Cadde ‘Hedefim gençleri kazanmak’

‘Hedefim gençleri kazanmak’

28.06.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

‘Türküyüz’ albümüyle gençleri kazanmak isteyen Kubat, “Onlar türküden kaçamazlar. Yaş ilerledikçe, özümüze dönüyoruz” dedi.

‘Hedefim gençleri kazanmak’

‘Türküyüz’ albümüyle müzik hayatının ikinci devresine başladığını söyleyen Kubat’la, yeni projesini, müzik sektörünü ve ailesini konuştuk.

Haberin Devamı

- ‘Türküyüz’ albümü- nün hikayesi nedir?

Sanat hayatımın 20’nci yılını, 10’uncu albümümle kutlamıştım. O zaman, ilk yarı tamamlanmıştı. Bu çalışmayla, ikinci yarıya başladık. 2000 yılında 35 türkünün bulunduğu bir projem oldu. Hep devamı gelsin istemiştim. Albümdeki tüm türküler eski beste, sadece Musa Eroğlu’nun yeni bir parçası var.

- Bu albüme yeni türküler de eklediniz?

‘Nalın Dilber’in sözleri Karacaoğlan, müziği Musa Eroğlu’nun olduğu bir türkü vardı. Albüme koymak için, Musa üstadımı aradım. O da, “Tek şartım var. ‘Firari’ diye yeni bir türküm var, bunu da söyle” dedi. Harika bir eser...

- Neden projenin kapağında kendi fotoğrafınız yerine, yedi bölgeden insanların karelerine yer verdiniz?

Haberin Devamı

‘Türküyüz’, herkesi kapsadığı için... Kendi çektirdiğim fotoğrafları kapağa koymak istemedim. İlk önce eski sanatçıların karelerine yer vermeyi düşündük. İnanılmaz güzel oldu. Daha sonra Anadolu halkının fotoğraflarını bulduk. Tüm kareleri Levent Yavuz’dan kullandık. Albüm, onun sergisi oldu.

- Gençlerin türkü dinlememesi sizi üzüyor mu?

Gençler biraz yaydan çıkıyor ama türküden kaçamazlar. Yaş ilerledikçe, özümüze dönüyoruz. Onları kazanmak için bu çalışma güzel oldu.

- Size, ‘türkücü’ denmesinden rahatsızlık duyuyor musunuz?

Kendimi müzisyen olarak görüyorum. Halen bu işin tartışılıyor olması ilginç... Yorumcuyum ve müzik yapıyorum. Ama şu anda türkü albümü çıkardım. Türkü aşığı insanım. Sahnelerimdeİngilizce de söylüyorum.

- Eskisi gibi iyi yorumcuların olmamasının sizce sebebi ne?

Dünyayı cebimizdeki telefonla taşıyoruz. Sesimin güzel olduğunu biliyordum ama özel olduğunu, ekrandaki yarışmalar çoğalınca anladım. Güzel ses var ama özel ses olması gerekiyor. Kalıcı olmak için, iyi insan olmak da gerekir.

- Sizce müzik sektörü nasıl düzelir?

Sadece 20 sanatçı arkadaşımız konser veriyor. Sektör yerlerde... Pastanın daha büyük olması gerekiyor. Telif hakları da kötü... Telif bilinci, biz de ikinci sınıf işliyor. Gelişmiş ülkelerde ise çok iyi durumda...

- Belçika’da sanat hayatınıza başladınız. Orası ile Türkiye arasında ne gibi farklar var?

Haberin Devamı

Opera salonlarının en güzelleri orada... Müzik bilinci çok ileride... Herkesin piyano ve gitara dokunmuşluğu var. İnsanlar, haftada en az bir müzik etkinliğe gidiyor.

- Türkiye’de ilk senelerzorluk yaşadınız mı?

Burası toprağımız, ama memleket değiştiriyorsun. Herkes Belçika’da olduğu için bir burukluk oldu. İlk geldiğimde Unkapanı’nda beklediğimi bulamadım. Dönmeyi düşünürken, İstanbul’a aşık oldum ve kaldım. İlk bir yılım zor geçti. O zaman, ‘30 yaşına kadar, pes etmeyeceğim. Benim işim bu’ demiştim. Çok şükür kariyerim iyi gitti. Daha sonra müzik anlamında ekibi oturttum. 20 yıllık orkestramız var. Emek verdiğim insanlarla, yürüyorum. Vefa çok önemli...

- Albümlerin satmaması sizi üzüyor mu?

Bu albümü, kendim alacağım. Eşime, dostuma ve akrabalarıma hediye edeceğim. Tam hediyelik bir çalışma. Zaten satıştan vazgeçtim. Şimdi internette tıklanma var, o da pop şarkılar için geçerli... Bu albümün parçaları, 10 yıl sonra iyi tıklanma alabilir. Bir şekilde dijitale geçmek gerekiyor ama bizim nesil CD çıkartmaya devam etmek zorunda...

Haberin Devamı

‘Çocuk enerji getiriyor’

- Baba olmak nasıl bir duygu?

Çok güzel...Hayatı sıfırlıyor. Enerji getiriyor. Yaşamın merkezi çocuk oluyor.

- Evlilik nasıl gidiyor?

Muhteşem bir olay. Zor ve iyi günde söz verdiğim, hayat arkadaşım. Evliliği taçlandırmak çocukla oluyor. Evladımızla, birbirimizi daha çok sevdik.