Dünya Mao’ya ihanet etmeden modernleşme yolculuğu

Mao’ya ihanet etmeden modernleşme yolculuğu

16.10.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Devrim mücadelesine köylü sınıfı da ekleyerek yol alan Mao’nun yarattığı Çin, geleneklerinden ve değerlerinden ödün vermeden bugün dünyanın dev güçlerinden biri oldu. Tarihsel bilinçle hareket eden Çinliler, 2020 hedeflerine ulaşmak için çalışıyor...

Mao’ya ihanet  etmeden modernleşme yolculuğu

1893 yılında Human eyaletinde zengin bir ailenin çocuğu olarak doğmasına rağmen tarlada çalışarak okuyan Mao

Mao’ya ihanet  etmeden modernleşme yolculuğu
Zedong’un öğretmen okulunda tanıştığı fikirler, 1949’da yeni bir Çin’i yarattı. ‘Çin’deki devrim ancak köylü tarafından başarılabilir’ fikrini benimseyen Mao’nun kurduğu ülke, dünyanın en büyük ekonomisi olma yolunda hızla ilerlerken sosyal yaşamdaki değişikliklerin eskiyi unutturmamasına özen gösteriliyor. Artık büyük kentlerinde ‘Mao Yaka Gömlek’ eskisi kadar görülmese de, Han Hanedanlığı’ndan kalan 5 bin yıllık geleneklerini ötelemeden modernleşmeye çalışan bir toplum var Çin’de. Tarihlerinin kendilerine yüklediği sorumluluğu fazlasıyla hisseden tüm Çin yurttaşları Bir Kuşak, Bir Yol Projesi’nin ülkelerine kazandıracaklarını düşündükçe daha çok çalışıyor.

Haberin Devamı

‘Ücretlerin düşüklüğü’ önyargı

Ülkede çalışma saatlerinin fazla, ücretlerin aylık 100 dolardan düşük olduğu ise tam bir önyargı. Kültürel devrimini 68 yıl önce tamamlayan ve 2013’te Xi Jinping’in devlet başkanı olmasıyla dünyanın en büyük ekonomisi yolunda sağlam adımlar atan Çin’de, asgari ücret 2 bin 500 TL civarında. 8 saat mesai ilkesine uyulan ülkede, tarımda 1 milyon, sanayide 3,5 milyon, hizmet sektöründe ise 11 milyon olmak üzere yaklaşık 16 milyon işletme var. 1 milyar 375 milyon kişinin yaşadığı Çin’in 9.6 milyon kilometrekarelik toprak bütünlüğü düşünüldüğünde kilometrekareye 145 kişinin düşmesi çok şaşırtıcı değil. Kişi başına düşen gelirin yaklaşık 7 bin dolar olduğu Çin, Orta Gelir Refah Seviyesi hedefine adım adım ilerliyor.

Haberin Devamı

Hedef: 2020’ye kadar yoksulluğu ortadan kaldırmak

Mao’ya ihanet  etmeden modernleşme yolculuğu

Çin Komünist Partisi’nin 2010 yılında belirlediği Orta Gelir Refah Seviyesi Hedefi, toplumun her kesiminden kabul görmüş. Toplumun gelir dağılımını anlatan piramit yerine zeytin modelinin benimsendiği ülkede, nüfusun büyük bölümünün orta gelir düzeyine kavuşması, zengin ile yoksul dağılımının orantısal olarak az olması hedefleniyor. Yoksulluğu ortadan kaldıracak, Orta Gelir Refah Seviyesi’nin ilk aşamasında başarıya ulaşıldı. 2015’te sadece 80 milyon yoksul hedefini tutturan Çin, 2017 sonunda bu rakamı 55 milyona düşürmenin peşinde. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in açıkladığı İpek Yolu Ekonomik Kuşağı ile 21’inci Yüzyıl Deniz İpek Yolu yani ‘Bir Kuşak, Bir Yol’un kazanımlarıyla bu hedefin gerçekleşmesi mümkün gözüküyor. Turizmden sinemaya, sanayiden yüksek teknolojiye kadar onlarca iş kolunda yeni istihdam merkezleri yaratan Çin’in, 2020 sonunda yoksulluğu ortadan kaldırdığını görebiliriz. Çünkü 2021 Çin Komünist Partisi’nin kuruluşunun 100. yılı. ÇKP, 2020 yılında hedeflerine ulaşmış Çin’i dünyaya tanıtarak küresel gücünü katlamak istiyor.

