Dünya Humus’ta çifte saldırı: 42 ölü

Humus’ta çifte saldırı: 42 ölü

26.02.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Suriye’nin Humus kentinde Esad rejimine ait güvenlik merkezlerine yönelik saldırıda, aralarında ordunun üst düzey subaylarının da bulunduğu 42 kişi öldü

Humus’ta çifte  saldırı: 42 ölü

Suriye’nin Humus ilinde, Beşar Esad rejimine bağlı iki güvenlik merkezine intihar saldırısı düzenlendi. Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, iki kilometre mesafedeki istihbarat merkezlerine düzenlenen çifte saldırıda en az 42 güvenlik görevlisinin öldürüldüğünü açıkladı. Associated Press’e konuşan Humus Valisi Talal el-Barazi ise intihar bombacılarının saldırısında 32 kişinin öldüğünü, 24 kişinin yaralandığını duyurdu. Askeri güvenlik birimi başkanı Tümgeneral Hasan Dabul’ün de bulunduğu çok sayıda üst düzey subayın öldüğü belirtildi. Yerel kaynaklar, güvenlik merkezlerinden birinin askeri diğerinin sivil istihbarat olduğunu bildirdi. Saldırıyı üstlenen El Kaide bağlantılı Şam’ı Özgürleştirme Heyeti (Heyet Tahrir Şam), sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada eylemin Vaer, İdlib ve Şam’daki rejim saldırılarına misilleme olduğunu duyurdu. Esad rejimi karşıtı Nureddin Zengi, Liva el-Hak, Ceyşü’l Sünne, Ensaruddin ve El Kaide’nin Suriye bağlantısı olarak bilinen El Nusra (yeni adıyla Şam’ın Fethi Cephesi) kendini geçen ay feshederek Şam’ı Özgürleştirme Heyeti’ni oluşturmuştu. Suriye’nin 3’üncü büyük kenti Humus’un büyük kısmı rejim tarafından kontrol ediliyor. Şam yönetimi yanlısı Al Masdar’ın haberine göre ise Rusya, rejime bağlı askerlerden DAEŞ’e karşı savaşması için yeni bir özel birlik kurdu. Haberde, Rus askeri uzmanlar tarafından Lazkiye’de askeri eğitim gören yeni birliğin Palmira’da DAEŞ’e yönelik harekâta katılmak üzere Humus’ta konuşlandığı ifade edildi. Al Masdar, rejimin DAEŞ’in kontrolündeki Palmira’nın girişine yaklaştığını ifade etti.
SDG’ye ziyaret
Öte yandan, ABD Merkez Kuvvetler Komutanı (CENTCOM) Joseph Votel’in cuma günü Suriye’nin kuzeyine önceden basına duyurulmayan bir ziyaret düzenlediği açıklandı. DAEŞ’e karşı kurulan, çoğunluğunu terör örgütü YPG’nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) askeri danışmanlık yapan Amerikan özel birliklerini ziyaret eden Votel, ABD’de yayın yapan CBS kanalına bölgede DAEŞ’le çatışan unsurlara daha fazla silah temin edilmesi gerektiğini söyledi. ABD’li Senatör John McCain de geçen hafta Ankara’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinden önce Suriye’nin kuzeyine basına açıklanmayan bir ziyarette bulunmuştu.
Veto sözü
Rusya ise Esad rejimine bağlı kişi ve kurumlara yönelik karar tasarısının Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu’nda oylamaya sunulması durumunda bunu veto edeceklerini açıkladı. ABD, Fransa ve İngiltere tarafından hazırlanan tasarı, rejime sivillere yönelik kimyasal silah kullanması nedeniyle yaptırım uygulanmasını talep ediyor. Rusya, herhangi bir tasarının kabul edilmesi için 5 daimi üyenin tamamının onayına ihtiyaç duyulan BMGK’da son 6 yılda gerçekleşen oylamalarda Suriye ile ilgili olarak 6 karar tasarısını veto etmişti.

SDG’ye yardım görüntülendi!

Reuters haber ajansı, YPG’nin çoğunluğu oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) ABD tarafından gönderilen zırthlı araçların bulunduğu askeri konvoyun fotoğrafını yayınladı. Askeri yardımın YPG’nin kontrolündeki Haseke kenti yakınlarına gönderildiğ ifade edildi. Türkiye, ABD’nin YPG’nin liderliğindeki SDG’ye askeri desteğini sert bir dille eleştiriyor.

Pentagon’dan ‘ISIS’ kuralı

ABD Savunma Bakanlığı terör örgütü DAEŞ’in ismini resmi yazışmalarda ‘Irak Suriye İslam Devleti’nin İngilizce kısaltması olan ‘ISIS’ olarak kullanacağını açıkladı.
Pentagon açıklamasında, ABD’liler tarafından daha çok bilinmesi nedeniyle ‘ISIL’ yerine ‘ISIS’ kısaltmasının uygun görüldüğü belirtildi. Müslüman ülke liderleri, yabancı diplomatların ve medya kuruluşlarının terör örgütün ismini içinde ‘İslam’ kelimesi geçen ‘ISIS’ kısaltmasıyla kullanmasını eleştiriyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak atadığı Herbert Raymond McMaster ise medyada sıkça kullanılan ‘radikal İslami terörizm’ teriminin terör sorununu çözmeye yardımcı olmadığını, çünkü teröristlerin “İslam diniyle bir bağlantılarının bulunmadığını” ifade etti.