Ömür törpüsü

SERDAR SARIDAĞ - MAÇIN ÖYKÜSÜ

Kartal ağır saha ve hava koşullarında ilk yarı iyi mücadele etti, soyunma odasına Demba Ba’nın nefis golüyle önde gitti. İkinci yarı Gökhan Töre’nin penaltı golünden sonra herkes farklı skor beklerken, siyah-beyazlı ekip tüm kontrolü rakibine verdi. Ev sahibi Barrales ve Parra ile skora denge getirdi. Son bölümlerde ecel terleri döken temsilcimiz aldığı bir puanla gruptan çıkmayı garantiledi.

Antrenman maçı gibi bir maç izledik. Yanlış anlaşılmasın... Asteras Tripolis’i küçümsemiyorum. Mesele Beşiktaş’ın oynadığı futbol. Daha doğrusu oynamadığı futbol. İki haftadır liglerin oynanmadığı Yunanistan’da, her gününü antrenmanla geçiren Asteras Tripolis, özellikle ilk yarıda topla daha çok haşır neşir olan taraf oldu. Beşiktaş’taki durgunluk, bozuk zeminden mi yoksa ‘1 puan bile yeter’ düşüncesinden mi bir türlü anlayamadık.

3. dakikadaki Olcay-Sosa ortaklığından gelişen pozisyonu bir kenarda bırakırsak Yunan ekibinin de ciddi anlamda gollük pozisyonları oldu. Fernandez’in üst direkten dönen şutunun filelerle buluşmaması, şanstan da öte bir durum. 15. dakikada Demba Ba ile gol bulan Beşiktaş’tan, Partizan’a deplasmanda attığı farkı bekledik doğal olarak. Muhtemelen Beşiktaş’ın tarihine altın harflerle geçecek olan Demba Ba, 22. dakikadaki o pozisyonu değerlendirebilseydi, daha farklı bir sonuç olabilirdi 90 dakika bitiminde.

Değişiklik yapılsa

61. dakikada Olcay’ın düşürülmesiyle kazanılan penaltıyı gole çeviren Gökhan Töre, Demba Ba’nın attığı golde asist yaptığı için de, dün geceki maçın önemli figürlerinden biri oldu. Bir başka önemli figür ise Atiba’ydı. Dünkü maçta gördüğümüz Atiba bizim bildiğimiz Atiba değildi. İki tane sarı kartı itirazdan görüyorsan ve sen 72’de çıktıktan sonra bu takım iki tane de gol yiyorsa, Kanadalı oyuncu soyunma odasındaki fırçayı kabul etmek zorunda.

72’de Barrales 83’te ise Parra’nın attığı gollerle skor bir anda 2-2 olunca insanın aklına ister istemez Tottenham ile oynananacak olan gruptaki son maç geliyordu. Beşiktaş dün gece bir puan alamasaydı, Slaven Bilic cezası nedeniyle o maçta oynamayacak olan Atiba’yı çok arayabilirdi. Bu durumda Bilic’in de payı var. Zamanında bir Atiba-Necip değişikliği yapsa belki de o gol yenmezdi.