Bingöl İsrail'in Mescid-İ Aksa'ya Yönelik İhlallerine Tepkiler

İsrail'in Mescid-İ Aksa'ya Yönelik İhlallerine Tepkiler

21.07.2017 - 15:12 | Son Güncellenme:

Bingöl ve Şırnak'ta cuma namazı çıkışı bir araya gelen sivil toplum kuruluş üyeleri ve vatandaşlar, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerine tepki gösterdi Sağlık-Sen Bingöl Şube Başkanı Arslan: "Etrafı bereketlendirilmiş ve mübarek kılınmış Filistin topraklarının işgali kabul edilemez. Mübarek kılınmış topraklarda, şehirde ve mabette küstah İsrail'in silahlı unsurlarının kanlı ve kirli postalları ile dolaşması en aşağılık bir davranıştır" TÜGVA Şırnak İl Temsilcisi Som: "Müslümanlar üzerine adeta ölü toprağı serpilmiş vaziyette. İsrail vahşetine rağmen bu sessizlik devam ettiği takdirde, katliamların devam edeceği, Mescid-i Aksa'nın tamamen işgal edileceği unutulmamalıdır"

İsrailin Mescid-İ Aksaya Yönelik İhlallerine Tepkiler

BİNGÖL/ŞIRNAK (AA) - Bingöl ve Şırnak'ta cuma namazı çıkışı bir araya gelen sivil toplum kuruluş üyeleri ve vatandaşlar, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerini protesto etti.

Haberin Devamı

Bingöl'de İslami Kardeşlik ve Dayanışma Platformu öncülüğünde cuma namazının ardından Genç Caddesi Saat Kulesi önünde bir araya gelen vatandaşlar, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerini yapılan basın açıklamasıyla kınadı.

Grup adına basın açıklamasını okuyan Sağlık-Sen Bingöl Şube Başkanı Bilal Arslan, İslam coğrafyasındaki her işgalin, fitnenin ve terörün içinde yer alan ve şer odaklarının fikir babası olan, her birinde parmağı olan işgalci İsrail'in son birkaç aydır barbarlığı ve vahşiliğini Kudüs ve Mescid-i Aksa merkezli daha da arttırdığını söyledi.

İsrail'in Müslümanları kışkırtmaya yönelik davranışlarına devam ettiğini belirten Arslan, şöyle devam etti:

"Bizim burada ve şu an Türkiye'nin her tarafında toplanmamız sadece bir semboldür. Bu, ümmet, hak, adalet ve mazlumlar için hiçbir fedakarlık ve yardımdan hatta canımız bile feda etmekten çekinmeyeceğimizin görüntüsüdür. Kudüs, ümmetin kalbidir. Bingöl, Bağdat, Halep, Sana, Kabil, İslamabad tüm İslam şehirleri bu bedenin birer uzvudur. Hadis-i Şerif'in diliyle birinin acısı ve sevinci bir diğerinindir. Bir bedenin, uzuvları hükmünde olan ümmetin birbirinden ayrı gayrı olması, birinin diğerini düşmanına terk etmesi, ona cephe alması mümkün değildir. Bunu büyük şeytan ABD, batı, Rusya, İsrail ve diğer işbirlikçiler böyle bilmelidir. Allah, şahit olsun ki hak, adalet ve İslam adına birimiz hepimiz, hepimiz birimiz içiniz."

Haberin Devamı

Ümmet coğrafyasında akan kan, iç savaşlar ve terör olaylarının arkasında İsrail'in doğrudan ya da dolaylı olarak var olduğunu ifade eden Arslan, İsrail'in kurulduğundan beri izlediği politikasının asla değişmediğini aktardı.

Mescid-i Aksa'nın işgalinin kabul edilemez olduğuna dikkati çeken Arslan, şunları söyledi:

"Etrafı bereketlendirilmiş ve mübarek kılınmış Filistin topraklarının işgali kabul edilemez. Mübarek kılınmış topraklarda, şehirde ve mabette küstah İsrail'in silahlı unsurlarının kanlı ve kirli postalları ile dolaşması en aşağılık bir davranıştır. Bir ırkın üstünlüğünü ve seçilmişliğini iddia eden siyonizmin insanlığa getireceği ancak ve ancak köle düzenidir. Bizler, Bingöllü Müslümanlar olarak, 15 Temmuz kalkışmasındaki, Mısır'daki Sisi darbesinin, Suriye'deki katliamın ve Katar ile ilişkilerin kesilmesinin üst aklı ABD, AB, Rusya ve siyonist İsrail'dir. Buradan çağrıda bulunuyoruz: İsrail Büyükelçiliğini kapatın ve büyükelçiyi gönderin. İsrail ile 28 Haziran 2016’da ve önceden imzalanan tüm anlaşmaları feshedin. İsrail ile yeni bir ticari anlaşma imzalamayın, ticaret hacmini küçültün ve kısa sürede sıfırlayın. Mescid-i Aksa’nın tasarruf hakkının Müslümanlarda olduğunu ilan edin ve bunu uygulamalarınızla gösteriniz."

