İstifa edenler suçlu

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün partisinin grup toplantısında hükümeti eleştirdi. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
NE BEKLETİYORSUN?: Hapishaneler tıka basa doldu, damatlar, parası, dayısı olanlar dışarıda, milletvekilleri içeride. Onurlu bir milletvekilimiz var, Enis Berberoğlu. Berberoğlu’nun toplu iğne ucu kadar hiçbir suçu yok. Kararı veren hâkim, hâkim değil, dosyayı hazırlayan savcı, savcı değil. Gün gelecek Enis Bey, onuruyla dışarıya çıkacak ama onu mahkum ettirenleri tarih unutmayacak. Bir sözüm de Anayasa Mahkamesi’nin saygıdeğer üyelerine. Anayasa Mahkemesi’ne görev düşüyor, hukuku sağlamak zorundasınız. Geciken adalet, en büyük adaletsizliktir. Verdiğiniz kararlar var, dosyaları ne bekletiyorsunuz? Gayrimeşru anayasa değişikliği oldu. Her darbeci kendi darbe hukukunu hazırlar. Bunlar, kendi hukuklarını hazırlıyorlar.
İKİ ROZET: Seçimle gelenler seçimle gider. Seçimle gelen seçimle gitmiyorsa, istifa ettiriliyorsa istifa eden kişi kendi seçmenine hesap vermek zorundadır. Kadir Topbaş istifa etti. Sizi kim adam yerine koymadı? Ben isyan ediyorum, sen sinene çekiyorsun. Başka büyükşehir belediye başkanları için aynı şey konuşuluyor. İstifa edenler suçludur. İstifa etmeyip direnenlere saygı duyarım. Yolsuzluk vardır ya da FETÖ üyesidirler, ByLock kullanmışlardır. İstifa edenlerin yakasında iki rozet vardır, yolsuzluk ve ByLock. İstifa ediyorlarsa gerekçe budur. İstifaya zorlamak demokrasiye aykırıdır. Varsa bir şey mahkemeye çıkarırsınız.
FAİZ LOBİSİNİN HAS ADAMI: Faize karşıysan indir kardeşim. Tamamen faiz lobisine çalışan bir hükümet. 15 yılda sadece yabancılara ödedikleri faiz 142 milyar dolar. Oturuyorsun bir kararnameyle Kaboğlu’nu kapının önüne koyuyorsun. Faize karşıysan çıkar bir KHK, sıfırla. Yapamaz çünkü faiz lobisinin has adamı. Sen faizi ve faizcileri destekliyorsun. Faizciliğe, CHP karşı.
TERÖRÜ ÇÖZECEK PARTİ CHP’DİR: Türkiye’de terörü çözecek parti CHP’dir. 4 yılda çözmezsem siyaseti bırakırım. 15 yılda çözemediler, 4 yılda çözeceğim. Dış politikayı asla iç politikaya malzeme yapmayacağız. İktidar partisi dış politikada ne söylediğini bilmiyor. ‘Kuzey Irak’a giriş çıkış kapatılacak’ diyor Erdoğan, Dışişleri Bakanı, ‘Habur’u neden kapatalım’ diyor. Erdoğan, ‘ambargo koyarız, açlığa mahkum ederiz’
diyor, Ekonomi Bakanı, ‘ambargo tehlikeli bir söylem’ diyor. Kim doğru söylüyor? Bunlar devleti yönetemiyor, yönetme güçlerini kaybetmişler, bir rüzgara kapılmış yaprak gibi savrulup gidiyorlar.

‘İyi polis kötü polisi oynuyorlar’

MTV ZAMMI: Yeni vergi kanunları getiriyorlar, iyi polis, kötü polisi oynuyorlar. Bakana açıklama yaptırıyorlar, kamuoyundan tepki geliyor, beyefendi, ‘Makul düzeye indireceğiz’ diyor. İyi polis, kötü polisle devlet yönetilmez. Devlet akılla, bilgiyle, erdemle yönetilir.
VATANDAŞIN BORCU 71 KAT ARTTI: Enflasyon almış başını gidiyor. Vatandaşın tüketici kredisi borcu 382, kredi kartı borcu 86 milyar TL. Toplam 469 milyar. 2002’ye göre 71 kat arttı. Vatandaşın icralık borcu 2002’de 278 milyon TL idi, Eylül 2017’de 18 milyar TL’ye çıktı. Hükümetin tahsil edemediği alacak, 451 milyar TL. 2017 bütçesinin yüzde 67’sine denk geliyor. Devletin 848 milyar TL borcu var. Hem parayı alamıyor hem borcunu ödeyemiyor. Memurun, işçinin ve çiftçinin sandıkta hesap sorma zamanıdır.

‘Böyle eğitim sistemi olmaz’

DELİ SAÇMASI: 13 Temmuz 2015’te Davutoğlu’na, ‘Bu eğitim politikasıyla bizi çağdaş uygarlığa ulaştıracak nesilleri yetiştiremeyiz’ dedim. 15 yılda 6 bakan değişti. Çocuklarını denek olarak kullanan dünyadaki tek ülke Türkiye. 100 bin öğretmen açığımız var. Yapboz tahtasına döndürdüler. Ortaöğretime Geçiş Sistemi’nde LGS gelmiş değiştirmişler, OKS yapmışlar. OKS’yi SBS yapmışlar, sonra çoklu SBS, sonra TEOG yapmışlar. Şimdi TEOG kalkıyor ne olacağını kimse bilmiyor. Böyle bir eğitim sistemi olur mu? Deli saçması.

Randevu istenmedi
Kılıçdaroğlu, grup toplantısı sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan kendisine bir davet gelip gelmediği sorusuna, “hayır” yanıtını vermekle yetindi.