Kayı Köyüne duygusal ziyaret

Erzincan ziyaretinde iç politikadan teröre, ekonomiden diplomasiye önemli mesajlar verse de Yıldırım memleketinde duygusal yoğunluğu yüksek konuşmalarıyla dikkat çekti. Refahiye Meydanı’nda “Erzincan Refahiye’nin Kayı köyünden Topal Dursun’un oğlu, Bahar Hanım’ın oğlu Binali Yıldırım şimdi ülkesine, Türkiye’ye, milletine daha fazla iş yapmak, daha fazla hizmet etmek için ağır bir sorumluluk yüklendi” diyerek hemşehrilerine seslenen Yıldırım, “Bugün sizlerle hasret gidermeye, kucaklaşmaya geldim” sözleriyle de memleketine duyduğu özlemi dile getirdi.
Bölge halkının “hökümet” diye adlandırdığı Refahiye’de, buna da açıklık getiren Yıldırım, “Hökümet işini pek kimse bilmez. Onlar bir tane hükümet olduğunu biliyor ona da 65. Hükümet diyorlar. Ama asıl ‘hökümet’ burası “ sözleri, “Hökümet seninle gurur duyuyor” sloganlarıyla kesildi. “Ben sizinle gurur duyuyorum” diyerek konuşmasını sürdüren Yıldırım’ın muhalefetin seçim dönemi vaatlerini eleştirirken babası Dursun Yıldırım’ın kullandığını söylediği “Kaval elin yel Allah’ın, üfle babam üfle” sözleri de alkış alan sözlerindendi.

‘O uçakta ben de olsaydım...’

STK temsilcileriyle yemekte buluşan Yıldırım, burada da duygusal anlar yaşadı. Yıldırım, Erzincan’a her geldiğinde çocukluk günlerini, ovaları, soğuk suları, dumanlı dağları, sarı çam ormanlarını, biçtiği tarlaları, harman yerlerini, komşularını, acı, tatlı günlerini, depremlerin, afetlerin verdiği çaresizliği hatırladığını belirtti. Çocukluğunda yaşadığı anısını da paylaşan Yıldırım, “Babamla tarlaya giderdik. O, çift sürerken uçak geçerdi. Ben sırtüstü yatar, hayal kurardım. Bu uçak nereye gidiyor? Keşke içinde ben de olsam. Öyle hayal uzar, giderdi. Allah nasip etti. Bize sorumluluk alma şerefini verdi ve hava yolunu halkın yolu haline getirdik. 14 senede hava yolu, halkın yolu oldu” değerlendirmesiyle yine çocukluğunu hatırlatmayı ihmal etmedi. Erzincan’ın, Alevi ve Sünni nüfusun kardeşçe yaşadığı, birbirleriyle en iyi şekilde dayanışma gösterdiği örnek illerden olduğunu vurgulayan Yıldırım, “Benim adımı koyan Alevi bir komşumuz. Adımla da iftihar ediyorum” sözleri de alkış alan sözlerinden oldu.

1 kilometre yürüdü

Yıldırım, programda olmamasına rağmen Kayı Köyü’ndeki babaevini de ziyaret etmeyi ihmal etmedi. Köydeki hemen her ev gibi sonradan yenilenen evde, yakınlarıyla bir araya gelen Yıldırım, daha sonra yaklaşık bir kilometre yürüyerek çocukluk arkadaşları ve hemşehrileriyle hasret giderdi. Çevresindekilere köyü anlatan Yıldırım, burada da duygusal anlar yaşadı. Yazın 150, kışın ise 10 hanenin yaşadığı köy halkının çoğunluğu İstanbul’a göç etmiş. Muhtar Aydın Aşçı, “Dualarımız onunla. Allah yardımcısı olsun. Allah utandırmasın” dedi.