Bir sedan klasiği: Symbol

Levent KÖPRÜLÜ

Yolunuz eski doğu Avrupa ya da Tunus, Cezayir gibi ülkelere düşerse, o zaman tanıdık bir otomobil görme şansınız çok fazla demektir. Nitekim Doğu Avrupa, Latin Amerika, Kuzey Afrika kıtalarında, yani dünyanın 64 ülkesinde Bursa doğumlu Symbol dolaşıyor. Kimisinde adına "Thalia" diyorlar, kimisinde de Nissan markası bulunuyor. Ancak o, Renault'nun bir "sedan klasiği" olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.

Renault'nun Clio temelleri üzerine 1998'de geliştirdiği Symbol, Türkiye yollarına ilk çıktığı günden itibaren sınıfının hayli sevilen üyelerinden. Kimi zaman çok küçük makyajlar geçiren, kimi zaman da, tıpkı son halinde olduğu gibi içiyle ve dışıyla yenilenme oranı yüksek tutulan Symbol, hiçbir zaman radikal bir değişime uğramadı. Ancak bu, onun gördüğü ilginin azalması anlamına da gelmedi.

Son değişimde Symbol oldu

Geçen yıl kapsamlı yenilenme operasyonuna sokulan Symbol, bu değişimle birlikte adının başındaki Clio'yu atıp, bağımsızlığını ilan etti. "Bana sadece Symbol deyin!" havasına giren aracın, az önce de söylediğimiz gibi ana hatlarında değişim yaşanmadı.

Peki neler mi değişti? Ön bölümünde, gövde renginde ve geniş havalandırma ızgaraları bulunan, sis farlarıyla da tamamlanan yeni tamponlar dikkati çekiyor. Yan koruma bantları ve yan aynalar da yine gövdeyle aynı renkte. Zaten dıştan lastikleri haricinde siyah bir bölüme rastlamak artık imkansız. Yok, tabii ki buna üzgün değilim!..

Aracın arka tamponu da yenilenenler arasında. Bu arada arka bagajda açma düğmesi, Laguna'daki gibi Renault logosuna entegre edilmiş. Ancak yağmurlu havalarda, çok fazla pratik görünmüyor. Zira eliniz illa ki çamurlanıyor. Ha, yeni jant kapakları da var, unutmayalım...

Üst sınıf hissi

Symbol'ün yenilenen iç mekanı, kullanıcısına daha kaliteli bir imaj sunar hale gelmiş. Bunda, döşemelerin, tamamen baştan tasarlanan orta konsolun ve kapı tutamağına alınan cam açma-kapama düğmelerinin ve değişen göstergelerin büyük payı var.

Daha önce oldukça aşağılarda bulunan cam düğmelerinin yukarı alınışı, gerçekten de sürücünün işini kolaylaştırıyor. Bununla birlikte göstergeler, yeni Clio'da ve Laguna'da kullanılanlara hayli benziyor. Üstelik tasarımı gayet iyi.

Kullandığımız araçta bulunan vites kolu, Megane ve Modus'tan tanıdık. Dijital klima ise, Symbol'ün devrim niteliğindeki değişimlerinden biri. Ancak kullanırken bazen insanın kafasını karıştırıyor. Çünkü açmak için, illa ki "Auto" modunda başlatmanız gerekiyor. Yenilenen ve pratik hale gelen orta konsoldaki CD-çalar ise, çoğu modelde artık standart. Ayrıca gösterge paneline konulan alüminyum görünümlü kalın şerit, ne yalan söyleyeyim, hoşuma gitti.

Koltuklarda çok büyük değişimler yok. Ancak döşemeler yine araca pek yakışmış. Üstelik bagajın içi de tamamen halı kaplı. Kısacası, üst sınıf otomobil hissi gelmiş bu küçü B sınıfı sedana...

Motorlar

Sürücü hava yastığı ve ABS gibi donanımların standartlaştığı yeni Symbol'de, 1.4 lt (75 HP ve 98 HP) benzinli, 1.5 dCi 65 HP ve 1.5 80 HP'lik dizel motor seçenekleri var.

Kullandığımız 80 HP'lik dizel seçeneği, gerçekten de en beğendiğim versiyon. Gerek zengin donanımı, gerekse de güçlü motoru, bu seçimimde etkili olan unsurlar. Tork ve ataklık konusunda bu araç için hayli uygun olan motor, performanslı olmasının yanı sıra ekonomik tüketim değerleriyle de alkış alacak cinsten. Özellikle ara hızlanmalarda gaz pedalına çok iyi tepki veren motor, 5 ileri ve kısa oranlı vites kutusuyla çok uyumlu. Tüketim ise, karışık kullanıma rağmen (yani şehir içi-dışı ve performanslı kullanım da dahil) 100 km'de 5.0 lt gibi ölçtük. Herşey bir yana, bir depoyla 900 km yaptık...

Fiyatına gelince. 80 HP'lik dizelin başlangıç fiyatı 35 bin 820 YTL. Kullandığımız tam donanımlısı ise 38 bin 410 YTL. Tabii listeye göre...