30.06.2006 - 17:34 | Son Güncellenme:
Sevgili motosikletseverler... En sonunda, gerçek enduro tutkunu motosikletçilerin sabırsızlıkla beklediği havalar geldi! Yağmurlar yağdıkça, o sert, kuru toprak yumuşamaya ve hepimizin çocukluktan beri oynamaktan müthiş zevk aldığı çamura dönüşmeye başlıyor.
Annelerimiz küçükken, “Aman evladım, üzerini çamur etme!" diye az mı tembih ederdi... Şimdiyse “çamurdan adam" olmak bize ekstra keyif veriyor. Belki de küçüklükten içimizde kalmış, bastırılmış duygulardır bunlar, kimbilir? Gördüğünüz gibi 'enduro’nun da psikolojik bir geçmişi olabilir!
Tabii bu tatlı-su motosikletçileri için geçerli değil. Onlar ilk yağmur damlaları düşer düşmez motosikletlerini garajlarına çekip, yazın gelmesini bekliyorlar. O da güzel, ama bir de neler kaçırdıklarını bilseler...
İşkence olmasın
Kıyafet konusunda hazırlıklı olursanız, yağmur-çamur, aslında arazi sürüşünde en keyifli, fakat aynı zamanda da en zor şeydir. Çünkü çamur, önünüze normalde hazırlıklı olmadığınız şartlar sunar.
Yağmur-çamur şartlarında araziye çıkmadan önce iyi hazırlanırsanız, yalnızca zor yol şartlarıyla mücadele edersiniz. Aksi halde bir de ekipmanınızla savaşırsanız!
Kıyafetten başlarsak... Çizmelerinizin içine mümkünse gore-tex, seal skin, neopren veya benzeri su geçirmez, sıcak tutan kumaştan çoraplar giyerseniz, ayaklarınız su alıp üşümez. Yine benzer malzemelerden motokros-enduro eldivenleri takmalısınız. Karda bile gerekli korumayı sağlar. Enduro kıyafetlerinizin için giyeceğiniz ince termal kumaştan malzemeler, hem hareket kabiliyetinizi kısıtlamayacak, hem de sizi sıcak tutacaktır. Genelde spor-enduro kıyafetleri su geçirmez değildir. Eğer yağmur yağıyorsa kıyafetinizin üzerine geçireceğiniz bir yağmurluk, kısa sürede sırıl sıklam olup macerayı kısa kesmenizi engeller.
Motokros gözlükleri de yağmur ve çamurdan etkilenir. Üzerine çamur sıçramış bir gözlükten hiçbir şey göremezsiniz. Mecburen elinizle silmek zorunda kalırsınız, ki bu da gözlük camını zedeler. Modern gözlük üreticileri, buna da çare bulmuşlar tabii ki. İlk önce “tear-off" denilen bir sistem geliştirdiler. Bu sistemde gözlük camının üzerine ince birkaç adet film yapıştırılıyor ve filmler çamurlandıkça çekip atılıyor. Kullanımı nispeten zor bir sistem, fakat bazı sürücüler ucuzluğu bakımından bunu tercih ediyorlar. Tıpkı otomobil yarışçılarındaki gibi...
Bir de roll-off denen yeni bir sistem var ki, gerçekten neredeyse arabadaki cam sileceği gibi çalışıyor. Camın iki kenarında silindirler var. Bunlardan birinin içi, rulo halinde ince filmle dolu. Öteki tarafta da boş tambur ve buna bağlı bir ip ve yaydan oluşan sistem var. Film bu ipi her çekişinizde temiz film rulosundan yeni film tabakası çekerek camın üzerinde kayıyor. Yani ipi her çekişte camın üzerindeki kirli film, öteki taraftaki tambura sarılıyor. Gelişmiş gözlüklerde bulunan bu sistem, çamur sürüşlerinde işleri kolaylaştırıyor.