Dünya ‘Olumlu yanıt gelmeyecek!’

‘Olumlu yanıt gelmeyecek!’

09.05.2019 - 08:15 | Son Güncellenme:

ANKASAM Başkanı Prof. Dr. Seyfettin Erol ve İran Araştırmaları Merkezi Genel Yayın Yönetmeni Sercan Afacan, İran’ın son açıklamalarının ardından gelişmeleri, Milliyet’e değerlendirdi.

‘Olumlu yanıt gelmeyecek’

Prof. Dr. Erol, ABD’nin İran’la ilgili kararlılığını sürdürdüğünü, temel hedefinin de Tahran’a diz çöktürmek olduğunu belirtirken, “Bu bağlamda İran’a baskıyı arttırıyor. İran, ABD ile sorunları diplomatik yollarla çözebilmek için mesajlar veriyor. ABD’nin, İran’a yönelik herhangi bir operasyonda ne kendi kamuoyunu ne de uluslararası kamuoyunu ikna edebileceği güçlü bir meşruiyet zemini yok. ABD yaptığı hamlelerle İran’a hata yaptırmayı amaçlıyor ve yapılacak herhangi bir askeri operasyonu meşru temellere oturtmak istiyor” dedi. ABD’nin, bu şartlarda askeri operasyon yapabilmesinin mümkün olmadığını söyleyen Erol, “Bu sebeple vekaleten savaş için uluslararası mekanizmaları, İran’daki bağımsızlık yanlısı gruplar ve mezhepsel bazlı grupları devreye sokacaktır. Devrim Muhafızları Ordusu’nun da hedef olarak kullanılması bunun göstergesi” diye konuştu.

Haberin Devamı

İran’ın 60 gün süre tanımasına karşın ABD’nin tavrının değişmeyeceğini, başta bölge olmak üzere dünyanın nükleer bir tehditle karşı karşıya kalacağını belirten Erol, şöyle devam etti:

“İran’ın çağrı yaptığı beş ülkeden olumlu yanıt gelmeyecektir. Sözlü kınamalar gelecektir fakat pratikte hiçbir ülke ABD’yi karşısına alamaz. ABD’nin talebi 12 maddelik CAATSA yaptırımlarının tanınması ve kendi belirlediği uluslararası sistem içinde yer alınması. ABD teslim olmuş bir İran istiyor. ABD, İran’ı yalnızlaştırma politikasında aktif rol oynuyor.”

Müzakere adımları

İran Araştırmaları Merkezi Genel Yayın Yönetmeni Sercan Afacan ise, Tahran yönetiminin orta yol izlemeye çalıştığını kaydetti. İran’ın, nükleer anlaşmadan tamamen çıkarak, BM yaptırımlarının yeniden gelmesi riskiyle karşı karşıya kalmak istemediğini anlatan Afacan, “Bu durum, müzakere sürecini hızlandırmaya yönelik bir hamle gibi görünüyor. İran, resmi olarak uranyumu silah için zenginleştirmeyeceğini teyit edecektir. Zarif, Trump’ın İran’a saldırmak gibi bir planının olmadığını açıklamıştı. İran ile ABD çok gerilimli süreçlerden geçti ve hiçbir zaman doğrudan bir çatışmaya girmedi” dedi. Körfez’de bir oldu bitti durumundan korkulabileceğini dile getiren Afacan, “Çünkü ABD savaş gemileri ve İran hücum botlarının zaman zaman birbirlerini taciz ettikleri durumlar yaşanıyor. Yakın zamanda, İran ordusundan bir sabotaj olabilir ve lokal krizler yaşanabilir. Asıl tehlike Suudi Arabistan’ın sürekli olarak böyle bir çatışmaya girmesi” ifadesini kullandı.