Otomobil Her yolun BMW’si

Her yolun BMW’si

11.06.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Her yolun BMW’si

Her yolun BMW’si


Otokolik / LEVENT KÖPRÜLÜ


       Alman firmanın ABD’de ürettiği ilk arazi deneyi X5, performansı ve ekipmanlarıyla göz kamaştırıyor
       Sizlerle peşinen anlaşalım. Ben hiçbir zaman "Ah bir BMW’m olacaktı ki abi!" diyenlerden değildim. Tabii bu benim kişisel tercihimdi. Ancaak, "yiğidi öldür, ama hakkını yeme!" Bazen çelik ile beygirlerin öyle bir uyumu çıkar ki karşınıza, neye uğradığınızı şaşırıverirsiniz... Mesela, X5 gibi...
       Ona, yaratıcılarının Sport Activity Vehicle (spor aktivite aracı) demeye uygun bulduğunu önceden de söylemiştim. Zira boyutları ve sahip olduğu güç, onu ne sade 4 X 4, ne de ABD’deki moda tabiriyle SUV (spor amaçlı araç) yapıyor. Çünkü o, otomobil performanslı bir 4 X 4...
       Dıştan bakıldığında, biraz 3 serisini (hele de yeni M3’ü) andıran buruna sahıp X5’in arka kısmı ise kendisine has bir çizgi yakalamış. Şişkin ön tampon, olanca sertliği ve heybetiyle dururken, yan çamurlukların çıkıntısı, aracın üzerinde durduğu lastiklerin haşmetine ayak uyduruyor. Arkada üstte yer alan şık spoiler, aracın yere sağlam basma isteğini, tamponun alt kısmındaki dört egzost çıkışı (4.4 lt versiyonda) ise, "beygirlerin gücünü" gösterme açısından oldukça etkileyici.
       İç mekanın ihtişamı ise, kapıyı açar açmaz davetkar bir tavır sergiliyor. 7 serisinden alınan ön konsol ile deri kaplı koltuklar, X5’in konforu güçlendiriyor. Kullanma fırsatı bulduğumuz 4.4 lt’lik versiyondaki kaliteli müzik sistemi, klima, yol bilgisayarı, TV ve nagivasyon imkanı da sunan orta konsoldaki ekran, klimadan müzik sistemine kadar birçok alete hükmetmenizi sağlayan derinlik ve yükseklik ayarlı direksiyon lükslerinden sadece birkaçı. Koltuk ayarlarını ise, düğmeler yardımıyla gerçekleştirmek mümkün. Monokok gövdeli araç, sekiz adet hava yastığı ile güvenliğe oldukça önem vermiş. Arka koktukta fax data bağlantısı, iki koltuk arasındaki soğutmalı bölme hoş ayrıntılardan...
       Sürüş ve performansı anlatmaya geldi sıra. X5’in iki motor seçeneği var. İlki, 231 beygir güç üreten altı silindirli, 24 sübablı. 0 - 100 km hızlanması 8.8 sn, olan bu seçeneğin son sürati 202 km. Şehir içinde 17.5 lt tüketen 3.0i, şehir dışında 10.3 gibi bir tutumluluk sergiliyor. 4.4 lt’lik motor seçeneği ise, bu tür bir araçta dudak ısırtıyor. 8 silindirli 286 beygir gücündeki motor, saatte 206 km/s hıza ulaştırıyor. Bu hız, spor paketle 230’u da bulabiliyor. 0 - 100 km/s hızlanması ise 7.7 sn. Buna karşılık, ortalama yakıt tüketimi 14 lt. Tüm bunlara, aynı zamanda steptronik seçeneği de bulunan otomatik şanzımanı eklerseniz, sonuç harika... (Yine kullanıcı notu: steptronikte kullanılması şiddetle önerilir.)
       Gaz pedalına basışınızla birlikte ivmelenmeye başlayan, birbiri ardına yükseltilen viteslerle bunu sürdüren X5, düz yolda BMW performansı bekleyenleri fazlasıyla tatmin ediyor. Sürekli dört tekerlekten çekişli X5’in standart donanımındaki patinaj önleyici ASC sistemi, performansı desteklerken, ABS, acil fren kontrol sistemi DBC, savrulmayı önleyen DSC (Dinamik Denge Kontrol sistemi), CBC (fren viraj kontrolü) gibi uzayıp giden birçok yardımcı sistem de, yol tutuş, dolayısıyla da sürüş güvenliğinin artmasını sağlayan unsurlar. HDC (eğim iniş kontrolü) sistemiyse, arazi koşullarında aracın her bir tekerleğine ayrı ayrı frenleme yaparak, özellikle dik inişleri kabus olmaktan çıkarıyor. Bu sistemde ayağınızı fren veya gaz pedalına götürmenize gerek kalmıyor.
       45 donanım ve 11 renk seçeneği bulunan bu ABD üretimi BMW’nin fiyatları 160 bin (3.0 lt) ile (4.4 lt) arasında değişmekte. Tabii, ona sahip olmak için biraz da beklemeniz gerekiyor. Zira taliplisi çok ve ekim ayına uzanan bekleme listesi mevcut. Ancak, buna değeceğini anlayacaksınız...
       Donanım zengini
       Kaza anında elektriği kesen akü emniyet bağlantısı, yakıt kesme sistemi, çok fonksiyonlu (4.4 lt.) / yükseklik ve derinlik ayarlı deri direksiyon simidi, otomatik hız kontrolü (4.4 lt.), far yıkama, 8 adet havayastığı, deri döşeme, elektrik ayarlı / ısıtmalı ön koltuklar, hafızalı sürücü koltuğu, ahşap kaplama (4.4 lt.), yağmur sensörlü silecekler, yol bilgisayarı, koca bebeği kolay parketmek için park sensörü, check kontrol, telefon hazırlığı, alarm, elektronik motor kilidi, uzaktan kumandalı anahtar, bagajda iki adet 12V soket ve diğerleri...

