Gündem New York Türk Tekstil Ürünleri Fuarı açıldı...

New York Türk Tekstil Ürünleri Fuarı açıldı...

16.07.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

New York Türk Tekstil Ürünleri Fuarı açıldı...

New York Türk Tekstil Ürünleri Fuarı açıldı...

12:10


Türk tekstil ürünleri fuarının 4.'sü New York'ta açıldı.
ABD ile yaşanan son gerginliğe rağmen iptal edilmeyen fuara Amerikan firmaları büyük ilgi gösterdi. 560'ı ilk kez olmak üzere bini aşkın profesyonel alıcı, Türk standlarını gezdi ve ürünler hakkında bilgi aldı.
İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İTKİB) tarafından düzenlenen ve profesyonel tanıtım çalışmalarıyla desteklenen New York Türk Tekstil Ürünleri Fuarı Aksu, Altınyıldız, Akın Tekstil, Deba, Bossa ve Yünsa gibi önde gelen tekstil firmalarının da bulunduğu toplam 51 firmanın katılımıyla Manhattan'ın en prestijli otellerinden The Grand Hyatt Otel'de gerçekleştiriliyor.
Türk firmaları, 2 gün sürecek fuarda hazırladıkları koleksiyonlarla ABD'li profesyonel alıcılarla buluştu.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı, fuar açılışı öncesinde düzenlediği basın toplantısında, ilk yıllarda daha az sayıda firmayla gerçekleşen sergiye katılımın arttığını söyledi.
Türk kumaş üreticilerinin bir sonraki randevusunun 19-20 Ağustos'ta Londra'da olacağını bildiren Satıcı, Londra Fuarı'nı dünya tekstil devlerinden Dupont'un da desteklediğini duyurdu.
Paris'te düzenlenen fuara da katıldıklarını anlatan Satıcı, önümüzdeki dönemde Rusya, Çin, Japonya ve İskandinav ülkelerine gitmeyi planladıklarını kaydetti.
''SARS olmasa Çin'e gidecektik'' diyen Satıcı, Sudan hatta Cibuti'ye de gidebileceklerini ifade ederken, ''Kolumuzun ulaştığı her yere ürünlerimizi götürmeye çalışacağız'' diye konuştu.

''TÜRK KOLEKSİYONLARI TAKLİT EDİLİYOR''
Satıcı, fuar etkinliklerinin önümüzdeki dönemde Türkiye'ye sipariş olarak geri döneceğine işaret etti.
Bugün gelinen noktada Türk firmalarının koleksiyonlarının bazı Uzakdoğu ve Doğu Avrupa ülkeleri tarafından taklit edilir hale geldiğini belirten Satıcı, ''Bu bize sorun yaratmıyor. Ürünlerimizi nasıl koruyacağımızı biliyoruz. Artık tecrübe sahibiyiz. Taklit edilse dahi fiyat, servis ve diğer pazarlama taktikleriyle bununla baş edebiliyoruz'' dedi.
Türk tekstil ve hazır giyimin geleceğinin geçmişinden çok daha parlak olacağı görüşünü dile getiren Satıcı, Türkiye'nin üretici olmanın dışında modada da önde gelen ülkeler arasına girmek için emin adımlarla ilerlediğini söyledi.

ABD İLE İLİŞKİLER
Açıklamaları sırasında ABD ile yaşanan son gerginliğe de değinen Satıcı, gazetecilerin kendisini telefonla arayarak New York fuar programının iptal edilip edilmediğini sorduklarını anlattı.
Fuar açılışını iptal etmeyi düşünmediklerini, düşünülmemesi de gerektiğini vurgulayan Satıcı, iki ülke arasında uzun yıllara dayanan özellikle askeri ilişkiler bulunduğuna işaret etti.
Oğuz Satıcı, bu ilişkileri ticari boyutta da geliştirmek için üzerlerine düşeni yapacaklarını ifade ederek, ABD ile geçmişte yaşanan hiçbir olayda Amerikalı alıcılarla anlaşmazlık içine düşmediklerini, tezkere olayında da (Sizden alışveriş yapmayacağız) tavrı göstermediklerini, ilişkilerinin iyi olduğunu ifade etti.
ABD ile ticarette en önemli engelin Türkiye'ye uygulanan yüksek gümrük vergileri ve kota konusu olduğunu kaydeden Satıcı, vergilerin Türkiye'nin ABD'ye uyguladığı oranlara çekilmesi ve ticaretin kotalarla gölgelenmemesi gerektiğini vurguladı.
TİM Başkanı Satıcı, kur konusuna değinirken de her ayın birinde açıklanan ihracat rakamlarının cam fanuslarda ahkam keserek ortaya çıkardıkları sonuç olmadığını söyledi.
Zaman zaman ihracatçılar olarak söyledikleri sözlerin yanlış anlaşıldığını ifade eden Satıcı, gerçekçi olduklarını, kura baskı yapılmasını da kesinlikle istemediklerini belirtti.
Oğuz Satıcı, kur üzerindeki faiz baskısının kaldırılması halinde doların 1 milyon 250 bin liraya hatta 1 milyon liranın altına inebileceğini, borcu ödeyecek paranın bulunması halinde bir liraya bile düşebileceğini ifade etti.
Satıcı, serbest piyasa kurallarının kurda da işlemesi gerektiğini kaydederek, ''Yüzde 30 reel faiz, programda öngörülüyorsa serbest piyasa çalışmıyor demektir. Bankacı olsam reel sektöre bir kuruş vermem. Sistemin garantili kazancı var'' dedi.

''PİLAVDAN DÖNENİN KAŞIĞI KIRILSIN...''
6 aylık rakamlara göre yıllık 42-43 milyar dolarlık ihracat rakamlarına ulaşılacağına işaret eden Satıcı, ancak bu rakama ulaşmanın sektörün katma değer yarattığı anlamına gelmediğini ifade etti.
Bir şirketin 40 milyar dolar ciro yapıp batabileceğine dikkat çeken Satıcı, ''Hem ağlayıp, hem rekor kırılıyorsa bu noktaya bakmak lazım. İhracat rakamına bakıp işler iyi diye değerlendirilirse topluca yanılırız. Son 6 aydır, özellikle son 3 aydır zarar ediyoruz. Altından kalkılamayacağı bir sürece doğru gidiliyor'' diye konuştu.
Oğuz Satıcı, zarar etmelerine rağmen sipariş almaya devam edeceklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
''(Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın) anlayışı içinde, (sermaye yettiği sürece gideceğiz) diye sektörümüz yazılı olmayan bir süreç içinde faaliyetine devam ediyor. Ama bu rasyonel değil. Sektör, ağaçlar gibi ayakta ölecek. Dışardan şık ama mevcut durumda içi boşalıyor. Güçlü finansal kaynağa sahip değil. Firmaların para kazanması, bu kaynağı ülkeye sokması lazım. Pembe gözlük, çok yakışmıyor Türk insanına.''