Gündem Hain planı Tatar Hasan Paşa bozdu

Hain planı Tatar Hasan Paşa bozdu

16.08.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

15 Temmuz’daki darbe girişimi, akıllara ‘Kuleli Vakası’nı getirdi. 1859’daki olayda da Şeyh Ahmet’in örgütlediği askerler, köprüleri tutmayı, vapurları durdurmayı planlamıştı  Abdülmecid’i öldürmeyi amaçlayan darbeciler, kendi saflarına çekmek istedikleri Hasan Paşa ile temas kurdu. Onlardanmış gibi görünen paşa darbecileri ihbar edip yakalattı

Hain planı Tatar Hasan Paşa bozdu

Kuleli vakası, kendinden sonraki bütün ‘profesyonel’ askeri darbe ve ihtilal girişimlerinin atası sayılabilir. Eskiden ‘kazan kaldırma’ şeklindeki kitlesel kalkışmalar, bu vakayla ilk kez planlı bir ‘kadro harekâtı’ halini aldı. Kuleli’nin iz düşümlerini 15 Temmuz’a kadar yapılmış bütün darbe girişimlerinde görmek mümkün.

Haberin Devamı

Şeyh Ahmet’in örgütlediği askerler de darbe günü köprüleri tutmayı, vapurları durdurmayı planlamışlardı. Yabancı elçilikler için ‘Sizinle bir sorunumuz yok, rahat olun’ mealinde mektuplar bile hazırlamışlardı. Padişah ise gezmek için şehir dışına çıktığında suikast ile ortadan kaldırılacak, plan kısa yoldan amacına ulaşmış olacaktı. Bir subayın ihbarı, 41 kişilik ekibin bütün planlarını altüst etti.

Cephede örgütledi

Süleymaniyeli Şeyh Ahmet 1856’daki Islahat Fermanı’nın hükümlerinden rahatsız olanlardan biriydi. Fermanı Osmanlı-Rus savaşı için gittiği cephede okudu. Gayri Müslimlerle Müslümanları eşit sayan hükümden o kadar rahatsız olmuştu ki devletin artık ‘dinsiz’ olduğuna kanaat getirmiş, kendi ifadesiyle devletten ‘soğumuştu.’

Haberin Devamı

Cephede birçok askerle tanışmış, onlarla ilişkilerini savaştan sonra da devam ettirmişti. Hüseyin Daim Paşa bunlardan biriydi. Paşa’nın konağında sık sık bir araya geliyor, memleket ahvali üzerine sohbet ediyorlardı. Arnavut Cafer Dem Paşa da Şeyh’in sohbet halkasındaydı. Cephede tanıştığı birçok asker ile de ilişkisi devam ediyordu.

Kırım Savaşı’nın ardından bozulan mali yapı, askerlerin ödenemeyen maaşları, buna karşılık gayri Müslimlerin nispeten müreffeh hayatı, Şeyh’in sohbetlerinin değişmeyen konuları olmuştu. Bunların sorumlusu olarak da Sultan Abdülmecid ve Sadrazam Âli Paşa görülüyordu. 1859’un Nisan aylarına gelindiğinde Şeyh, duruma müdahale etmek için somut bir arayışa girdi.

Hain planı Tatar Hasan Paşa bozdu

Abdülmecid’i bir şekilde tahtan indirmek, Sadrazam’ı ve bazı paşaları görevinden almak, yeni padişah ve paşalarla devlete nizam vermek istiyordu. Bir inkılâp yapmak için bütün şartları hazır görüyordu. Daim Paşa ile baş başa verdiler, Cafer Dem Paşa, Tophane-i Âmire kâtiplerinden Arif Bey’in de katılımıyla çalışmalarını yoğunlaştırdılar.

Birkaç ay sonra 41 kişilik bir komite oluştu. Adına ‘Fedailer Cemiyeti’ denilen bu komiteye girenler Şeyh Ahmet’in huzurunda yemin ediyor, ‘fedai’ olduklarına dair mühürlü bir kağıt alıyorlardı.

