Kara şövalye!

SERDAR SARIDAĞ - MAÇIN ÖYKÜSÜ

Kartal ilk yarıda ev sahibinin müthiş baskısı karşısında adeta çaresiz kaldı. Karşı kaleye gitmekte güçlük çeken, rakibine pozisyonlar veren siyah-beyazlı ekip, ikinci 45 dakikada dengeyi kurmayı başardı. Son bölümde ciddi fırsatlar yakalayan Beşiktaş, Olcay Şahan’ın nefis golüyle galibiyete ulaştı.

Öncelikle geçmişe dönerek Samet Aybaba’ya iade-i itibarda bulunalım. O dönem kendisi Oğuzhan’a yeteri kadar şans verilmediği için yerden yere vurulmuştu. Dünkü maç o günlerin haklılığını bir kez daha gösterdi. Hep söylüyoruz futbol zekası ve yeteneği karşısında ceket ilikliyoruz ama Oğuzhan’ın gücü konusunda tıpkı 5. dakikada Bilic’in yaptığı gibi o ceketi çıkartıp yere atasımız geliyor.

İlk yarıdaki Bursa kasırgasının nedenini tabii ki sadece Oğuzhan’a bağlamak doğru bir tespit olmaz. Alt yapı hocaları tarafından geleceğin Lampart’ı diye üst yapıya gönderilen Necipli bir Beşiktaş sağ beki, hortumu olmayan itfaiye arabası gibiydi. Yangın var ama ortalıkta söndürecek teçhizat yok. 3. dakikada Fernandao’nun girdiği pozisyon yangının ilk kıvılcımıydı. 20. dakikada yine Fernandao çok önemli bir pozisyon yakaladı ki, kaleci Tolga’nın kritik hamlesi maçın erken kopmasına neden oldu.

Söylenecek söz yok

İkinci yarıya Necip - Serdar değişikliği yaparak hatalarından tek tek dönen Bilic’in bu maçı kurtarması için tek bir şansı kalmıştı. O da ikinci yarıda Bursaspor’un temposunun düşmesiydi. Her ne kadar ikisini atamasa da Olcay’ın 60. ve 73. dakikalarda girdiği pozisyonlar bunu gösteriyordu ki bunlar aynı zamanda Beşiktaş’ın maçtaki ilk pozisyonlarıydı.

Beşiktaş’ın 87. dakikada Olcay’ın ayağından attığı gole gelecek olursak, Olcay’ı kutlarız ama Sosa’ya söyleyecek kelime bulamıyorum. Böyle takıma gelir gelmez uyum sorunu yaşamadan maç kurtaran futbolcuları çoktandır görmüyorduk.

Oğuzhan kimlerle takılıyor bilmiyorum ama onun yerinde olsam geceleri Sosa’nın kapısında uyurdum. Çünkü ondan öğreneceği çok şey var.