Gündem Kurs bahane arkadaşlık şahane

Kurs bahane arkadaşlık şahane

11.01.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Kimimiz en iyi dostlarını, kimimiz hayatının aşkını, kimimiz de benim gibi işini buluyor bu kurslarda. Eğitim tabii ki ilk sebep ancak kurslar sosyalleşmek için de mükemmel ortamlar. Belki de o yüzden, öğrencisinden iş adamına, pek çok kişi kurslara ilgi gösteriyor.

Kurs bahane arkadaşlık şahane

Kurslara gelen öğrencilerin asıl amacı tabii ki dil öğrenmek veya öğrendikleri dilleri geliştirmek. Ancak kurslar sadece dil öğretmekle kalmıyor aynı zamanda öğrencilere sosyalleşme imkânı da sağlıyor. Kursta farklı sosyal çevrelerden arkadaşlarınız oluyor.
Tiyatrocu, gazeteci, öğrenci, iş adamı gibi farklı statülerden kişiler bir sınıfta buluşuyor. Hatta Türkiye’de çalışan ya da okuyan yabancılar arasında Türkçe kursuna gelenlerle de burada tanışma fırsatı yakalıyorsunuz. Dil öğrenme hedefi, bu kişilerin çabuk kaynaşmasını sağlıyor.

Burada ilginç hikâyeler de yaşanıyor. Örneğin kursta tanışan iki arkadaşımız, daha sonra evlendiler. Şimdi mutlu bir evlilikleri var. Çevremde bu gibi pek çok örnek bulunuyor. Bunlardan biri de benim. Kursa geldim ve güzel bir işim oldu.
Benim hikâyem Just English’e İspanyolca kursu için bilgi almak amacıyla gelmemle başlıyor. Arkadaşlarımdan biri daha önce Just English’te kursa gitmişti, onun referansıyla kursa kayıt olmak için Kadıköy Şubesi’ne görüşmeye gittim.
Eğitim danışmanı bilgi verirken, içeri Türkçe kursuna kayıt olmak isteyen Yunan asıllı bir öğrenci girdi. Eğitim danışmanı İngilizce olarak öğrenciyle iletişim kurmaya çalıştı, fakat öğrencinin İngilizcesi azdı, o an kendilerine yardım edebileceğimi söyledim. Eğitim danışmanının söylediklerini, Yunanca tercüme ettim.

O sırada da kursun insan kaynakları yöneticisi, konuşmalarımızı duymuş, gelip bana teşekkür etti. Ertesi hafta kursa başlamak için gittiğimde, insan kaynakları müdürü beni tanıdı. Bu sefer onun yanında İngilizce konuşan birileri vardı, girişken bir insanım, hemen onlarla da konuşmaya başladım. Bu görüşmeler bana iş teklifi olarak döndü.
Just English Kadıköy Şubesi’nde insan kaynakları asistanı olarak işe başladım. Aynı zamanda da kursun öğrencisiyim, halen aynı şubede İspanyolca kursuna devam ediyorum.

Haberin Devamı

‘Suriyeli arkadaşlarım oldu’

Buse Ceren Kuzlu: Boğaziçi Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği’nde okuyorum. Just English Beşiktaş Şubesi’nde kursa kasım ayında başladım. 2 ay gibi kısa bir sürede pek çok güzel arkadaşlıklar edindim. Burada tanıştığım arkadaşlarımdan biri kafe işletiyor. Ders bittikten sonra kurstaki arkadaşlarımızla orada buluşuyor, bir anlamda kursun devamını orada gerçekleştiriyoruz. Bir arkadaşımız ise tiyatrocu. Hep birlikte onun oyununu izlemeye gidiyoruz. Doğumgünlerimizi, mutlu anlarımızı hep birlikte kutluyoruz. Yine bu kurs sayesinde 5 Suriyeli arkadaşım oldu. 3’ü Türkçe bilmiyor, 2’si ile daha rahat iletişim kurabiliyoruz. Suriye’deki yaşadıkları savaşı, Türkiye’ye sığınmalarını, bizim buradaki yaşam tarzımızı, pek çok konuyu onlarla paylaşıyoruz. Benim için farklı bir deneyim oldu.
Kurslar evet, sosyalleşmemizi sağlıyor. Çünkü insanların düşünme becerilerini geliştiriyor. Kursa gittikçe kişilerin özgüveni artıyor. Sonuç olarak sosyalleşmemizi de sağlıyor.

