Gündem Türkiye’nin gizli hazineleri

Türkiye’nin gizli hazineleri

29.07.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Turizm cenneti Türkiye, yeraltı güzellikleriyle de dikkat çekiyor. Doğanın insanlığa armağanı olan mağaralar, hem yurt içinden hem de yurt dışından turistlerin ilgi odağında. Türkiye’de yer alan 40 bin mağara arasında farklı şekilleri ve oluşum türleriyle görsel şölen sunanların yanı sıra hastalıklara iyi geldiğine inanılan mağaralar da var.

Türkiye’nin gizli hazineleri

Mağaralar, ilginç şekilleri, oluşum türleri ve insanlık tarihinden dinlere kadar taşıdığı anlamlarıyla her zaman ilgi çekiyor. Bazı insanlar için korkunç ve ürpertici olsa da mağara turizmi dünyada hızla yayılıyor. Denizden kültüre, doğadan sağlığa birçok alanda turizm cenneti olan Türkiye, mağara turizmi açısından da çok zengin. Yaklaşık 40 bin mağaraya sahip olan Türkiye’de turizme açık mağaraların yanı sıra sadece ekipmanlı profesyonel ziyaretçilerin girebileceği mağaralar da bulunuyor. Öte yandan bazıları, turizmin dışında cilt, solunum yolu gibi hastalıklara şifa arayanların uğrak noktası. Türkiye’de turizme açık mağaralardan öne çıkanlar şöyle:

Haberin Devamı

En eski yerleşim yerlerinden

Karain Mağarası (Antalya): Türkiye’nin en büyük doğal mağaralarından olan Karain Mağarası, ilk insanların yaşadığı en eski yerleşim yerlerindendi ve Paleolitik Çağ’dan Roma dönemine kadar sürekli iskân olarak kullanılıyordu. Mağara, sarkıt, dikit ve büyük sütunlarla bezeli doğal oluşumlarıyla dikkat çekiyor. 1994’te UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi’nde yer alan mağaranın kalıcı listeye alınması için gerekli düzenlemeler tamamlanıyor.

Dim Mağarası (Antalya): Alanya ilçesinde bulunan Dim Mağarası, toplam 410 metre uzunluğunda. Turizme açık bölümü ise 360 metre. Pamukkale, Org, Avizeli, Göl olmak üzere 4 ana salondan oluşan mağarada tüm salonlarda çeşitli sarkıt, dikit, sütun, perde, makarna ve duvar oluşumları gibi damlataşlar bulunuyor. Mağaranın dışındaki seyir terasından Alanya’yı ve Toros Dağları’nın bir kısmı da seyredilebiliyor.

Haberin Devamı

Sağlığa iyi geliyor

Damlataş Mağarası (Antalya): Sarkıtlardan akan su damlaları nedeniyle Damlataş adını alan mağara, Alanya’da bulunuyor. Etkileyici görüntüsünün yanı sıra astım hastalarına da iyi gelmesiyle ünlü olan mağarayı, doktor kontrolünde birçok hasta ziyaret ediyor. Toplam uzunluğu 30 metre olan ve 200 metrelik alanı kaplayan mağaranın ısısı yaz, kış 22.3 derece.

Narlıkuyu Astım Mağarası (Mersin): Silifke’de Cennet-Cehennem Mağaraları’nın yakınında bulunan mağaraya demir bir merdivenle iniliyor. Oluşumu 3. jeolojik döneme kadar uzanan mağara, birbirine bağlantılı, toplam uzunluğu 200 metreyi bulan galeriler, ilginç şekilli dev sarkıt ve dikitlerle süslü. Mağaranın nem oranı yazın yüzde 85, kışın yüzde 95’e kadar ulaşıyor. Havasının astım hastalarına iyi geldiği düşünüldüğü için bu hastalar mağarayı sıkça ziyaret ediyor.

Ballıca Mağarası (Tokat): Astım hastalarının uğrak noktalarından biri de Ballıca Mağarası. Mağaranın içindeki sarkıt, dikit, sütun, duvar ve örgü damlataşları, mağara gülleri ve iğneleri, damlataş havuzları ve soğan sarkıtlarıyla oluşum yönünden çok zengin. Mağaranın ziyarete kapalı yerleri ise gezilen yerlerinden daha büyük. Sıcaklığın 18-19 derece olduğu mağaranın 8 salonu 680 metre uzunluğunda.

Haberin Devamı

Kutsal sayılıyor

Eshab-ı Kehf Mağarası (Mersin): Tarsus’taki mağara, Yedi Uyurlar Mağarası olarak da biliniyor. Kuran-ı Kerim’de Kehf Suresi’nde geçen Eshab-ı Kehf Mağarası hem Müslümanlar hem de Hıristiyanlar tarafından kutsal sayılıyor. Mağara, 300 metrekare büyüklüğünde 10 metre yüksekliğinde.

