‘Farklılaştırılmak en büyük sorun’

Dünya genelinde her 68 çocuktan biri otizmli olarak dünyaya gelirken, her 20 dakikada 1 çocuk otizm tanısı alıyor. Türkiye’de 0-18 yaş grubu arasında yaklaşık 352 bin otizmli çocuk ve gençten ancak 29 bin 905 okula gidip eğitim alabiliyor. Nüfusa projeksiyon yapıldığında Türkiye’de yaklaşık 1 milyon 142 bin 586 otizmli birey olduğu ve bu durumdan etkilenen 4 milyon 568 bin aile ferdi bulunduğu tahmin ediliyor. Otizmli bireylerin en büyük sorunlarının başında okul öncesi kaynaştırma eğitimi geliyor. Bu sorunun çözümü için Tohum Otizm Vakfı’nca geliştirilen ‘Eğitime İlk Adım: Okul Öncesinde Kaynaştırma Projesi’nde ilk 6 aylık periyot tamamlandı. Sabancı Vakfı’nın desteği, İstanbul İl Milli Eğitimi Müdürlüğü ve Öğretmen Akademisi Vakfı’nın (ÖRAV) ortaklığı ile geçtiğimiz temmuz ayında başlatılan projede saha çalışmalarına geçildi.

Olumlu gelişim

Özel gereksinimli çocukların kaynaştırılması konusunda eğitilen 20 okul öncesi eğitim öğretmeni, 75 saatlik eğitici eğitimi aldı. Bu öğretmenler 6 ay boyunca seçtikleri herhangi bir okula giderek okul öğretmenlerinin yanı sıra kurum yöneticileri ve velilere yönelik kapsamlı bir çalışma yürütecek.

“Tüm okul öncesi, sınıf ve branş öğretmenlerinin kaynaştırma konusunda bilgi ve beceri sahibi olmaları sağlanmalı” diyen Tohum Otizm Vakfı Kurucu Başkan Yardımcısı Aylin Sezgin bu amaçla gerektiğinde uzaktan eğitim olanaklarından da yararlanılabileceği görüşünde. Sezgin, “Okulda ve sosyal hayatta genel olarak dışlanmak, farklılaştırılmak özellikle otizmli çocuk aileleri için en büyük sorun. Öğretmenlerin özel eğitim konusunda bilimsel uygulamalar konusunda eğitim almaları, öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek duruma gelmeleri gerekiyor. Özel gereksinimli çocuklar, okul öncesinde kaynaştırma uygulamaları sayesinde akranlarıyla aynı eğitim ortamında bulunarak, genel eğitim sisteminden yararlanıyor. Bu uygulama, özel gereksinimli çocukların bilişsel, sosyal, dil ve psiko motor gelişimlerini olumlu yönde etkilerken, normal gelişen çocukların öğrenmeleri ve bireysel farklılıkları kabul etmeleri üzerinde de etkili oluyor” dedi.