İsrail'e "Su" ziyareti ertelendi...

18:00

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'in Manavgat suyunun satışıyla ilgili temaslarda bulunmak üzere gerçekleştireceği İsrail ziyareti ertelendi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkililerinden aldığı bilgiye göre, Bakan Güler'in Eylül ayı başında bu ziyareti gerçekleştirmesi bekleniyor.
Uzun süredir İsrail ile yapılan görüşmelerde ilerleme sağlanamamış, en son İsrail heyeti, Manavgat suyunun satınalınması için öncelikle çerçeve anlaşması imzalanması gerektiğini ileri sürmüş, bu olmadan fiyat ve miktarı konuşamayacaklarını söylemişlerdi.
Bunun üzerine Dışişleri Bakanlığı'ndan görüş aldıktan sonra, bu görüşmelerin önündeki engeli kaldırmak, yani çerçeve anlaşmayı imzalamak üzere Bakan Güler'in 20-21 Ağustos 2003 tarihleri arasında İsrail'e resmi bir ziyarette bulunması kararlaştırılmıştı.
Ancak, Ortadoğu'da gerilimin yeniden tırmanması bu ziyaretin ertelenmesine neden oldu. Bakan Güler'in ziyareti, Eylül ayının ilk haftasında, daha sonra belirlenecek bir günde gerçekleşecek.
İsrail'in, Manavgat tesislerinden 5 yıl süreyle yılda 50 milyon metreküp su almak için başlattığı girişim anlaşmayla sonuçlanmazken, görüşmelerden yansıyan bilgilere göre, Türkiye suyun metreküpüne 23 cent isterken, suyun taşınması ve arıtılması gibi işlemlerle maliyet 55-60 cente çıkıyor. Ancak görüşmelerde Türkiye'nin bu fiyatı 5-10 cent düşürdüğü belirtiliyor.
Türkiye'den alınacak suyun 250 bin tonunun eski petrol tankerleri ile İsrail'in Aşkelon Limanı'na taşınması planlanıyor. Bunun için Aşkelon'da bir terminal ve buradan suyu ana sisteme bağlayacak bir boru hattı inşası gerekiyor.
Anlaşma gerçekleşse de 20 milyon dolara mal olacağı hesaplanan bu inşaatlar nedeniyle su transferi en erken gelecek yıl yapılabilecek.

MANAVGAT PROJESİ
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ''Barış Suyu Projesi'' olarak gündeme getirdiği, DSİ'nin de yine aynı adla 1992 yılında başlattığı Manavgat Suyu Projesi 1999 yılı sonlarında tamamlanabildi.
Ortadoğu'da en fazla ihtiyaç duyulan hayati maddeler arasında yer alan suyun azlığı nedeniyle özellikle İsrail ve Ürdün'de zaman zaman halka çağrılar yapılarak su tasarrufu yapılması isteniyor.
Denizden elde edilen suyun daha pahalıya malolması nedeniyle söz konusu ülkeler, daha kaliteli ve daha ucuz olan Türk suyunu tercih ediyorlar.
Yetkililer, Ortadoğu'da sağlanacak barışa paralel, Manavgat Çayı'nın yanı sıra yine Akdeniz'e dökülen Ceyhan nehrinin sularının boru hattıyla Suriye, İsrail, Ürdün, Filistin, Suudi Arabistan, hatta Körfez ülkelerine kadar götürülebileceğini belirtiyorlar.

MANAVGAT DÖVİZ KAPISI
Manavgat projesi, yıllardır Akdeniz'e akarak değerlendirilemeyen Manavgat Çayı'nın suyunu, hem Türkiye'ye yılda 300 milyon dolar gelir sağlamak hem de susuzluk çeken Akdeniz ülkelerine hayat vermek amacıyla 1992 yılında başlatılmıştı.
Toplam 147 milyon dolar harcanarak gerçekleştirilen Projeyle Manavgat Çayı'ndan yılda 90 milyon metreküpü arıtılmış, 90 milyon metreküp de ham su elde edilebiliyor.
Manavgat projesi 3 yıldır hazır beklerken, İsrail ile 2,5 yıldır görüşmelerin sürmesine rağmen hiçbir sonuca varılamadı.