Otomobil İlaç gibi bir sistem!

İlaç gibi bir sistem!

30.12.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

İsveçli üretici Volvo, şehir içinde düşük hızlarda meydana gelebilecek kazaları önlemeye yönelik bir sistem geliştirdi. Bu sistem, dalgın sürücülerin yerine fren yapıyor!

İlaç gibi bir sistem
Volvo, şehir içi trafiğinde düşük hızla giderken veya dur-kalk trafikte sıkça meydana gelen kazaların önlenmesi amacıyla sürücüye yardımcı olan bir sistem geliştirdi. Sistem, özellikle konsantrasyonunu yitiren ya da dalgın sürücüler için büyük kolaylık sağlıyor.

Volvo'nun arkadan çarpmaları azaltma yönündeki çalışmalarının bir parçası olan "City Safety" (şehir güvenliği) adlı sistemle, sürücü önündeki araca zamanında tepki gösteremeyip çarpacak gibi oldursa, otomobil kendi kendisine fren yaparak olası bir kazanın önüne geçiyor. Gelecek iki yıl içinde araçlarla birlikte piyasaya sunulmasını planlanan sistemin, trafikteki diğer araçlar için de önem taşıdığını belirten Volvo Cars Güvenlik Merkezi Direktörü Ingrid Skogsmo, “Bu öylece öndeki aracın yolcularının da boyun zedelenmesi riski azalıyor veya önlenmiş oluyor" diyor. City Safety sistemi, tam olarak şu şekilde çalışıyor:

Haberin Devamı
Önde seyreden araç, eğer ani fren yaparsa ve City Safety sistemi bir kazanın meydana gelebileceğini algılarsa, hemen aracın frenlerini önceden aktif hale getiriyor. Böylece sürücünün fren veya manevra yaparak potansiyel kazadan kurtulmasına yardımcı oluyor. Yine sistem, şayet kazanın kaçınılmaz olduğunu algılarsa, araç hidrolik fren pompasını aktif hale getirerek otomatik olarak frenleri devreye sokuyor.

İstatistikler söylüyor...

İstatistiklere göre kayıtlı kazaların yüzde 75'i, maksimum 30 km/s civarındaki hızlarda meydana geliyor. Buna bağlı olarak küçük kazaların çoğu, düşük miktarda hasar oluştuğu için genelde sigorta şirketlerine başvurulmuyor. Ancak en küçük maddi hasarın giderilmesi bile, zaman ve para kaybı anlamına gelebiliyor.

City Safety sistemi, 30 km/s'lik hıza kadar aktif olabiliyor. Eğer iki araç arasındaki hız farkı 15 km/s'nin altındaysa, sistem sürücünün kazayı tamamen atlatmasını sağlayabiliyor. 15 ila 30 km/s arasındaysa öncelikli hedef, kazanın hafif şekilde atlatılması için hızın azaltılması oluyor.

Ön camın dikiz aynası seviyesine yerleştirilmiş optik radar, aracın önünden 6 metre mesafeye kadarki araçları izleyebiliyor. Sistem, 30 km/s'lik hıza kadar görev yapıyor ve üzerinde bulunduğu araçla aynı yönde seyreden başka aracı, hareket halinde ya da dururken algılayabiliyor. Öndeki araca olan mesafe ve üzerinde bulunduğu aracın hızına bağlı olarak sistem, muhtemel bir kazanın önlenmesi için gereken hızı saniyede 50 kez hesaplıyor.

Eğer hesaplanan fren gücü, önceden belirlenmiş seviyeyi geçmiş ve sürücü de herhangi bir tepki göstermiyorsa, kazanın oluşumu tehlikesine karşı aracın gazı kesilip, frenler otomatik olarak devreye giriyor.

Kusursuz değil elbet

Geliştirme aşamasında olan sistemin radarı, diğer benzeri radarlar gibi sis, duman, kar veya ağır yağmur gibi bir takım durumlarda sınırlamalarla karşılaşabiliyor. Eğer sensör yani algılayıcı herhangi bir şekilde engellenirse, sürücü ön camı temizlemesi gerektiğine dair uyarıyı aracın bilgi ekranından alıyor.

Sistem hem gündüz hem de gece aynı yeterlilikte çalışıyor. Ingrid Skogsmo, sistemin sürücü görevini üstlenmediğini belirterek, “Sistemimiz sadece olabilecek kazaları önlemeye çalışıyor. Otomatik fren fonksiyonu sadece kaza meydana gelebileceği anlaşıldığında aktif hale geliyor. Sistem bu sayede algılanan olası kazanın etkilerini azaltmak veya bazı durumlarda tamamen önlemek adına hareket ediyor” diyerek konuya açıklık getiriyor.