Hayatını şiddetle mücadeleye adamış

Öğrencisi tarafından öldürülen Çankaya Üniversitesi Öğretim Üyesi Ceren Damar Şenel’in, hayatını şiddetle mücadeleye adadığı ortaya çıktı. Damar’ın babasının da şiddet mağdurları için çalışmalar yaptığı öğrenildi. Doçentlik başvurusunda bulunan baba Mustafa Damar’ın yayımladığı beş bilimsel çalışmasından dördünün şiddetle mücadele üzerine olduğu belirtildi. Damar Ailesi’nin Türkiye’de ilk kez şiddet mağdurları için Onarıcı Adalet Vakfı’nı kurmaya hazırlandığı da öğrenildi. Kurulacak vakfın çalışmalarını hunharca katledilen Ceren Damar yürütüyordu.

Şiddetle Mücadele Vakfı (HEGEM) Başkanı Adem Solak, Ceren Damar Şenel’in babası Mustafa Damar ve annesi Feyzan Damar ile önceki gün üç saat konuşma fırsatı bulduğunu belirterek, görüşmenin detaylarını Milliyet’e anlattı. Solak şunları söyledi:

‘Haksızlığa sessiz

“Mustafa Hoca, Milli Eğitim Bakanlığı’nda araştırmacı kadrosunda görev yapıyor, HEGEM’de de aynı zamanda başkan yardımcısı. Feyzan Hoca ise ortaokulda sınıf öğretmenliği yapıyor. Mustafa Hoca, HEGEM ve MESVAK’a işaret ederek ‘Biz şiddetle mücadeleye girdik. İki vakfımız vardı, yetmedi. Suç mağdurları için Onarıcı Adalet Vakfı’nı kurma kararı aldık. Bu yolda hep birlikte çalışıyorduk. Kızımız, biz bu çalışma içerisindeyken eğitim şehidi oldu. Bizim artık Ceren’in ismini, bir simge isim olarak yaşatmak, şiddetle mücadeleyi Ceren Damar üzerinden, heyecanla, azimle sürdürmek hepimizin boynunun borcu oldu’ dedi. Mustafa Hoca, bu konuda çalışmanın hızlanması için bana görev verdi. Vakfın resmi senedi şu anda hazır. Vakfın adını Ceren Damar Suç Mağdurları İçin Onarıcı Adalet Vakfı olarak genişleteceğiz. Vakıf, bu isimle kurulacak.”

‘Yıldırım evimize düştü’

Adem Solak, Feyzan Damar’ın yaşadığı acıyı anlatırken Özgecan Aslan’ı andığını belirterek şöyle devam etti:

“Feyzan Hoca ‘Özgecan ve bunun gibi diğer olayları duyduğumda ağlardım. Ama artık bu şiddet bizi yerle bir etti ki bir saniye bile unutamıyorum’ dedi. Özgecan’ın ardından Mustafa Hoca ile birlikte Aile Bakanlığı’na rapor hazırladık. ‘Özgecan Onarıcı Adalet Merkezleri adı altında vakıflar kuralım’ dedik. Mustafa Hoca, şiddet olaylarına ilişkin son iki senede dört eser oluşturdu. Şiddet üzerine yazdığı doçentlik tezinin bir ay içerisinde kabul edilmesi bekleniyor. Bizi yerle bir eden, gece gündüz konuştuğumuz olaylar başımıza geldi. Yıldırım kendi evimize düştü.”

“Damar Ailesi olarak şiddet konusunda çok hassastılar. Yaşanan en ufak şiddet olayını dert ederler. Ceren’in yapısı ailesinden aldığı kültürle, adaletli olmak üzerineydi. En küçük haksızlığa dahi ses çıkaran bir yapıdaydı. Annesi önceki gün dedi ki; ‘Kızımı yetiştirirken ‘Haksızlığın büyüğü küçüğü olmaz’... Çocukluktan beri ona bunu söyledim. Belki hukuka merakı da bundandı. Ceren’e, haklı olduğun yerde kızım sonuna kadar git dedim hep.’”

Kardeşi de kuruculardan

Çankaya Üniversitesi’nin, vakfın kuruluşuna öncülük edeceği yönünde bir düşüncesi olduğunu kaydeden Solak, “Ceren Damar’ın kız kardeşi Selin Damar. Çankaya Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde öğrenci. Selin de vakfın kuruluşunun içerisinde yer alacak” dedi.

Cenaze töreninde Mustafa Damar kızının tabutuna sarılarak gözyaşı dökmüştü.

‘Aile, mağdurlar için çalışıyordu’

Müteşebbis Gelişim Vakfı (MESVAK) Başkanı Nurettin Konaklı da Mustafa Damar’ın hem MESVAK’ın başkanvekili hem de Ortak İnsani Değerler Üzerinden Sınır Ötesi Komşuluk Akademisi’nde başkan yardımcısı olduğunu belirtti. Konaklı, Milliyet’e yaptığı açıklamada “Doçentlik için yaptığı ve yayımladığı beş bilimsel yayınından dördü şiddetle mücadele üzerinden. Damar Ailesi, şiddet mağdurları için Onarıcı Adalet Vakfı’nı kurmaya hazırlanıyordu. Kurulacak vakfın çalışmalarını Ceren Damar yürütüyordu” dedi.

Konaklı, dün yaptığı yazılı açıklamada da şunları kaydetti:

“Bu olay her sınıftan, her meslekten aile bireylerinin her tür ortam, mekan ve zamanda fail ya da kurban olabileceğinin somut göstergesidir. Katilin eylemi klasik suç teorilerine uygun değildir. Yani katil ne kara cahil ne ekmek bulmakta zorlanan bir yoksul ve ne de eski bir hükümlüdür, aksine kana buladığı üniversitenin hukuk son sınıf öğrencisidir. Bu menfur olayın katili, kurbanını işkence tarzını kullanarak vahşice öldürmüş, cinayete değil bir vahşete imza atmıştır. Bu sıra dışı olay, 21. yüzyılda genel olarak dünyada ve özel olarak ülkemizde yaşanan sosyal travmaların, yaygın radikal şiddete dönüşmeye başladığının habercisi bir olaydır.”

Onarıcı adalet nedir?

Suç mağdurları ve şiddete maruz kalan bireylere, özellikle çocuk ve kadınlara etkili olarak her türlü yardım ve destek sağlamak. Kadınlara ve çocuklara psikososyal ve hukuksal boyutlarda destek olmak.