MİT’e Taraf mahkûmiyeti!

Anayasa Mahkemesi, 2937 sayılı Kanun’a göre MİT’in talebiyle “Çaşif”, “Elizabeth”, “Arashi”, “Hossain Seyfullah”, “Vahan” gibi kod isimlerle gazeteciler Ahmet Altan, Yasemin Çongar, Markar Esayan ve Mehmet Baransu’nun telefonlarının dinlenemeyeceğine karar verdi.
Resmi Gazete’de yayımlanan kararda, MİT İstanbul Bölge Başkanlığı’nın talebiyle İstanbul 9, 11 ve 14. Ağır Ceza mahkemelerinin değişik tarihlerde verdiği kararlarla, eski Taraf gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan’ın “Çaşif”, eski Taraf gazetesi Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Yasemin Çongar’ın “Elizabeth” ve “Arashi”, eski Taraf gazetesi yazarı Markar Esayan’ın “Hossain Seyfullah” ve “Vahan” kod isimleriyle dinlendiği, halen Taraf’ta çalışan gazeteci yazar Mehmet Baransu’nun da, “Malik Hussein Feyda” kod isimli kişi tarafından casusluk faaliyetlerinde kullanıldığı gerekçesiyle dinlendiği belirtildi.
Kararda, telefonları usulsüz bir şekilde kod isimlerle dinlenen Altan, Çongar, Esayan ve Baransu’nun suç duyurusunda bulundukları MİT mensupları hakkında MİT Teftiş Kurulu’nun raporu doğrultusunda Başbakanlığın soruşturma izni vermemesi üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın da takipsizlik kararı verdiği ve bu kararın kesinleştiği kaydedildi.

AYM’ye başvuru yapıldı
Kararda; Altan, Çongar, Esayan ve Baransu’nun, MİT bölge başkanlığı görevlileri tarafından mahkemelerin yanıltılarak sahte isimlerle dinleme kararı verilmesinin sağlandığı, bu şekilde TCK’daki özel hayatın gizliliği ve haberleşme özgürlüğü suçlarının işlendiği, ayrıca gazeteci olmaları ve telefonlarını iş yaşamlarında kullanmaları nedeniyle dinleme faaliyeti sonucunda haber kaynaklarının deşifre olduğu, bu şekilde 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 12. maddesindeki gazetecilerin haber kaynaklarını açıklamaya zorlanamayacaklarına ilişkin kuralın çiğnenerek anayasanın 26. maddesinde düzenlenen düşenceyi açıklama ve yayma özgürlüklerinin ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurdukları hatırlatıldı.

Kod isimle dinleme cezası
Kararda; başvurucu gazetecilerin, telefonlarının dinlenmesi yoluyla haber kaynaklarının deşifre edildiği yönündeki şikayetlerini ispatlar mahiyette bilgi sunmadıkları, bu şikayetlerinin soyut kalmasından dolayı kabul edilebilir bulunmadığı belirtildi.
Kararda, başvurucuların, Anayasanın 22. maddesinde güvence altına alınan haberleşme özgürlüklerinin ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir” denildi.
Kararda, başvurucuların haberleşme özgürlüklerinin ihlal edilmesi nedeniyle her birine takdiren 3.500 lira manevi tazminat ödenmesine hükmedildiği kaydedildi.