Hem mağdur hem suçlu olduk!

Diyarbakır’da 23 yıl önce faili meçhul cinayete kurban giden Halkın Emek Partisi (HEP) İl Başkanı Vedat Aydın’ın kardeşi Veysi Aydın, ağabeyinin öldürülmesinden sonra dönemin Bismil İlçe Komando Tabur Komutanı tarafından tehdit edildiklerini öne sürdü. Kardeş Aydın, yıllarca aileye ait topraklarını süremediklerini ve 5 milyona yakın zarara uğradıklarını belirterek, devletin kendilerin 300 bin lira tazminat ödediğini söyledi.
Diyarbakır’da 1991 yılında öldürülen HEP İl Başkanı Vedat Aydın’ın kardeşi Veysi Aydın (49), ağabeyinin 23. ölüm yıldönümünde Milliyet’e açıklamalarda bulundu. Kardeş Aydın, o dönem malvarlıklarına el koyulduğunu iddia ederek, şöyle konuştu:
“Vedat’tan sonra ailenin en büyüğü bendim. Ağabeyim vurulduğunda 27 yaşındaydım. Vedat Aydın’ın kardeşleri olduğumuz için ailemizin malvarlığına o dönem el konuldu. Bismil’de ziraat ile uğraşıyorduk. Ağabeyim öldürüldükten sonra 5 bin 500 dönüm arsamız boş bırakıldı, eşyalarımıza el koydular. Bana ait 2 traktör yaklaşık 6 yıl boyunca Bismil İlçe Komando Tabur Komutanlığı’nda kaldı. 1994’ten itibaren 6 yıl boyunca tarlayı ekmemize izin vermediler. 1994’te ektiğimiz de tarlada kaldı, toplamayınca yağmur nedeniyle heba oldu. Bu süreçte 5 trilyona yakın zarara uğradık.”

‘Devlet tazminat ödedi’
Aydın, devletin kendilerine tazminat ödediğini de belirterek, şöyle devam etti; “Durumumuz çok yoktu. Tarlaları süremeyince eldeki birikimleri sattık. Eldekileri satarak hayatımızı idame ettirdik. Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Kanunu kapsamında birkaç sene önce yaklaşık 300 milyar ödendi. Bu rakam aşağı yukarı tarlanın yalnızca bir senelik kirasına tekabül ediyor. Tüm bunların tek sebebi, Vedat Aydın’ın ailesi olmamızdı. Onu terörist olarak gördüler, bizi de teröre destek veren unsurlar olarak değerlendirdiler. Bu dönem 2000’lere kadar sürdü.”

‘Açık açık tehdit edildik’
Veysi Aydın, dönemin Bismil İlçe Komando Tabur Komutanı tarafından ölümle tehdit edildiklerini de öne sürerek, “Açık açık tehdit alıyorduk kendisinden. ‘Siz teröristsiniz, yaşamanız bizim için tehlike’ diyordu. Bismil’e bağlı Aydınlar mezrasındaki köydeki evimize 4-5 kere baskınlar düzenlendi. Tesadüfen kurtulduk” diye konuştu.

‘Sürgün hayatı yaşadık’
Kardeş Aydın, faili meçhul cinayetlerin çözüm süreci kapsamında açığa çıkabileceğini belirterek, şöyle devam etti:
“Hem mağdur hem suçlu olduk. Kardeşim de ben de sudan sebeplerle cezaevinde yattık. Devletin faili meçhulleri ortaya çıkarmaya niyeti yok. Çözüm paketlerinin hayata geçmesiyle ele alınabilir, bazı gelişmeler olabilir. Aksi takdirde ömür boyu insanlarda devlete karşı bir memnuniyetsizlik olacaktır. Tehdit edildik, cezaevlerinde yattık. O zaman devletin yaklaşımı böyleydi. Sürgün hayatı yaşadık. Biz bir zihniyetin mahkum edilmesini istiyoruz. O dönem herkesin bertaraf edilmesi isteniyordu. Bu, infazlarla, sürgünlerle gerçekleştirildi.”