İnanın yoruldum. Doğru ya da yanlış, her kafadan bir ses çıkıyor. Futbol oynayan sahadakiler, onları yöneten kenardaki hocalar. Ama dışarıda o kadar çok kirlilik yaratanlar var ki, bu sezondan nefret ettim!
Başakşehir ile Galatasaray’ın arasında 8 puan fark var, avaz avaz bağırıyorlar, ‘Başakşehir devletin takımı. Bu sezon şampiyon olacak’ diye. Aradaki puan farkı kapanıyor, bu sefer konuşan insanlar çark ediyor ve ‘Hakemler Galatasaray’ı şampiyon yapmak istiyor’ diyorlar. Bu insanların vicdanları da yok. Kenetlenmiş bir taraftar; teknik direktör ve futbolcunun arkasında müthiş bir güç. Antrenmana bile 40 bin seyirci geliyor, mağazaları boşaltıyor, Türk Telekom Stadı’nda harika bir atmosfer yaratıyor.
Bunun yanında teknik direktör 10 maç ceza alıyor. Takım ligin ilk yarısını santrforsuz oynuyor. Ama bunlara rağmen Galatasaray şampiyon oluyor. Neden buna saygı duymuyorlar? Hakemler tabii ki hata yapıyorlar. Önceki senelerde olduğu gibi bu sezon da hatalar yapıldı. Bunu konuşmak bile ayıp. Teknik direktörün, futbolcunun emeğine saygı göstermiyorlar. Herkes gündemde kalmak için yalan yanlış şeyler konuşuyor, kendilerini de rezil ediyorlar.
Başakşehir maçını canlı seyrettim. Kulübede yaşanan olayları gözümle gördüm. Orhan Ak’ı ok severim. Ama maçın stresini kaldıramadı ve sinirlendi. Galatasaray kulübesine doğru koşmaya başladı. O sırada Fatih Terim de kulübesinden çıktı. Araya futbolcular girdi. Robinho da elini kaldırarak koştu, geldi. Fatih Terim yumruğunu sıktı ama kimseye vurmadı.
Bu hareketler doğru mu, tabii ki değil. Ama olayı Fatih Terim’in üstüne yıkmaya çalışıyorlar. Biraz vicdanlı olmak lazım. Öyle bir atmosferde iki takım da büyük baskı altında. Bunu normal karşılamak lazım. Avrupa’da böyle bir şey kesinlikle olmaz, ama Türkiye’de oluyor. Daha neler oluyor, bunları söylemiyorum. Rize Başkanı ‘Tabancam yanımda olsa hakemi vurabilirdim’ demedi mi? Ama yaşanan olayı sadece Fatih Terim’e yıkmak delikanlılığa yakışmaz.
Can Bartu sezonu olsun
Süper Lig’de her sezona bir futbol büyüğümüzün isminin verilmesi inanın beni hem duygulandırıyor hem de gençlere örnek oluyor.
Bu sezon Lefter Küçükandonyadis sezonuydu. Her gittiğim maçta ona dua okudum. Şimdi 1,5 ay önce kaybettiğimiz ve daha hala acısını yaşadığımız Can Bartu var. Gerçekten yeni sezonda Süper Lig’e Can abinin adı verilirse çok doğru olur.
Özdemir’in işi zor
Nihat Özdemir’i 30 yıldır tanırım. Kesinlikle hiçbir kulüp Özdemir’in adaylığından huzursuz olmamalı. Tanıdığım en adaletli isimlerden biridir. Fenerbahçe’de yöneticilik yaptı diye, o kulübü kollayacak, avantaj sağlayacak bir insan değildir.
Basın toplantısına gittim. Hepimizin şikayetçi olduğu konuları biz sormadan o anlattı. MHK, disiplin kurulu, yönetim kanadını... Her şeyi tek tek paylaştı. Her şeyden önce çok dolu bir insan. Ayrıca uzun senelerdir futbolun içinde, herkesi de tanıyor. Bu durum ona bir avantaj sağlıyor. Bilhassa MHK için konuştukları beni çok etkiledi.
Lütfen kimse şimdiden seneryo yazmasın. Bekleyin 1 Haziran’da seçim olacak. Özdemir yönetimini seçsin, sezon başlasın... Ondan sonra bir farklılık görmezsek o zaman eleştiri yapalım. Son olarak şunu söyleyeyim. Nihat Özdemir çok doğru adamdır. Adaleti son damlasına kadar bütün kulüplere eşit uygulayacak. Kendisine çok güveniyorum.
Sevinmeyi hak etmeyenler var
Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz’i hırpalayanların, ibra etmeyenlerin, divan kurulu toplantısında eleştirenlerin bu sezon alınan iki kupanın ardından bunun tadını çıkarmaya hakları yok.
Düşünebiliyor musunuz, takım zirve mücadelesi yapıyor, üç sene için seçilen başkanı ibra etmeyip seçime zorluyorsun. Ya o sırada sinirlenip Başkan Cengiz seçim kararı alsa ve aday olmasa... Fatih Terim de ‘ben bu ortamda çalışamam’ dese... Ardından futbolcuların parası ödenmese ve şampiyonluk kaçsa... İnanın bu insanlar daha mutlu olurdu.
Ama şimdi oyunları bozuldu. Mustafa Cengiz’in başarılarla eli kuvvetlendi. Fatih Terim’i eleştirenler de şimdi ‘imparator’ diyor. Bakın son olarak şunu söylüyorum, seçim ile gelen seçimle gitmeli. Cengiz’in görevinin bitmesine iki yıl daha var. Muhalefetin sağda solda seçim hazırlığı yaptığını duyuyorum. Kulüp seçime giderse ve Mustafa Cengiz kaybederse inanın Galatasaray bölünür.
