Gündem Paris’te engellilere Fransız kalınmıyor!

Paris’te engellilere Fransız kalınmıyor!

23.12.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

Tuğba Turgut bir otistik hastası. Türkiye’de hastalığı küçük yaşta tespit edilince ailesiyle Fransa’ya göç ediyor. Turgut ailesi, Fransa devletinin çocuklarına ölene dek bakacaklarından eminler. Otistik hastaya ve yakınlarına maaş bağlayan Fransa devleti, hasta yakınlarına psikolojik destek dahi uyguluyor

Paris’te engellilere Fransız kalınmıyor

Tuğba Turgut 30 yaşında otistik hasta. Hastalığı küçük yaşta Türk doktorları tarafından tespit edilince ailesiyle birlikte Fransa’ya göç etti. Fransız doktorlar da Türk doktorlarıyla aynı sonuca vardı; yani otistik olduğu, bu hastalığın bir mucizevi ilaçla geçmeyeceği ve özel bir eğitimle durumunun ilerleme gösterebileceği anlatıldı. Tuğba, 23 yıldır ailesiyle birlikte Paris’te yaşıyor, Fransız sisteminin verdiği imkânlar ve eğitim sayesinde büyük ilerlemeler gösterdi.

Okullar ve sağlık merkezleri
Fransa’da engelli grupları için yaklaşık 10 farklı işlevde sağlık merkezi ve okul tipi bulunuyor. Otistik hastalar için yaş grubuna göre üç değişik tip ve özellikte okul ve sağlık merkezi hizmet veriyor. Bunlar (çocuklar için, ergenlik çağında olanlar için ve 18 yaş üzerinde olanlar için). Tuğba’nın gittiği merkez (Foyer d’accueil mÈdicalisÈ) yalnız kalamayan, yardıma muhtaç olan ve sağlık ekibi kontrolü altında olması gereken kişilerle ilgileniyor. Bu merkezlerde yapılan çalışmalar da engellilerin yaşlarına göre değişiklikler gösteriyor. Mesela çocuklukta otistik “hastanın zekâsını açmak”, “iletişim kurmak” gibi çalışmalar yapılıyorsa, 18 yaşını aştıktan sonra hastanın bağımsız bir şekilde yaşayabilmesi için çeşitli programlar uygulanıyor.
Tabii ki bu okullar/merkezler tamamıyla devlet tarafından yönetiliyor.

Haberin Devamı

Tüm masrafları sigortadan
Fransa’da engellilerin hastalıklarına bağlı olan tüm sağlık masrafları (doktor, hastane, ilaç vb) sağlık sigortasından ve devlet tarafından karşılanıyor. Örneğin Tuğba epilepsi hastası (bir başka deyimle sara hastası) ve bu hastalık için bir ilaç alıyor ve doktor tarafından kontrol ediliyor. Bu hastalık için her doktora gidişinde ve ilaç alışında hiçbir ödeme yapmıyor. Ancak, grip için doktora gider veya ilaç alırsa herkes gibi masrafları kendisi karşılıyor.

Tekerlekli sandalye devletten
Her çocuk gibi otistik çocuklar için de devlet aileye aylık maaş ödüyor ancak çocuğun hastalığına göre bu miktar değişiyor. Ayrıca çocuğun hastalığı özel ve fazla masrafa yol açtığı takdirde, bu masraflar devlet tarafından karşılanıyor (Örneğin: Tekerlekli sandalye evde veya arabada çocuğun rahat hareket edebilmesi için gerekli özel mekanik/elektronik sistemler vb).

Her engelliden biri sorumlu
Çocuk 18 yaşını doldurduğunda bu maaş kesiliyor ve yeni bir sistem uygulanıyor.
İlk olarak, hâkim bir kişiyi (genelde aile fertlerinden biri olmak üzere) veya özel bir kurulu (bu konularda uzman ve devlet tarafından izin almış kurullar) engelli için “sorumlu” olarak atıyor.
Bu sorumluluk hastanın zekâ seviyesine ve karar alabilme kabiliyetine göre değişiklikler gösteriyor. Mesela Tuğba’nın yüzde 80 oranında hasta olduğu uzman bir doktor tarafından tespit edildi ve sorumlu kişi olarak hâkim avukatlık yapan ablasını seçti.
Avukat abla Tuğba ile ilgili tüm işlemleri yapma (imza, banka hesabında olan paranın kullanımı vb) ve kararları alma hakkına sahip oluyor.

Hem engelliye hem aileye maaş
Daha sonra hastaya maaş bağlanıyor (ortalama 780 euro). Yasalar uyarınca, bu maaş sadece engelli hasta için kullanılabiliyor. Tüm bu işlemler ve Tuğba’nın parasının nasıl kullanıldığı her yıl bir raporda detaylı bir şekilde anlatılıyor ve ilgili hâkime sunuluyor.
Bunun yanı sıra, ailenin bir ferdine (anne veya baba) eğer engelli hastaya bakmak için çalışamıyorsa maaş ödeniyor (ortalama 800 euro). Bu maaşın miktarı engellinin sağlık durumunun derecesine göre ve özel bir okula ya da sağlık merkezine gidip gitmediğine göre belirleniyor. Bu maaş engelli kişi gündüz okula/sağlık merkezine gitse dahi, gidiş ve dönüş saatleri nedeniyle çalışmanın mümkün olmadığı durumda ödeniyor. Bu paranın nasıl kullanıldığı ise denetlenmiyor.