Buz Mağarası (Ağrı): Doğubayazıt’taki mağaranın içinde bazalt lavlar, kayalar ve bu kayaların üzerinde saf ve temiz suların donmasıyla oluşmuş buz tabakaları bulunuyor. İsminin Buz Mağarası olmasının nedeni ise hava akımının etkisiyle yukarıdan damlayan suları dondurarak buza çevirmesi. Doğubayazıt’ın en sıcak bölgesinde, geniş bir çukurda dışarıyla zıtlık gösteren buzdan sarkıt ve dikitler, ziyaretçiler tarafından büyük ilgi görüyor. Mağaranın ağzından süzülen, güneş ışığı, mağara içindeki buzlar üzerinde ışık oyunları ise görsel şölen sunuyor.

İnsuyu Mağarası (Burdur): Mağara, sarkıt, dikit, sütun, duvar ve perde damlataşları, kalsit kristalleri ve göllerle kaplı. Birbirine bağlı iki bölümden oluşan mağaranın uzunluğu ise 525 metre. Yeraltı suyunun alçalması sonucu keşfedilen ikinci bölüm, birinciden daha uzun olmasına rağmen damlataş oluşumları açısından birinci bölüme göre daha fakir. Gezilmesi zor olan bu bölüm, özel mağaracılık donanımı olan gruplar tarafından gezilebiliyor. Ayrıca girintili çıkıntılı çeşitli yönlere açılan dehlizler bulunan mağaranın suyu da karbonatlı maden suyu.

Haberin Devamı

Renk cümbüşü

Türkiye’nin gizli hazineleri

Fosforlu Mağara (Muğla): Marmaris ilçesinde bulunan mağara, Cennet Adası’nın arkasında yer alıyor. Yeşil ve turkuaz renklerindeki suyun mağara içine yansımasından dolayı fosfor görüntüsü verdiğinden Fosforlu Mağara deniliyor. Karayoluyla ulaşım bulunmayan mağaraya sadece denizden gidilebiliyor. Birçok tur teknesinin önünde mola verdiği mağaraya yüzerek girmek mümkün.

Dupnisa Mağarası (Kırklareli): Dupnisa, birbirine bağlı iki kat ve gelişim özellikleri farklı üç mağaradan oluşuyor. Hidrolojik özellikleri, gelişim dönemleri, damlataş çökelleri birbirinden son derece faklı olan bu mağaraların üst üste bulunması özelliğiyle ilginç bir yapı. Öte yandan içinde barındırdığı her renk ve şekilde damla taşları, yeraltı nehri ve gölleri, yarasa kolonileri ve kısa mesafe içinde değişiklik gösteren havasıyla da ilgi çekiyor.

Haberin Devamı

Oylat Mağarası (Bursa): İnegöl’deki mağaranın toplam uzunluğu 665 metre. Giriş ağzı Kaplıcalar Bölgesi’nden geçen ve vahşi bir görünüme sahip kanyon şekilli derin bir vadi içinde akan Oylat Deresi’ne bakan mağara, giriş ve son bölümündeki iki büyük salon ve bu salonları birleştiren galeriden oluşuyor. Dev sarkıt, dikit ve sütunların bulunduğu mağarada birbirinden farklı gelişim ve meteorolojik özelliklere sahip bölümler bulunuyor. Zengin bir canlı topluluğuna ev sahipliği yapan mağarada yarasalar, kelebekler, solucanlar yaşıyor.

Gökgöl Mağarası (Zonguldak): Gökgöl, değişik özelliklere sahip 4 belirgin kattan meydana geliyor. İçinde yağışlı dönemlerde debisi artan bir yeraltı deresi bulunuyor. Büyük Çöküntü Salonu’nda ise eşi olmayan değişik renkte ve şekillerde damlataş oluşumlarına sahip. Mağarada, her türden oluşum, sarkıt, dikit, sütun, bayrak damlataşları ve yoğun makarna sarkıtları görülebiliyor.

İtalya’nın öteki yüzü

Türkiye’nin gizli hazineleri

Sena Aydoğan: Hayatımda gördüğüm açık ara en güzel köyden merhaba. Sizce de inanılmaz değil mi? Karşıda Dolomit Dağları, yemyeşil bir coğrafya, şirinlikte sınır tanımayan bir yer. İtalya’nin bu yüzünü görmüş müydünüz hiç? Hep deniziyle, tarihi şehirleriyle, müzeleriyle bildiğimiz İtalya’nin kuzeyde çok başka bir yüzü var! Bazı ülkeler aşırı torpilli.

‘Manzara nefes kesiyor’

Türkiye’nin gizli hazineleri

Hatice Güngör Fincan: Antalya, Kaputaş’da bu fotoğrafı çektirmeyeni Kaş merkeze almıyorlarmış. Şaka bir yana Kaş’a gelirken bu manzarayı görünce insan istemsizce yüzlerce kare fotoğraf çekmek istiyor. Manzara nefes keserken,turkuaz mavisi deniz ve narin dalgalar sizi kendisiyle coşkulu bir dansa çağırıyor. Tabii ki kayıtsız kalmak imkânsız.