Haberin Devamı

Açıklama, yapılan dua ile sona erdi.

- Şırnak

Şırnak'ta Yeni Mahalle Geylani Camisi'nde cuma namazı çıkışı, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik uygulamalarına tepki gösterildi. Basın açıklamasına katılanlar, "Kahrolsun İsrail ", "Zalimler için yaşasın cehennem" sloganları attı ve tekbirler getirdi.

İnsani Yardım Vakfı (İHH) İl Temsilcisi Serdar Tatar, burada yaptığı açıklamada, İsrail askerlerinin 4 Haziran 1967'den bu yana, Müslümanların ilk kıblesini Mescid-i Aksa'yı işgal ettiğini söyledi.

Haberin Devamı

Müslümanların ilk kıblesindeki kuşatma ve baskının artarak sürdüğünü, bundan dolayı Filistinlilerin yüzyıllardır Mescid-i Aksa'yı ve kutsal mekanı korumak için bedel ödediğini anlatan Tatar, Mescid-i Aksa'nın sadece Filistinlilerin değil, dünyadaki tüm Müslümanların sahip çıkması gereken bir mabet olduğunu vurguladı.

İsrail'in yıldırma ve unutturma politikası izlediğini aktaran Tatar, "Filistinliler asla yalnız bırakılmayacak, Mescid-i Aksa asla terk edilmeyecektir. Filistin'e ve Mescid-i Aksa'ya sahip çıkmak imanımızın, vicdanımızın ve insanlığımızın ortak sorumluluğudur." dedi.

Açıklamaya, Memur-Sen, Cihannüma, Mustazaflar Cemiyeti ve bazı sivil toplum kuruluşları ile vatandaşlar da destek verdi.

Şehri Nuh Mahallesi Geylani Cami çıkışında da Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Şırnak İl Temsilciliği öncülüğünde "Kızgınlık Cuması" konulu basın açıklaması yapıldı.

Haberin Devamı

Grup adına açıklama yapan TÜGVA Şırnak İl Temsilcisi Fırat Som, yarım asırdır işgal altında bulunan Kudüs'te İsrail'in bu sefer gözlerini tekrar Müslümanlar için büyük değer taşıyan Mescid-i Aksa'ya diktiğini söyledi.

Uzun zamandan beri ilk defa Mescid-i Aksa'da cuma namazı kılınamadığını belirten Som, "Acımasızca canına kıyılan masum çocukların, sivil insanların kanı İsrail için yeterli olmayıp, alınların secdeye varmasına da engel olmaktalar. Müslümanlara ait mukaddes mekana bir saldırı olan bu tehlikeli girişim, İslam ümmeti açısından asla kabul edilebilecek bir durum değildir. Bu pervasızlığın bir sonraki aşaması bu kutsal mekanı tamamen işgal edip hakimiyet kurmaktır." dedi.

İslam'a yapılan zulme Müslümanlar olarak karşı çıkmanın görevleri olduğunu ifade eden Som, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Müslümanlar üzerine adeta ölü toprağı serpilmiş vaziyette. İsrail vahşetine rağmen bu sessizlik devam ettiği takdirde, katliamların devam edeceği, Mescid-i Aksa'nın tamamen işgal edileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle ümmetin birer ferdi ve sorumluluk sahibi Müslümanlar olarak siyonist terör şebekesi İsrail'in, insanlık dışı uygulamalarına dur demek için tepkimizi ortaya koymamız gerektiği kanaatindeyiz. Her zaman olduğu gibi, vicdanları körelmiş batı dünyası yine bizi yanıltmayarak olaylar karşısında sessizliğini korumuştur. Kudüs'e 1948'den beri yapılan işgaller bir yurtta değil, bizatihi İslam'a karşı yapılan bir saldırıdır. Artık öyle bir boyut almıştır ki ilk kıblemiz de Ezan-ı Muhammediye'yi yasaklayacak kadar alçaklaşmışlardır. Bunlara karşı durmak namus borcu olmuştur. Dik duruşumuzu Allah izin verirse eşkıyalıklar son bulup, zalimler kaçacak delik arayana kadar sürdüreceğiz."

Som, İslam ümmetinin tüm unsurlarını, elinde yetki ve imkanı bulunduran devlet reisleri, siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları, cemaat ve tarikatlar ile Kudüs davasına duyarlı herkesi ve her kesimi bir araya gelmeye ve yeni stratejiler geliştirmeye davet ettiklerini kaydetti.

Açıklamada, sık sık "Kahrolsun İsrail" sloganları atıldı.