Öp 'BaBa'nın elini!

Fizik olarak takımdan geri. Maç eksiği var. İyi bir kamp dönemi de geçirmedi. Buna rağmen Feyenoord karşısında rakip kalenin filelerini üç kere havalandırdı. Evet hat - trick ama, Demba Ba bu tam hazır olmayan haliyle bile üç gol atabiliyorsa ben bunu ikiyle çarpar adına duble hat - trick derim. Beşiktaş, İlhan Mansız’dan beri son vuruşları bu kadar net bir forvet özlemiyle yanıp tutuşuyordu.

Maça gelecek olursak turun çantada keklik olmadığını bilen Slaven Bilic, maçtan bir gün önceki basın toplantısında da bu zorluğu gündeme getirmişti. Evet, Feyenoord Ayasofya’yı gezmeye gelmiyordu ama Demba Ba’nın 28. dakikada attığı gole kadar sanki Beşiktaş turistik bir gezideydi. Çift forvete rağmen beklenen pozisyon zenginliği yoktu. Bu da gayet normal durum. Çünkü böylesine maçlarda 7-1 biten Brezilya - Almanya karşılaşmasını beklemek büyük hayalcilik olurdu. Ayrıca Atiba ilk maçtaki gibi Örümcek Adam olmayınca yanındaki sakatlıktan yeni çıkan Veli’de hücumda pek etki yaratamadı. Belki de ileri çıkmamaları Bilic’in istediği bir taktik varyasyondu.

Parti havası

İkinci yarıda ise çok daha farklı bir Beşiktaş seyrettik. Ama 74’te Manu’nun attığı beraberlik golündeki savunma hatası, Şampiyonlar Ligi’nde göreceğimiz türden hatalar değildi.

Bana göre Bilic’in, Kerim’i de oyundan çıkarması büyük bir kumardı. Kilitlenen oyunda böylesine iyi çilingir bulamazsın. Neyse ki, bir başka kilit açabilen Olcay oyunda kaldı. 80. dakikada Demba Ba’nın attığı golde, yaptığı asist turu getiren hamle oldu.

Senegalli oyunucunun 86’da attığı gol ise maçı maçlıktan çıkarıp taraftarın da katıldığı adeta çılgın bir parti havasına soktu. Hava demişken hemen havaya da girmemek lazım.

Çünkü bir sonraki turda daha ciddi rakipler olduğu için, Beşikaş’ın özellikle ilk yarılarda daha ciddi bir oyun sergilemesi lazım.