Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Reina’da oluk oluk kan akıtan Abdülgadir Masharipov’un yakalandığı notu önce telefonuma düştü.
Önce inanamadım.
Ardından...
İzlemekte olduğum TV tartışma programında “alt yazı” olarak geçince “Tamam” dedim.
“İnşallah sağ yakalanmıştır” diye konuştu iç sesim.
Bir canavarın yaşıyor olmasını -aldığı bunca cana rağmen- istiyor olmam bir çelişki değil.
Çünkü...
“Canlı yakalanırsa” konuşabilir.
Katliamın arkasındakiler -belki de- ortaya çıkarılabilir...
Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Karlov’u öldüren FETÖ’cü polisin sağ olarak ele geçirilmemesi nedeniyle, araştırmalar çok zor yürütülmekte.
......................
Az sonra telefonuma görüntüler düşmeye başlamıştı.
Katilin kaşı yarılmıştı, gözünde morluk vardı.
Belli ki direnmiş.
“Dilediğim gibi canlı” yakalanmasının ötesinde, saklandığı evdeki 4 kişi daha ele geçirilmiş.
3’ü kadın...
Yani...
Bu bir hücre.
Çapraz sorularla ustaca konuşturma yöntemleriyle ötebilirler.
Gerçi bunlar “ölmeye ve öldürmeye” şartlandırılmış olmalılar.
Ama...
Bilgi edinilme şansı var.
.......................
DAEŞ’in iki teorisi olduğu biliniyor.
Bunlardan birincisi “canlı bombalar...”
Yani...
“Katliam yapacaklar ama bu arada kendileri de ölecek.”
Diğer teori ise...
“Katliam eylemini sağ kalarak gerçekleştirmeyi öngörüyor.”
Anlaşılan...
Güvenlik güçlerinin yakaladıkları hücre “sağ kalmayı” esas alan teorinin tetikçileri.
Abdülgadir Masharipov’un Reina’daki katliamı yaptıktan sonra canlı kalmayı ve kaçmayı başarması bunun bir göstergesi.
Hücre evine baskında silahlı çatışmaya girmemeleri ve ölene kadar vuruşmamaları da bir diğer gösterge.
“Silaha davranacak zaman bulamadıkları” düşünülebilirse de böylesine iyi eğitilmiş tetikçilerin silahla aralarına fazla mesafe koymaları mümkün değil.
.......................
Bunlar daha sonra aydınlanacak elbette.
Ama...
Her şey bir yana, polisin ve istihbarat servislerinin başarısıdır.
Kutluyorum.
20 milyona yakın nüfusu olan İstanbul’da katil Abdülgadir Masharipov’un izini bulabilmek ve yakalayabilmek çok zorlu bir sınavdı.
Katilin, olaydan sonra yaşadığı evlerin sayısı dikkat çekicidir.
Nasıl sinsi ve ince ayarlı bir terör ağının içinde olduğunu gösteriyor.
Beraberinde yakalanan diğer 4 teröristin de ayrı ayrı ülkelerden gelmiş bulunmaları düşündürücü.
Acaba “Böyle kaç hücre var?”
İstanbul’a ve diğer şehirlerimize döşenmiş mayınlar bunlar.
.......................
Bu arada telefonlarımıza DAEŞ’in “dehşet ürpertileri” veren “intikam” video kayıtları da düşmekte.
Ulus olarak hepimizin bilinçli ve uyanık olmamız gerek.
Kendi mahallelerimizde, sokaklarımızda, binalarımızda kuşku veren her simayı, kiracıyı, ziyaretçiyi polise anında bildirmeliyiz.
İngiltere’de bu halk sorumluluğu bilinci “Eye Watching (gözlem)” adıyla kurumlaşmıştır.
Her şeyi polisten beklememek, polise yardımcı olmak da ulusal güvenliğimizin gereğidir.