Köprüleri tutacaklardı

Sultan Abdülmecid’i uygun bir zaman ve mekânda öldürüp, aynı anda köprüleri kapatacak, vapurların ulaşımını engelleyeceklerdi. Yabancı elçilikleri de unutmamışlardı. Bir mektup hazırladılar, ‘Bu dahili bir iştir, siz ve tebalarınız emin olsun, harice bundan zarar yoktur’ diyerek bugünün ifadesiyle bir nevi ‘NATO’ya bağlıyız’ mesajı verdiler.

Haberin Devamı

Önce Çerkeslerden bir suikast ekibi kurdular. Ama Çerkes Daim Paşa, işi sadece Çerkesler yaparsa, Osmanlı’ya sığınan Çerkeslerin rahat yüzü göremeyeceklerini, toptan sürüleceklerini söyledi. Arnavut Cafer Paşa da kendi fedaileri için aynı şeyi düşündü. Düşünüp taşındılar; Çerkes, Arnavut ve Türklerden oluşan ‘karma’ bir suikast ekibinde karar kıldılar. Suikastin halkın göreceği bir ortamda olmasını da istemiyorlardı. Tenha bir yerde ve hatta suikasçilere ‘frenk’ elbisesi giydirmeyi planlıyorlardı.

Tatar Paşa ihbar etti

Taraftarlarını çoğalttılar. Arif Bey, Mirliva Tatar Hasan Paşa’yı da gözüne kestirmişti. Paşa’nın ağzını yokladı. Tatar Paşa renk vermedi ama planını da kurmuştu. Teklifi kabul eder gibi göründü. Hatta onları bir toplantıya çağırdı. Cemiyet mensupları 14 Eylül 1859 günü Tophane’deki Kılıç Ali Paşa Camii’nde toplandıkları sırada, Tatar Hasan Paşa, Saray’a durumu çoktan haber vermiş, cami çevresinde tertibat alınmıştı.

Haberin Devamı

Camide yakalandılar

Cami basıldı ve cemiyet üyeleri yakalandı. Hapsedilmek ve yargılanmak üzere Kuleli Kışlasına götürüldüler. Bu sırada Arnavut Cafer Paşa kendini kayıktan boğaza attı, boğuldu. Yargılama sürecinde Şeyh Ahmet, amaçlarının ‘Tanzimatı yok etmek, şeriatı getirmek’ olduğunu söyledi. Ne yaptığını, kimlerle yaptığını bir bir anlattı.

Mahkemeler neticesinde Şeyh Ahmet Kıbrıs’a sürüldü, diğer komite üyeleri de çeşitli cezalara çarptırıldı. Şeyh Yargılamaların yapıldığı Kuleli Kışlası’ndan mülhem bu olay tarihe ‘Kuleli Vakası’ olarak geçti. Kendinden sonraki bütün kalkışma ve darbe girişimlerine ilham oldu.

Hain planı Tatar Hasan Paşa bozdu
CUNTA LİDERLERİ

Ahmet(Kurdi): Süleymaniyeli, büyük bir aşirete mensup Nakşi Şeyhi. Bayezid Medresesi’nde hoca, bazı askerler arasında ve medrese camiasında nüfuz sahibi...

Haberin Devamı

Çerkes Hüseyin Daim Paşa: Çerkes subay ve askerler üzerinde son derece etkili. Muhafazakâr ve sert bir asker.

Arnavut Cafer Dem Paşa: Atak ve sadık karakterleriyle bilinen Arnavut askerlere hakim. Şeyh Ahmet’e ve Hüseyin Daim Paşa’ya sadık.

BUGÜNE YANSIMALARI

- Şeyh’in askerleri de köprüleri tutup, vapurları engellemeyi planlamıştı.

- Padişah gezideyken ‘karma’ bir ekip tarafından suikast yapılacaktı.

- Onların planını da bir ihbar bozdu.

Yarın: İlk ‘kurmay darbe’ ve Sultan Aziz’in devrilmesi...