Haberin Devamı

Kurslar sosyalleşmeyi artırıyor mu?

Özlem Topaloğlu: Kurslar, sosyalleşmeyi artırmaya yardımcı oluyor. Çünkü eksik olduğumuz, ilerletmeyi düşündüğümüz bir alan için kursa gideriz. Kursta, bu alanda kendini geliştirmek isteyen birçok kişiyle tanışırız, bu da ortak bir diyalog geliştirmemizi sağlar. Bu da sosyalleşmeyi getirir. Ancak kursların sosyalleşme yeri olduğunu düşünmüyorum. Bu, sadece kursun getireceği faydalardan biri.

‘Hem öğreniyoruz hem sosyalleşiyoruz’

Melis Sönmez: Yoğun okul veya iş hayatı içinde aldığımız bu eğitimler, farklı tecrübeler edinmemize büyük katkı sağlıyor. Vaktimizin çoğunu geçirdiğimiz kurslarda arkadaşlarımızla hep biraradayız. Kursta hem öğreniyoruz hem de sosyal hayatımız renkleniyor. Fakat burada ince çizgi, kurslar sosyalleşmek için özel bir yer değil. Sosyalleşmekten öte eğitim amacıyla içinde bulunmak gerekir... Zaten bu ince ayrım fark edilirse hem sosyalleşme hem eğitim bir arada daha verimli olur.

‘Kazanım sağlıyor’

Nihal Camadan: Kursta benim sınıfımda daha çok benden küçük öğrenciler var. Ben de gençlerle bir arada olma fırsatı yakaladım. Keyifli bir tecrübe benim için. Bence sosyal olabilmek için aklımızdaki düşünceleri özgürleştirmeliyiz. Evet, bir çatı altında toplanıp sosyalleşilebilir, eksikler tamamlanır, sorular cevaplanır, aldığımız dersler bize kazanımlar sağlar. Arada verilen molalar, arkadaşlarla sohbet iyi gelir. Kurslar sosyalleşme alanıdır diyebiliriz.

Haberin Devamı

‘Çevremiz genişliyor’

Merve Gücüm: Kursların hayatımızda önemli ve büyük etkileri var. Bunlardan biri ve en önemlisi hayatımıza kattığı yeni arkadaşlıklar ve dostluklar. Kurslarla çevremiz genişler. Bu sayede de motivasyonumuz artar. Yeni edinilen arkadaşlıklarla öğrendiğimiz bilgilere her gün bir yenisini ekleriz. Hatta farklı ülkelerden kişilerle tanışırız. Kursların önemli etkilerinden biri de bireyleri topluma kazandırması. Çünkü burada edinilen bilgiler, kişinin iş hayatındaki başarısını da olumlu şekilde etkilemekte.

Kurs bahane arkadaşlık şahane

Cebimdeki cümleler

Yurtdışında bazı cümleler, gerçek anlamda hayat kurtarır. O nedenle yurtdışına çıkmadan önce bazı kalıp cümleleri ezberlemenizde yarar var.
İşte onlardan bir kaçı:
- I am a Turkish citizen. Please call the Turkish Embassy / Ben Türk vatandaşıyım, lütfen Türk Elçiliği’ni arayın.
- I need a doctor. / Doktora ihtiyacım var.
- My blood type is ... ... / Kan grubum: ...
- I am allergic to ... / ... karşı alerjim var.
- Please call the police. / Lütfen polisi arayın.
- I am lost, please help me! / Kayboldum, lütfen bana yardım edin!
- Could you take me to the airport, please / Beni havaalanına götürür müsünüz lütfen?
- How much does it cost? / Bu ne kadar?
- Do you take credit cards? /Kredi kartı kabul ediyor musunuz?
- I have a map. Can you show me on this map how to get there, please? / Haritam var. Lütfen bana harita üzerinde oraya nasıl gideceğimi gösterir misiniz?

