Önyargıları kaldırıp birlik içinde olmalıyız

Bu yeni merkez için en uygun kent İzmir’dir ve bizlerin de bu düşünce etrafında birleşme zamanımız geldi. İstanbul-İzmir aksında açılan ve adına altın çember denilen koridorun çekim merkezi İstanbul’dur. Ama ne ilginçtir ki, İstanbul’un da çekim merkezi İzmir’dir. Her alanda bu stratejiyi güçlendirecek adımların bir an evvel atılması Türkiye’nin de elini güçlendirir” dedi.

‘Nitelik devrimi lazım’

İTO Başkanı Mahmut Özgener, kentin birlikte hareket etmesi ve önyargıları yıkması gerektiğini belirtti, şöyle konuştu: “Bugün artık çağı aşmak için bize tarımdan sanayiye, insan kaynağından kamu yönetimine kadar bir nitelik devrimi lazım. Çünkü teknolojinin etkisiyle üretimden finansa, lojistikten tüketime kadar her şey çok hızlı değişiyor. Örneğin bugün, kimya sektörünün yönlendirici etkisiyle artık tarım bile tarlada değil fabrikalarda yapılır hale geldi. Bütün süreçleri, İzmir’in mevcut potansiyeliyle yeniden tanımlayıp gereğini yapmamız şart.”

‘Kıskanılan kent’

Birlikte hareket etme vaktinin geldiğini vurgulayan Özgener, “Birlik olduğumuz ve farklılıklarımıza karşın ortak paydalarda buluştuğumuz sürece her alanda başarıyı yakalarız. Bizler; yerel yönetimler ve kamu kurumlarıyla İzmir adına aynı masada önyargısız olarak birbirimizi dinlediğimiz sürece hayal denilen tüm projeleri tek tek gerçeğe dönüştürebiliriz. Başka kentlerde yaşanan çekişmeleri zaman zaman kamuoyunda izliyoruz. İzmirimiz benzer tartışmalara kurban vermemek ve aynı duruma düşmemek için uzlaşıcı, iyi bir dinleyici ve karşısındakinin fikirlerine saygı gösteren örnek kişiler olmalıyız. Düşünceler değiştikçe, kalıplar yıkılır, kalıplar yıkıldıkça özgürlük ve demokrasi artar; özgürlük ve demokrasi arttıkça yenilikçi fikirler ve girişimler ortaya çıkar. Bu fikirlere yapılan yatırımlarla kent ve ülke ekonomisi gelişir. Ekonomimiz geliştikçe de refahımız artar ve kıskanılan kent oluruz” diye konuştu.