İnsan ‘hayır’ demeye utanır

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Sakın, ‘Benim bir oyumdan ne olacak’ demeyin. Pazar günü herkes sandığa. Kimse bu işi ihmal etmeyecek. Niye? İhmal yok ki eze eze gelelim. Batıya cevap olacak tamam mı?” diye konuştu. Erdoğan, terör örgütlerinin ve çoğu Avrupa ülkesinin hayır dediği bir yerde insanın hayır demeye utanması gerektiğini ifade etti. Erdoğan Suriye’deki gelişmelere yönelik de dünyaya sert mesaj vererek, “Ne PYD’yi ne YPG’yi biz sınırlarımızda asla barındırmayız. Bazıları soruyor, ‘devlet kuracaklar mı?’ Haşa. Onlara oralarda devlet kurdurtmayız, bunu da dünya alem bilsin” dedi.

Erdoğan dün Ordu ve Giresun’da şunları söyledi:

- SIRTLAN GİBİ SALDIRDILAR: Son iki yılda ülkemizde pek çok hadise yaşandı. Türkiye’nin zayıf düştüğünü, sendelediğini sanıp üzerimize sırtlanlar gibi saldırdılar. Bölücü terör örgütü çukur eylemleriyle kanlı yüzünü gösterdi. DEAŞ sınırlarımızı taciz etmeye başladı. FETÖ bulanık suda balık avlama hevesine kapıldı. 1 Kasım’da Türkiye, yeniden istikrarlı bir siyasi iklime girdi ama 4-5 aylık belirsizlik döneminin faturası çok ağır oldu. Bu dönemde başlayan terör eylemlerinde bugüne kadar güvenlik görevlisi ve vatandaşımız olarak bin 300’ü aşkın şehit verdik. Türkiye teröre karşı çok büyük mücadele verdi. 20 ayda 11 bine yakın teröristi etkisiz hale getirdik. Bunların belini kıracağız. Bunları gömüyoruz, gömeceğiz. Bu milleti, bu ümmeti bölemeyecekler, ezanlarımızı susturamayacaklar.

- GÖZÜNÜN YAŞINA BAKMAYIZ: Sadece terör örgütleriyle değil son yıllarda ekonomide içeriden ve dışarıdan ayağımıza pekçok çelme takıldı. Bu çok yönlü saldırılar karşısında, ‘en iyi savunma hücumdur’ anlayışıyla kabuğumuza çekilmek yerine sahaya inmeye karar verdik. Terör örgütlerini ülkemizden kazımak için kamudan özel sektöre, sivil toplum örgütlerinden eğitime kadar her alanda büyük bir mücadele başlattık. Hem FETÖ’yü hem PKK’yı hem DHKP-C’yi hedef alan bu mücadelede açıkçası kimsenin gözünün yaşına bakmadık bakmayacağız.

- MASAYA GÜÇLÜ OTURUYORUZ: Ülkemize yönelik terör kuşatmasının merkezi haline gelen Suriye’de de önemli bir operasyon başlattık. Fırat Kalkanı Harekâtı, Kurtuluş Savaşımızdan beri Kıbrıs’tan sonra ikinci defa hakkımızı, hukukumuzu kendi gücümüzle, kendi askerimizle aradığımız bir operasyondur. Artık sahada olan Türkiye, masaya çok daha güçlü oturma imkanına sahiptir. 16 Nisan’dan sonra Türkiye, terör örgütleriyle ve onları kullanan güçlere karşı çok daha kararlı şekilde çıkabilecek, evet mi?

- PAZAR AKŞAMI BAYRAMI KUTLAYACAĞIZ: İşte sizin bu, ‘evet’leriniz var ya bunlar olduğu sürece Allah’ın izniyle onlar yaptıklarına, yapacaklarına pişman olacaklar. Allah’ın izniyle pazar akşamı inşallah bu bayramı beraber kutlayacağız, hiç şüphem yok. Türkiye’ye ihanet eden taş kesilir taş. Türk milletine ihanet edene taş kesilir taş. 16 Nisan’da bu halkın ahını alanlar yine taş kesilecekler ve sandığa gömüleceklerdir hiç endişeniz olmasın.