Haberin Devamı

Atasözleri İngilizce’ye çevrilirse
Ülkelerin atasözleri başka bir dile birebir çevrildiğinde anlamları kulağa tuhaf geliyor. Bizdeki atasözlerinin İngilizceye çevrilmiş halini, yabancı arkadaşlarınıza öğretmek ister misiniz? İşte birkaç örnek:
- No man is an island - Yalnızlık Allah’a mahsus
- The pen is mightier than the sword - Kalem kılıçtan keskindir
- Don’t count your chickens before they hatch - Dereyi görmeden paçayı sıvama
- Two heads are better than one - Bir elin nesi var iki elin sesi var
- Good things come to those who wait - Bekleyen derviş muradına ermiş
- Familiarity breeds contempt - Çok muhabbet tez ayrılık getirir
- Beauty is in the eye of the beholder - Gönül kimi severse güzel odur
- If you can’t beat ‘em, join ‘em - Bükemediğin bileği öpeceksin
- Don’t bite the hand that feeds you - Ekmek yediğin kaba tükürme
- Easy come, easy go - Haydan gelen huya gider
- Actions speak louder than words - Lafla peynir gemisi yürümez
- Beggars can’t be choosers - Misafir umduğunu değil bulduğunu yer
- Cleanliness is next to godliness - Temizlik imandan gelir
- Never look a gift horse in the mouth - Üzümünü ye bağını sorma
- The early bird catches the worm - Erken kalkan yol alır

Haberin Devamı

Kurs bahane arkadaşlık şahane

Bacasız sanayi

İngilizce dil okullarının Türkiye ekonomisine katkısı göz ardı ediliyor. Öncelikle dil bilen eleman yetiştirdiği için ekonomiye katkısı var. Yine bu kurslarda yüz binin üzerinde eleman çalışıyor. Bu bilgileri Just English Satış Genel Müdürü Mehmet Kartal’dan aldım. Kendisiyle kursların ülke ekonomisine katkısı üzerine sohbet ettik.

Kursların Türkiye ekonomisine katkısı nedir?
Dil kurslarının Türkiye ekonomisine katkıları yadsınamayacak kadar çoktur. 2001 ekonomik krizinin ardından Türkiye ekonomisi ihracata dayalı büyümeyi kendisine hedef belirlemiş ve bu doğrultu da adımlar atmıştır. Ticarette en önemli unsurlardan birsinin iletişim olduğunu düşünürsek yabancı dilin özellikle dünya ticaretinde kullanılan dilin ingilizce olduğu göz önüne alınırsa bu okulların Türkiye ekonomisine katkısı ortaya çıkar.
Günümüz Türkiye ekonomisinin en önemli sorunlarından birinin cari açık olduğu hepimizin malumu, bu okullarda eğitim alan öğrencilerin yurtdışına dil öğrenmeye gitmedikleri düşünüldüğünde ortaya çıkan rakam kadar cari açığa pozitif katkısı olduğu ortaya çıkacaktır. Bu rakam tahmini 500 milyon dolardır. Çelik ihracatının 1 milyar doların üzerin olduğunu düşünürsek aslında bacası olmayan bir fabrikadan söz ediyoruz.

Dil kurslarında kaç kişi çalışıyor?
Dil okullarında çalışan binlerce öğretmenin ve personelin oluşturduğu istihdam bir diğer önemli husus. Türkiye’de irili ufaklı 10 binin üzerinde dil kursu olduğu düşünülürse ve bu kurslarda çalışan personel sayısını en az 10 olarak baz alırsak, istihdam sayısı 100 binlerle ifade edilecektir, ki bu rakam da azımsanmayacak kadar büyüktür. Burada kayıt olan öğrenciler içinde devlete ödenen yüzde 8’lik KDV’yi de unutmamak gerekir. Sektörün büyüklüğünden dolayı kesin rakam vermek zor ama bu rakamın 500 milyon TL olduğu tahmin ediliyor.
Yabancı dil öğrenilmesi bilimsel akademik camia ve Türkiye ekonomisi için ekmek gibi su gibi zorunlu temel ihtiyaçlardan biri. Bu sebeple KDV’nin yüzde 1’e indirilmesi hem ekonomik anlamda hem de eğitim anlamında bir sinerji oluşturarak Türkiye’nin 2023 ekonomik hedeflerine ulaşmada en büyük katkılardan birini sağlayacaktır.