Haberin Devamı

İşte engellinin bir günü...
Paris’te ailesiyle birlikte yaşayan Tuğba, sabah ve akşam özel arabayla evinden alınıp yine evine bırakılıyor. Tuğba’nın gittiği merkezde tüm gün kendisiyle bir bakıcı, doktor, hemşire ve bir psikolog ilgileniyor.
Okulda yapılan aktiviteler grupla veya yalnız gerçekleşiyor. Bu aktiviteler sağlık ekibi tarafından hastanın ihtiyaçlarına göre belirleniyor.
Tuğba’nın hafta içi yaptığı aktiviteler arasında; spor, müzik, şan dersi (yani şarki söyletmeye çalışıyorlar), resim, at binme ve havuz programı (yüzme) yer alıyor.

Aileyle düzenli iletişim
Ayrıca aile, psikolog ve hastayla ilgilenen ekiple düzenli şekilde toplantılar yapılıyor. Bu toplantılarda engellinin durumu, gerçekleşen ilerlemeler ve aşılması gereken problemlerden bahsediliyor. Böylece aileyle okul arasında sürekli bir ilişki kuruluyor, evde ve okul/merkezde aynı metotlar uygulanıyor.
Ayrıca, psikologla yapılan toplantılar esnasında ailenin psikolojik durumu inceleniyor. Yani hissedilen korkular, üzüntüler vb. konuşuluyor.

Haberin Devamı

Paris’te engellilere Fransız kalınmıyor

Haberin Devamı

Fransa’da günlük hayatta engelliler için birçok sorun aşılmış durumda. Engelli kişinin faydalandığı tesislerde özel duşlar, özel tuvaletler, engellilerin bekletilmediği kasalar, araç park yerleri, her mağazada özel kabinler (elbiseleri rahatlıkla deneyebilmeleri için vb) de yer alıyor.

Tanınan kolaylıklar
Engelliler tüm kamu ulaşım yollarındaki toplu ulaşım vasıtalarından bedava faydalanıyor. Ayrıca engelli kartı veriliyor. Bu kartla engelli kişinin taşındığı araba özel yerlere park edebiliyor ve ücret ödenmiyor. Engelliler alışveriş yaparkende asla sıra beklemiyor. Mağazalarda kendileri için düzenlenen özel bölümlerde giyinip alışveriş yapabiliyorlar.

Binalarda düzenleme zorunlu
Fransa’da 2008’de kabul edilen kanun uyarınca tüm yeni yapılan binalar, kamu ve özel ayrımı olmaksızın engellilere uygun olarak inşa edilmek zorunda. Binaların engellilere göre düzenlenmesi için birçok yapı kanunu bulunuyor. Kanunlarla örneğin kapıların, merdivenlerin, asansörlerin genişliği, büyüklüğü, hatta kapı kollarının yüksekliği, şekli ve rengi bile düzenleniyor. Ayrıca 2015’e kadar tüm kamu binaları ve alışveriş merkezleri engellilere uygun olarak düzenlenmek zorunda.

Problemler çözülmüş değil
Bu imkânlara ve yasal düzenlemelere rağmen engelliler birçok problemle karşılaşıyor. Bu problemler bazen kamuoyunun gündemine getiriliyor. Metro ve otobüslerin tümünün engellilere uygun olmaması bunlar arasında... Engellilere yönelik yeterince sağlık merkezi bulunmaması da problemler arasında. Bazı engelliler zorunlu olarak evde aileleri ile kalıyor ya da Belçika’ya (Fransa ile Belçika arasında yapılan anlaşma uyarınca) gönderiliyor.

Haberin Devamı

‘Çocuğuma ölene kadar bakacaklar’
Tuğba’nın annesi Nevriye Turgut, Fransa’daki sistemle ilgili şunları söylüyor:
“Ben buradan çok memnunum ve Türkiye’ye dönmeyi düşünemiyorum. Çocuğumun geleceği için ve ilerlemesi için buranın yaşam şekli çok uygun. Biz öldükten sonra da hayatı garanti altında. Çünkü ortada kalmayacağından eminim. En kötü ihtimalde devletin yatılı olarak Tuğba’ya hayatının sonuna kadar bakacağını biliyorum. Burada hem Tuğba’ya iyi bakıyorlar hem de bizim psikolojimizi düşünüyorlar, çocuklarımın psikolojisini düşünüyorlar. Her şeyden çok memnunum, tek hoşuma gitmeyen, bakımı sadece kadınlar tarafından yapılmıyor. İtirazda bulundum ancak bana erkek ve kadınların aynı eğitimi gördüklerini ve böyle bir ayrım yapılamayacağını belirttiler.”