ‘Engelli olduğunu bilmeyenler var’

‘Engelli olduğunu bilmeyenler var’

03.07.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Türkiye’de resmi olarak bir kişiye engelli denilebilmesi için Engelli Sağlık Kurulu Raporu edinilmesi gerektiğini kaydeden İshak Çiftçi, ‘Kendisinin engelli olduğunu bilmeyen vatandaşlar var’ diye konuştu

‘Engelli olduğunu  bilmeyenler var’

Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü İshak Çiftçi, Meclis’te kurulan, ‘Türkiye’de Yaşayan Engelli Kadınlar ile Engellilere Bakmakla Yükümlü Olan Kişilerin Sorunları ve Çözüm Önerileri’ başlıklı alt komisyonda konuştu. Türkiye’de yaşlısına ve engellisine bakan, bakımla meşgul olan bakım elemanlarındaki oranın kadınlarda yüzde 93 olduğunu belirten Çiftçi, “Evde hastaya bakanların oranı kadınlarda yüzde 93. Bu ciddi bir oran. Engellisine ve yaşlısına bakan kadınlarımıza ciddi çözümler üretmemiz gerekiyor” dedi.

Haberin Devamı

Çiftçi, şu açıklamaları yaptı:

ORTADA KALIYOR: 25 yaşında bir kızımızı düşünelim, baba veya annenin ikisinden biri yatalak oldu veya evde engelli bir kardeş var, bu kızımız ona bakmakla yükümlü olduğunda aradan 20-25 yıl geçtiğinde bu kızımız en az 45-50 yaşına geliyor; evlenemiyor, herhangi bir işe giremiyor, hastasını kaybettikten sonra ortada kalıyor.

DOKTORA GİDEMİYOR: Evde engellisine baktığı için sağlığını erteleyen kadınlarımız var, gerçekten bir doktora bile gidemiyor, komşusuna uğrayamıyor. Bunlar büyük sorunlar. Bakım yapan, asıl vefakâr olan kadınlarımızla ilgili bir sosyal güvenceye kavuşturmamız gerekiyor.

KÖKLÜ ÇÖZÜM: Yarın hastasını ya da engellisini kaybettiği zaman bu insanlarımızın hâli ne olacak? Baba gitti, anne de öldü, babadan maaş da kalmadıysa veya engelli kardeşinden bir şey kalmadıysa kadınlarımız ortada kalıyor. Köklü çözüm üretilmesi vicdani ve insani olarak borcumuz.

Haberin Devamı

CEVAP VERMEYEBİLİR: Engellilikle ilgili haritanın çıkarılmasıyla ilgili yıllardır dillendirdiğimiz konular var. Engellilik tabii ki konu olarak baktığınızda bir sorun olması nedeniyle tespiti çok zor bir durum. Yani, kişinin kendini nasıl tanımladığına bağlı olabiliyor ya da kişinin bazı şeyleri bilmemesinden de kaynaklanabiliyor. Kişi kendini engelli olarak tanımlamıyor ‘Engelli değilim’ diye düşünüyor. Bir kişiye ‘Siz sakat mısınız, topal mısınız’ diye sorarsanız cevap vermeyebilir ama farklı olarak ‘Şunu taşıyabiliyor musunuz’ diye sorarsanız ‘Taşıyamıyorum’ derse o zaman dersiniz ki tamam, bunun tutunmayla ilgili problemi var.

‘Sıklık araştırması yapacağız’

BİR YARDIM ALMAYACAĞIM Kİ: Ülkemizde resmi olarak bir kişiye engelli denilmesi için Engelli Sağlık Kurulu Raporu edinilmesi gerekiyor. Bu rapor olmadan kimseye engelli diyemiyorsunuz. Bireysel ve sosyal farklılıklar içerdiğinden, burada kişi engellilik tanımını bilmediğinden kendisinin engelli olduğunu bilmeyenler var veya engelli olduğunu kabul etmiyor veya kabul ediyor ama yararlanacağı bir hak olmadığı için gidip kayıtlara girmiyor yani ‘Yardım almayacağım, niye kendimi kayıtlara sokayım ki’ diyor.

Haberin Devamı

ZORUNLU MUAYENEYE GÖNDERİLEMİYOR: Engelli Sağlık Kurulu raporlarına başvuranlar ise farklı oranlar alabiliyor, kimse zorunlu olarak engelliliğinin tespiti için hekim muayenesine gönderilemiyor. Zorlayamazsınız, isterse gider. Bundan dolayı, idari kayıtlarıyla engelli sayısı bilinmiyor.

NÜFUS SAYIMINDAN FAYDALANACAĞIZ: Nüfus sayımlarından faydalanacağız çünkü nüfus sayımı yaparken engellilikle ilgili ilave ettiğimiz sorulardan sonuçları elde edeceğiz. İkincisi, sıklık araştırması yapacağız. TÜİK’te bununla ilgili ol arak bir birim kurulması gerekiyor.

Yazarlar