HAFTANIN GÜZELİ

Bak şu yürüyene!
       Ona "Eski püskü bi şey bu yaaa!" diyenler şiddetle yanıldı. Zira Nissan Figaro, sadece 60’ların dizaynını ödünç alan, 1990’ların tüm teknolojisini kullanan bir araç. 1.0 lt.’lik turbo beslemeli motoru 76 beygir güç üretebilen Figaro’da, elektrikli açılır yarım tavan, CD player, klima ve elektrikli camlar bulunuyor. Sınırlı sayıda ve sadece Japonya için üretilen Nissan Figaro, belki küçük bir otomobil. Ancak İngiltere’de ona aşık olan ve satın alabilmek için Japonya’dan sınırlı sayıda ithalat yapan galerilerin kapılarını aşındıran kadın sürücü sayısının, hiç de azımsanmayacağı söyleniyor. İngiltere’de 12 bin pounda satılan araç, çizgi film kahramanı "Pokemon" gibi bağımlılık yaratacak gibi görünüyor. Zaten biraz da onu andırıyor mu ne?

Ah, bir de üretilse...

Chrysler Neon’un yenilenen ve ülkemizde de satışa sunulan yeni versiyonu, ABD’de oldukça ilgi gören bir araç. ABD’de Dodge markasını taşıyan Neon’un bu araçtan öyle bir prototip çıktı ki, parmak ısırmamak elde değil. 2.0 lt. 16V 132 beygir güç üreten mütevazi motoru alıp, süpercharger ilavesiyle 238 beygirlik bir canavara dönüştüren firma, ortaya Neon SRT’yi çıkartmış. Ön ve arkasına eklenen spoiler, geniş lastikler ve alüminyum jantlarla şişkinleşen, dört tekerlekten disk frenler ve spor süspansiyon ile donanan Neon SRT, tescilli bir güzelliğe sahip. 0 - 100 km / s hızlanması 5 saniye olan Neon’un son sürati pek belli değil. İçi ise beni yakar: Çift renkli deriyle kaplı Momo yarış koltukları, Sparco spor pedal kiti, beyaz zeminli göstergeler, alüminyum vites topuzu, Alpine disk çalar ve CD changer, Precision anfi, JBL kolonlar ve diğerleri. Offf!.. Anlatmak bile insanın yüreğini kabartıyor, bir de üretilse...

Yolculukların lüks seçimi

Dünyaca ünlü İsveçli Scania ile İspanyol Irizar’ın işbirliğiyle üretilen Century, ülkemizde Doğuş Ağır Vasıtalar tarafından satışa sunuldu. Aerodinamik bir yapıya sahip Century’de, lüks donanımların yanı sıra güvenlik unsurlarına da önem verilmiş. Avrupa’da geçerli çevre normuna (EURO II) sahip 420 beygirlik motorla donatılan Century’de, iki değişik vites seçeneği bulunuyor. Ahşap kaplamalı şoför mahalline sahip araçta bulunan klima, video, pioneer radyo - teyp, mutfak, yükseklik ayarlayıcı, iki buzdolabı, lavabo, ses yalıtımlı camlar gibi unsurlar da, yolcuların rahatı için düşünülmüş.