Yolsuzlukla topyekûn mücadele ediyorlar

Mao’ya ihanet  etmeden modernleşme yolculuğu

65 ülkede 3 milyar insanı ilgilendiren Modern İpek Yolu’na (Kuşak ve Yol Projesi) yürekten inanan Çin toplumu, kendileriyle de hesaplaşıyor. 2012 yılında kurulan Çin Merkezi Disiplin ve Denetleme Komisyonu Yolsuzlukla Mücadele Masası milyonlarca kişiyi takip etti.

Haberin Devamı

İçlerinde Çin Komünist Partisi yetkilisi, general, genel müdür ya da üst düzey yöneticilerin de bulunduğu 10 binden fazla kişi yolsuzluk ya da usulsüzlük yaptıkları için tutuklandı. 1 milyon 34 bin kişiye yolsuzluk gerekçesiyle ceza verildi. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, iktidara geldiği ilk günden itibaren yoksulluğu ortadan kaldıracaklarını ve yolsuzluğu kurutacaklarını söylerken, radikal bir mücadele yöntemi izleyeceğinin sinyallerini vermişti.

‘Kaplan’ da ‘sinek’ de aynı

Yolsuzluk yapan üst düzey bürokrata ‘kaplanlar’, alt düzey yöneticilere ise ‘sinekler’ denilen Çin’de, haksızlık, hukuksuzluk, yolsuzluk yapan herkese karşı aynı muamele uygulanıyor. Yani yolsuzluk yapan ‘kaplanlar’la ‘sinekler’ arasında ayrım yapılmıyor. Suçlulara idamdan müebbet hapse kadar çeşitli cezalar verilirken, yasadışı yollardan edindikleri tüm servete el konuluyor.

Mao’ya ihanet  etmeden modernleşme yolculuğu

Haberin Devamı

‘Tilki avı’

Yurtdışına kaçanlar için ise özel istihbarat birimlerinin ‘Tilki Avı’ operasyonları hız kesmiyor. 4 bin kişi bu yolla ülkeye geri getirilirken, yaklaşık 10 Milyar Yuan ülke ekonomisine geri kazandırıldı. Çin halkının bu mücadeleden hoşnut olduğunu hatta desteklediğini görmek mümkün. Ulusal yayın organı CRİ’nin direktörü Zhang Mingliang, Mao yaka gömleğiyle ülke metropollerinde dolaşmaktan gurur duyarken bugün uygulanan yöntemlerin hepsini takdir ediyor. Mingliang, “Çin’de hayat çok hızlı. Herkes üretimin içinde, hem ulusu hem kendi için çalışıyor. 2. Dünya Savaşı’nda Japonya ile mücadelede aile ve devlet bir aradaydık. Hepimiz çok çalışmak zorundayız. Yolsuzlukla mücadele de dahil yönetimin tüm uygulamalarının Çin halkının güçlenmesi için olacağını düşünüyoruz” dedi.