- NİÇİN HAYIR DEDİKLERİNİ BİLMİYORLAR: Ordu neye ve niçin evet dediğini çok iyi bilir. Peki hayır diyenler niye hayır dediklerini, kimlerle birlikte hayır dediklerini biliyor mu? PKK’nın güdümündeki partinin hayır dediği, FETÖ’nün ve ruhunu 1 dolara satmış olanların hayır dediği, Avrupa ülkelerinin çoğunun hayır dediği bir yerde insan hayır demeye utanır ya. Üstelik anayasa değişikliğine karşı çıkanların çoğu bu paketin içinde ne olduğun bilmiyor. En başta ana muhalefetin başındaki bilmiyor. Bilmedikleri için de 18 maddelik değişikliğe 180 yalan uydurup milletin kafasını bulandırmaya çalışıyor.

‘Batı’ya cevap olsun’

Sakın, ‘Benim bir oyumdan ne olacak’ demeyin. Pazar günü herkes sandığa. Kimse bu işi ihmal etmeyecek. Niye? İhmal yok ki eze eze gelelim. Batıya cevap olacak tamam mı? Gelin bu birliğimizi bozmayın ve batıya güzel bir cevap verin. Unutmayın, bir mıh bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir komutanı, bir komutan bir vatanı kurtarır. Bir oy da yeri geldiğinde ülkenin geleceğini belirler. Onun için tek bir oy bile ziyan olmasın.

- AVRUPA SESİMİZİ TAM DUYACAK: Hani biz maçlarda, tribünlerde bunu çok dillendirdik. ‘Avrupa Avrupa duy sesimizi’ diye. İnşallah Avrupa pazar akşamı sesimizi duyacak, tam duyacak. O zaman zaten bu ülke hakikaten pek uğraşılacak bir ülke değil diyecekler. Bizler de 16 Nisan’da inşallah alınacak bu neticeden sonra Türkiye eski Türkiye değilmiş, bunu onlara göstereceğiz. Şu anda dinliyorlar hiç merak etmeyin.

Putin ile Suriye’yi görüştü

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ile dün akşam telefonda görüştü. İki lider, Astana mekanizmasının ve Cenevre görüşmelerinin devamı açısından Türkiye ve Rusya’nın ortak çabasının önemine dikkati çekti. Ateşkesin Suriye geneline yayılması yönündeki ortak çalışmaların sürdürülmesinin önemine değinilen görüşmede, İdlib’te sivilleri hedef alan kimyasal saldırı gündeme geldi. Erdoğan, kimyasal silahın insanlığa karşı büyük bir suç olduğunu vurguladı. İki lider, saldırının, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü tarafından soruşturulmasını destekledi.

Dünya âlem bilsin, haşa oralarda devlet kurdurtmayız

Ülkemiz içeride ve dışarıda birçok tehditle karşı karşıyadır. Şimdi biz Suriye’de Cerablus’tan girdik. Niye orada PYD diye bir terör örgütü vardı, bir DEAŞ vardı. Bunları silip süpürmemiz lazımdı. DEAŞ’ı Cerablus’tan sildik attık, oraya oranın halkını yerleştirdik. El Rai’ye girdik DEAŞ’ı attık. Ama durmadık. Dabık girdik, oradan da DEAŞ’ı attık. Baktık yetmiyor. El Bab oraya da ineceğiz dedik. El Bab’a girdik, biraz uzun sürdü çünkü önemli bir merkezdi. Şimdi Münbiç’i konuşuyoruz... Bu tehdidi ortadan kaldıracağız. Onun için şu anda gerek koalisyon güçleri gerek Rusya hepsiyle görüşmelerimiz devam ediyor. Bir taraftan da yolumuza devam ediyoruz. Ne PYD’yi ne YPG’yi biz sınırlarımızda asla barındırmayız. Bazıları soruyor ‘devlet kuracaklar mı?’ diye Haşa onlara oralarda devlet kurdurtmayız. Bunu da herkes bilsin, dünya alem bilsin. Dünyada ve bölgemizde yeniden yapılanma sancılarının yaşandığı bir dönemde gözlerini ülkemize dikenler karşılarında 80 milyon vatandaşımızı, en başında da Karadenizlileri bulacak.