İzmir'e Yakışan Anma

İzmir Büyükşehir Belediyesi, usta şair ve yazar Sabahattin Ali’yi vefatının 70. yılında etkileyici bir programla andı. Gazeteci Nebil Özgentürk’ün yönettiği “Kayıp Kemiklerin İzinde” isimli belgeselin gösterildiği duygu dolu gecede hem İzmirliler hem de Sabahattin Ali’nin kızı Filiz Ali gözyaşlarını tutamadı.
Türk edebiyatının klasikleri arasına giren Kürk Mantolu Madonna ve Kuyucaklı Yusuf gibi pek çok önemli roman, öykü ve şiirin yazarı olan Sabahattin Ali, ölümünün 70. yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezinde düzenlenen etkileyici bir programla anıldı. Gazeteci Nebil Özgentürk’ün hazırladığı “Kayıp Kemiklerin İzinde” belgeseli ile başlayan programda en çok Sabahattin Ali şiiri besteleyen sanatçı Ali Kocatepe eşi Aysun Kocatepe ile birlikte Sabahattin Ali şarkılarını seslendirdi. Ali Kocatepe 1948 yılında faili meçhul bir cinayete kurban giden Sabahattin Ali’nin kaybını, Filiz Ali’nin babasını arayış öyküsünü anlatan belgesel salondaki izleyicilere duygu dolu anlar yaşattı. Belgesel boyunca Filiz Ali’nin hüzünlü yolculuğuna eşlik eden İzmirliler, gözyaşlarını tutamadı.
Anma programına katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Sabahattin Ali’nin bugün hala eserleriyle yaşadığını belirterek, “Zor bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu coğrafya, yazarları, şairleri, sanatçıları, 68 ve 78 kuşağı ile yani gelecekleri ile barışamayan yöneticilerin ıstırabını çekiyor. Bize ve gelecek kuşaklara düşen görev ülkeyi yönetenlerle, ülkeyi ileriye götürecek insanların barışmasını, onların korunmasını, kollanmasını sağlamak için mücadele etmektir. Hep birlikte barışı, geleceği ve aydınlığı yakalamak umut ve dileğiyle hepinizi saygıyla selamlıyorum” şeklinde konuştu.

“İzmir’in salonlarında çiçekler açıyor”
Gecede bir konuşma yapan Nebil Özgentürk ise “600’e yakın belgesel yaptım; 300’e yakın portre yazdım ama en özel belgesel bu oldu. Filiz ablayla kent kent dolaştık. Sabahattin Ali, ‘Filiz hiç üzülmesin’ demişti ancak babasının Kırklareli dağlarındaki mezar taşına çiçekler bırakırken 10 yaşına geri dönen Filiz Ali yine üzüldü. Bugünden geçmişe, geleceğe eşkıyaların dünyaya hükümdar olmaması için minicik bir toz zerresine çivi çakmaya katkımız varsa hakikaten çok mutlu olacağım. Çok duygulu, mutlu, hüzünlü, ağlamaklıyım. Burada o kadar güzel bir aileyiz ki İzmir’in salonlarında çiçekler açıyor” dedi.