23.06.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:
Selay Sarı - İstanbul
Punk’ın vaftiz annesi’, ‘punk rock’ın kraliçesi’ gibi lakapları olunca, karşınızda evrende gördüğü her şeye sevgi ve hoşgörüyle bakan, sakin ve gayet mütevazı birini bulmayı beklemiyorsunuz. Halbuki bu yıl aralık ayında 70 yaşını dolduracak ABD’li şair, yazar, sanatçı, aktivist ve müzisyen Patti Smith, bu akşam ‘Horses’ albümünün 40. yılı turnesi kapsamında kapalı gişe konser vereceği Zorlu PSM Ana Tiyatro sahnesinde dün imza günü öncesi basınla bir araya geldiğinde, kendisinin izinden gitmiş müzisyenlerin asla gösteremediği bir tevazu içindeydi.
‘Artık hayatta değiller’
Soruları yanıtlarken en sık kurduğu cümle şuydu: “Cevaplarımın mükemmel olmadığının farkındasınızdır.” Ancak ne salonun içindeki hayranlarını ne de imza başlangıcından iki saat önce kuyruk olmaya başlamış, çoğu genç sevenlerini evrenin sırlarına vakıf olmadığına ikna etmesi pek mümkün değil Smith’in. Sanatçı yaklaşık 40 dakika boyunca sabırla basının sorularını cevapladı.
- Hayatınızın bu noktasında sizi ne mutlu ediyor?
Hâlâ yaşıyor olduğuma memnunum. Bu çok basit bir cevap gibi görünebilir ama sevdiğim birçok insan, eşim, kardeşim, piyanistim, Robert Mapplethorpe, birçok sanatçı ve müzisyen artık hayatta değil.
O yüzden hâlâ yaşadığım ve çalışabildiğim için mutluyum.
- Sizce Trump seçimi kazanırsa ne olur?
Şu ana kadar olan süreç bile ABD’ye yeterince zarar verdi. İnsanlarda nefret hissini uyandırmaya çalışan, dar kafalı bir adam. O bir ‘ünlü’, biz de bir ‘ünlüler’ dünyasında yaşıyoruz ve bu dünyada yaşamanın korkunç sonuçlarını yaşıyoruz. Ancak Donald Trump’ın karşısında tüm gücüyle çalışacak insanların da olduğunu biliyorum. Trump’ın en korkunç yanı, insanların içindeki zorbayı uyandırması.
‘Müzisyenliği düşünmedim’
- Hangisi sizi daha iyi tanımlıyor: Şair mi müzisyen mi?
Hayatım boyunca şiir yazdım, performanslarım, kayıtlarım, ‘Horses’ hep şiirimden meydana çıktı. Hiçbir zaman müzisyen olmayı düşünmedim, bir şey çalamam, eğitimim yok. Ama bir yorumcuyum ve yorumlarım hep şiir içerir.
- Müzik endüstrisinin gidişatı hakkında ne düşünüyorsunuz?
Rock’n roll’un doğumuna ve evrimine tanıklık ettim. EP’ler, single’lar, kasetler, CD’ler... Şu anda müziğin sunuluş biçimi bana çok yabancı. Streaming hiç kullanmıyorum, plak da çalmıyorum. Müzik endüstrisi o dönemin genç insanları nasıl istiyorsa o yönde ilerliyor kanımca. Örneğin Jimi Hendrix’in zamanında nasıl çaldığını duyabilmek için plaklara yöneldiler. Bu evrim sürecek.
- Müzik dünyayı değiştirebilir mi?
İnsanlar dünyayı değiştirir. Şarkılar onlara ilham verir, onlar da o ilhamla bir araya gelip bir şeyleri değiştirebilir.
‘Bugün olsa yine aynısını yaparım’