Gündem Kadını annelik göreviyle sınırlayan anlayış hakim

Kadını annelik göreviyle sınırlayan anlayış hakim

29.03.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Şiddet sorununu, kadın erkek eşitsizliğini temel sorun olarak gören bir iktidarın çözebileceğini belirten Sarıhan, “Hükümet kadını ikincilleştiren bakışa sahip” dedi

Kadını annelik göreviyle sınırlayan anlayış hakim

CHP Parti Meclisi (PM) Üyesi ve Cumhuriyet Kadınları Derneği’nin Kurucusu Avukat Şenal Sarıhan, kadına yönelik şiddet ve sorunun çözümüne ilişkin Milliyet’e değerlendirmelerde bulundu.
Çıkarılan yasalara, yapılan düzenlemelere rağmen kadına yönelik şiddet olaylarında bir adım bile geriye gidiş olmadığını belirten Sarıhan, “Bugün, eskiye oranla daha daraltılmış, kadını daha da köşeye sıkıştıran, daha çok annelik görevi ile sınırlayan bir anlayış ve kamu görevi söz konusu” dedi. Aile Bakanlığı’nın, geçtiğimiz aralıkta tamamladığı, ancak sonuçlarını rapor halinde kamuoyuyla paylaşmadığı, “Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet” araştırmasını hatırlatan Sarıhan, şöyle devam etti:
“Araştırmaya göre her gün 3 kadın yakınları tarafından öldürülüyor. Evli kadınların yüzde 36’sı fiziksel, yüzde 12’si cinsel, yüzde 50’si duygusal şiddete uğruyor. 10 kadından biri gebe iken şiddet görüyor. Dört kadından biri çocuk yaşta evlendiriliyor. Kadınların yüzde 35’inin öğrenim görmesi; yüzde 10’unun çalışması engelleniyor. Hükümet ne diyor? ‘Esas olan ailedir. Ailenin korunması; ailede kadına özel bir yer verilmesi gerekir’. Ama rakamlara baktığımızda aslında kadının, aile içinde korunmadığını, aile içinde hem bir çocuk doğurma makinesi olarak görüldüğünü, hem de şiddet mağduru olduğunu görüyoruz.”

‘Cep kitapları hazırladık’
Kadınların, haklarını bilirlerse şiddete karşı koyabileceklerini de söyleyen Sarıhan, CHP olarak, “Kadınların Yasal Hakları” başlıklı cep kitapları hazırladıklarını ve onları halka ulaştırmaya çalıştıklarını anlattı. Sarıhan, kadın sorununun, bir iktidar sorunu olduğunu savunarak, “Kadına şiddet sorununu, kadının toplumsal cinsiyet eşitliği için mücadele eden, kadın erkek eşitsizliğini temel sorun olarak gören, yurttaşlarını birbirinden ayırmayan, bölmeyen, kadının insan hakları bakış açısıyla çözümleyen bir iktidar ortadan kaldırabilir” dedi.

‘Kadın yönetimde olmalı’
Milli eğitim politikalarında değişikliğe gidilmesi, kadınların yönetim kademelerinde yer almasının sağlanması gerektiğini belirten Sarıhan, parlamentoda yüzde 50 oranında kadın temsili istedi.
Hükümetin, kadını, “ikincilleştiren, aşağılayan, hor gören” bir bakış açısına sahip olduğunu savunan Sarıhan, “Kadını mal, mülk gibi görme anlayışı var. Bütün bunlar kadına karşı şiddetin tırmanmasında etkili” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

TV’ler sürekli şiddet sunuyor’

Bazı televizyon programlarının kadın cinayetleri üzerinde çok önemli bir etkisinin bulunduğunu belirten Sarıhan şunları kaydetti: “Özgecan cinayetini hatırlayın. Cinayete ortaklık eden diğer şahıs diyor ki, ‘Ellerini keselim, tırnaklarında senin DNA’n kalmış olabilir’. Şimdi bu televizyon kültürünün, sözüm ona adli alanlara ilişkin macera diye, ilgi çeksin diye verdiği bilgilerin ne kadar kötüye kullanılabildiğine bir kanıt. DNA testi nasıl yapılır, nerelerden elde edilir bunu hukukçular bilir ama orada bunu söyleyen sıradan biri. Delil nasıl saklanır, bunu birtakım programlarla anlatıyoruz. Diziler sürekli şiddeti gösteriyor ve suçun nasıl gizleneceğini duyuruyor.”