Büyüyen ekonomi

Akademisyen Yi Lu, ülkedeki ekonomik büyümeyi şöyle anlatıyor: “Çin’in ekonomisi reform ve açılım politikasının başladığı 1978 yılından beri hızla gelişmekte. Çin, 15 yıllık başarılı çalışmaların sonucu olarak Dünya Ticareti Örgütü’nde üyelik elde edildi. Çin Halk Cumhuriyeti’nin, Dünya Ticareti Örgütü’ne üye olduğu 11 Aralık 2001 yılından bu yana ekonomik gelişmesi daha hızlı arttı ve dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olmasını sağladı. Çin’in ticareti sadece sayısal olarak artmakla kalmadı, ihraç edilen malların kalitesinde de artış var. Çin’in günümüzdeki ihracatının yarısından fazlası elektronik ürünlerde. Sınır aşan ticaret ise Çin’in ekonomik büyümesi ve sosyal gelişiminin itici güçlerinden birisi. Çin, ABD, AB ülkeleri, Japonya ve Kore ile ithalat ya da ihracat yapıyor. Çin’in gelişen pazarlar ile ‘Bir Kuşak Bir Yol Projesi’ üzerinde yer alan ülkelerle uluslararası ticareti giderek artmakta. 2016 yılında Çin’in ticaret hacminin yüzde 45.6’sı sanayileşen ülkelere yönelirken, Bir Kuşak Bir Yol Projesi üzerinde olan ülkelerle ticaret hacmi yüzde 27.7’ye çıktı. 2016 - 2020 dönemini kapsayan 13. Beş Yıllık Planda da dış ticaretin geliştirilmesine vurgu yapılıyor.”

Dünyaya sağlık ihracı

Haberin Devamı

Artık bilim ve çözüm üreten ülke olan Çin, 1.4 milyar nüfusunu en doğru sağlık sistemi ile korumak istiyor. Güçlü bir sosyal güvenlik ağı ile ortalama insan yaşamını 71 yıla kadar uzatan Çin, sürekli sağlık teknolojilerine ve yeniliklerine yatırım yapıyor.

Mao’ya ihanet  etmeden modernleşme yolculuğu

Devlet destekli bir kuruluş olan Shanghai Anhan Medikal Teknoloji Şirketi, sindirim sistemindeki tüm hastalıkları belirleyebilecek bir robot geliştirdi. ÇKP’nin 19. Kongresi için özel olarak geliştirilen robot aslında bir kamera. Tam adı ‘Manyetik kontrollü mide endoskopisi kapsül robotu’ olan cihaz, ağız yoluyla alınarak geleneksel endoskopi yöntemlerini unutturuyor. Manyetik güçle kumanda edilen endoskopi robotu; boğaz, yemek borusu, mide ve bağırsak gibi bölgelerden görüntü alabiliyor. Uzman doktorun ekrandan izlediği kapsül robot; teşhis ve tedaviyi hızlandırırken kolayca vücuttan çıkıyor. Cihazı kumanda eden uzman, 360 derece kamerayı istenilen yere yaklaştırıp 4 bin fotoğraf çekebiliyor.

Ankon Medikal Başkanı Pengsong Ji, ”5. Ulusal Sağlık Komitesi’nin kararıyla ve 300 milyar Yuan yatırımla ürettiğimiz robotik kapsülü 6 ülkeye ihraç ediyoruz. Kapsül 400 paçadan oluşuyor. 5 yılda, bin hastanede 150 milyon Çinli’nin yararlanmasını amaçlıyoruz. Açlık hissini kontrol altına alan bir kapsül ve kalp hastalıklarını tespit edecek küçük bir kapsülü daha geliştiriyoruz” dedi.

Pekin heyeti sağlık sistemini inceledi

Pekin Büyükşehir Belediyesi Sağlık ve Aile Planlaması Komisyonu Başkanı Lei Haicho başkanlığında 6 kişilik heyet İstanbul’a geldi.

Mao’ya ihanet  etmeden modernleşme yolculuğu


Çin İstanbul Başkonsolosu Qian Bo ile birlikte; Sağlıktan Sorumlu Vali Yardımcısı Bahattin Atçı ve İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’nu ziyaret eden heyet, pek çok kamu ve özel hastaneleri gezdi. İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, iki ülkenin sağlık sistemlerinin karşılaştırıldığı görüşmelerin yapıldığını belirtirken Çin’in sağlık yatırımları ve teknolojileri hakkında bilgi aldıklarını vurguladı.

YARIN: Çin’de kültür, sanat, bilim ve sosyal yaşam

Mao’ya ihanet  etmeden modernleşme yolculuğu