Onlarca Öykü kalp bekliyor

Türkiye’de organ nakli bekleyen 28 bin 132 hasta var. Hastaların 655’inin yeni bir kalbe ihtiyacı var. Beyin ölümü gerçekleşen hastalardan kalp bağışı ise yok denecek kadar az. Birçok hastanın kalbi bu bekleyişe dayanmıyor. Aynı geçtiğimiz günlerde aramızdan ayrılan 13 yaşındaki Zeynep Öykü gibi. Hikayeleri ‘Öykü’nünki gibi sonlanmasın diye 51 çocuk ve ailesi çaresizce bekliyor.

Yaşaması için kalp şart

Kalp nakli bekleyen 6 yaşındaki Nahide Reçber 3 haftadır yoğun bakımda yatıyor. Nahide’nin babası Suat Reçber kızının yapay kalp ile hayata tutunduğunu belirtiliyor. Nahide’nin nakil bekleyenler arasında “acil listesi”ne alındığını anlatan Reçber, “Kızımın rahatsızlığı 10 ay önce ortaya çıktı. Tedavisi Ankara Yüksek İhtisas Hastanesi’nde devam ediyorken 3 hafta önce fenalaştı. Sonrasında yoğun bakıma aldılar. Bir an önce kalp nakline ihtiyacı var” diyor.

Organ bağışı sayısının yetersizliğinden yakınan baba Reçber, “Her gün onlarca beyin ölümü geçekleşiyor fakat aileler organ bağışına sıcak bakmıyor. Geçen hafta 8 hastanın beyin ölümü gerçekleşti fakat bu hastalardan sadece ikisinden organ bağışı yapıldı. Onların da sadece böbrekleri bağışlandı. Başka insanların yaşamasına yardımcı olunmalı. Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri birlikte hareket ederek gerekiyor. Birlikte hareket edip insanları bu konuda bilinçlendirirlerse daha fazla insanın yaşamasını sağlarlar” diye konuşuyor.

Zeynep Altun 12 yaşında. O da 3.5 yıldır kalp nakli için bekleyen çocuk hastalardan. Zeynep’i hayatta şimdilik yapay kalp tutuyor. Kızına 2011’de hastalık tanısı konulduğunu anlatan anne Gönül Altun şunları söylüyor: “3.5 yıldır kızım yapay kalp ile hayata tutunuyor. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından organ bağışı yapılabildiği açıklandığı halde çoğu insan organ bağışını günah olarak görüyor. Benim isteğim Diyanet’in organ bağışının önemini daha sık duyurması. İnsanlar bizim yaşadıklarımızı görüp, bilseler kesin bağış yaparlar.”

‘Yürümek istiyorum’

Nakil bekleyen bir diğer isim de 17 yaşındaki Burçin Meşe. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavisi devam eden Meşe, rahatsızlığını 2 yıl önce öğrendiğini ve 6 aydır da kalp beklediğini söylüyor. Tedaviye İstanbul’da başlandığını ve zamanla yürüyemez hale geldiğini belirten Meşe, “İzmir’e geldiğimde hiç yürüyemiyordum. Hastalık yüzünden okulumu bıraktım. Çoğu zaman yürüyememenin eksikliğini yaşıyorum. Ayağa kalmaya çalışıyorum ama bir adım bile atmadan başım dönüyor. Tek istediğim insanların bilinçli olması. Benim yaşadıklarımı onlar da yaşabilir. Organlar toprak olmasın, bir insan da yeniden can bulsun” dedi.

Kalp nakli beklerken yaşama veda eden Zeynep Öykü Ertok’un acılı babası Tugay Ertok da şunları söyledi; “Kızım aylardır yaşam mücadelesi verdi ve hayata tutunmaya çalıştı. Fakat sonuna kadar devam ettiremedi. Kızım uygun kalbi bulmuş olsaydı şu an yaşıyor oluyordu. Biz kendi Öykü’müzü toprağa verdik. Başka çocukların da bu şekilde toprağa verilmesine izin vermeyelim. Benim Öykü’m yaşamadı diğer Öykü’ler yaşasın. Öykü’me kalp bulunması için yaptığım her şeyi diğer çocukların yaşaması için de yapacağım. Çocukları yaşatabiliriz yeter ki duyarlılık gösterelim.”