Meclis mührü geçici bir süre Yılmaz’da

TBMM Geçici Başkanı Durmuş Yılmaz, görevi TBMM Başkanı İsmail Kahraman’dan devraldı.

Kahraman, başkanlık makamındaki devir teslim töreninde yaptığı konuşmada, siyasi partilerin demokrasi için elzem ve onun ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi. Sandığın 24 Haziran’da konuştuğunu ve yeni bir dönemin başladığını vurgulayan Kahraman, şunları kaydetti: “Her dönem, elinden geleni yapar. Partinin adı farklı olsun, hiç fark etmez. Hepsinin hedefi, ettikleri yemin çerçevesinde ülkemizin esenliği, ilerlemesi, gelişmesi, huzuru için nice hizmetler yapmaktır. 26. Dönem’de Meclis Başkanı olarak bulunmuş olmaktan iftihar ediyorum. Bu dönem çok kritik bir dönem oldu ve siyasi tarihte mümtaz ve ayrı bir yer taşıyacaktır. Zira hain bir darbe teşebbüsüyle karşılaştık. Ama bütün bir millet olarak ve milletin temsilcisi TBMM olarak ayaktaydık, ayağa kalktık ve direndik. Cumhurbaşkanımız da milleti meydanlara çağırdı. Parti farkı gözetmeden milletimiz demokrasiye olan inancını ispat etti. Yine böyle inşallah birlik, bütünlük içinde devam edeceğiz.”

26. Dönem’de yapılan anayasa değişikliğinin köklü bir değişiklik niteliği taşıdığını anımsatan Kahraman, bunun, kuvvetler ayrılığı ile Türkiye’nin gelişmesinde ve demokrasinin yerleşmesinde çok büyük faydasının olacağına inandığını söyledi. Kahraman, daha sonra başkanlık mührünü Yılmaz’a devretti.

‘Demokrasi var’

Yılmaz ise siyasi partilerin demokrasilerin vazgeçilmez unsurları olduğuna ve sandığın önemine işaret etti. Yılmaz, “Sonuç itibarıyla iktidarlar sandıkta el değiştirirler. Fakat sandık demokrasinin tamamı değildir. Sandığın ötesinde de demokrasi vardır” dedi. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi dönemine girildiğini ifade eden Yılmaz, şöyle devam etti: “Yeni hükümet sistemi, yeni anayasamızın 104. maddesinde düzenlenmiştir. Fakat yine de hangi perspektiften bakarsak bakalım, 104. maddede gördüğümüz şey, anayasanın ve millet iradesini temsil eden TBMM’nin yaptığı yasaların üzerinde son sözü söyleyecek olan bir düzenleme yoktur. Son sözü yasalar ve anayasa söyler diye düşünüyorum. Dolayısıyla bu mührü de bunun temsilcisi olarak alıyorum.”

‘Demokrasinin kalbi’

Yeniden söz alan Kahraman, demokrasinin vazgeçilmez olduğunu vurgulayarak, “Demokrasinin kalbi seçimdir. Seçimsiz, öyle darbelerle marbelerle olmaz. Her şey değildir seçim ve sandık. Ama kalp olmadan da hiçbir şey olmaz. Sandık elzem” dedi. Seçimlerin fevkalade güzel bir seçim olarak tarihe geçtiğini, YSK’nin de iyi bir şekilde çalıştığını belirten Kahraman, herkesin Türkiye’nin mutluluğu ve huzurunu istediğini ifade etti. Yılmaz ise, “İktidarlar mutlaka sandıkta el değiştirmelidir. Bunun başka yolu, yöntemi yoktur, olmamalıdır” dedi.

Beyaz çiçek verdi

Kahraman, daha sonra Yılmaz’a çiçek verdi. Kahraman’ın, “Efendim beyaz renkleri seçtik” demesi üzerine Yılmaz, “Hayat, geleceğimiz beyaz olsun. İnşallah önümüzde beyaz günler olacak ve olmasını diliyorum. Her şey bizim irademizle başlar, her şey bizim irademizle biter. Bunu kendimize düstur edindiğimiz sürece üçüncü kişilerin, grupların veya güçlerin yapabileceği şeyler bizim irademizle sınırlıdır. Yeter ki biz bu iradenin hakkını verelim” diye konuştu.

‘Simidin kendisini görün’

Basının da desteğini esirgememesi gerektiğini dile getiren Kahraman, “Ne olur simidin ortasını görün ama simidin kendisini de görün. ‘Peki yapmıyor muyuz?’ diyeceksiniz. Bazı yapmayanlar var. İstisnaları söylüyorum. Alınmayın sakın” dedi.

Vakıf faaliyetlerine devam

Devir teslime gelirken gazetecilerin sorularını da yanıtlayan TBMM Başkanı Kahraman, basının büyük bir güç olduğunu, ancak hissi davranılmaması gerektiğini dile getirdi. Kahraman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Söylenenleri söyleyin. Bazı arkadaşlarımızdan şikayetçiyim. Toplumuma yanlış tanıtılıyorum. Hepimizin hedefi Türkiyemizin mutluluğu, güzelliği ve iyiliğidir. Demokrasiyle ve cumhuriyetle ve bu ayyıldız altında çok güçlenerek daha ötelere gideceğiz. Hepimizin gayreti bu. Ben partileri parmaklara benzetirim. Her parmağın ayrı adı var ama hepsi bir bilekte birleşirler. Nitekim 15 Temmuz’da nasıl birleşti, 7 Ağustos’ta nasıl birleşti. Biz bir birliğiz. Ayrı gayrı olmaması lazım.” Bundan sonra neler yapacağının sorulması üzerine de Kahraman, İstanbul’da fikri ve vakıf faaliyetlerine devam edeceğini aktardı.