Otomobil TIR'lara güvenlik aşısı

TIR'lara güvenlik aşısı

18.06.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

TIR'lara güvenlik aşısı

TIRlara güvenlik aşısı


OTOKOLİK / LEVENT KÖPRÜLÜ


       Bugün yine sevimsiz bir konu ile karşı karşıya kaldığınızı düşünüyorsunuz değil mi? Aslına bakılırsa pek de doğru sayılmaz. Hatta, böyle birşeyden sizleri haberdar ettiğim için aranızda "Oh be, nihayet!" diyenleriniz bile çıkabilir, ona göre...
       Eveeeet. Alışıla gelmiş gevezeliğimizi yaptıktan sonra asıl meseleye gelelim, zira sizlerin bu sayfayı çevirme ihtimali gittikçe artıyor. Bu haftaki konumuz, kamyon ve de özellikle TIR'larla ilgili. Bunun otomobille alakasını ne mi? Azımsanmayacak kamyon nüfusuna sahip olan Türkiye'de, yine azımsanmayacak miktarlarda kamyon destekli kaza ve facia olduğu hepimizin malumu da ondan. Kamyonların tüm dünyada yarattığı terörün farkında olan bazı firmalar, kamyon ve de özellikle TIR'lar için bazı yeni güvenlik teknolojileri geliştirmişler. Okuyun, bana hak vereceksiniz...
       İlk konuğumuz, vakti zamanında Mercedes tarafından devralınan ABD'li kamyon üreticilerinden Freightliner. Filmlerde görüp de imrendiği büyük cüsseli TIR'lar üreten firmalardan olan Freightliner, bir değil, iki yenilik birden geliştirmiş. İlki "kısaca" Roll Stability Advisor & Control (Ortalama olarak Türkçesi'ne devrilmeyi önleme sistemi diyelim, gerisini de boşverin gitsin) adını taşıyor. Sistem, TIR'ın devrilme koşullarını bilerek, bu koşullar oluşmaya başladığı anda şoförü uyarmak üzere programlanmış. ABS fren sistemine bağlı çalışan alet, algılayıcılarla aracın süratini, şoförün gaz pedalına basışını ve aracın devrini kontrol altında tutuyor. Aracın gösterge paneline yerleştirilen bir ekrana da bağlı adı "uzun" sistem, sayın şoförün gözleri önünde bulunup, devrilmeye uygun tehlikeli durumları sezdiğinde onu uyarıyor. Nasıl mı? Önce "Riskli Manevra Spatandı" diye bir yazı çıkıyor ekrana. Olmadı mı? Bu kez "Devrilme Riski Saptandı" yazısı beliriyor ve şoför düğmeye basıp da ne olduğuna bakana dek yanıp sönüyor. Yetmedi mi? Tabii tokadı basmıyor, ama "Yüksek Miktarda Devrilme Riski Belirdi" diyerek habire düdük çaldırıyor. Şoför ısrar ederse, aracın hızını azaltıyor. Daha ne yapsın?
       Freightliner'ın ikinci buluşu ise, "Line Guidance", yani doğru şeritte kalma sistemi. Bu sistem de, diğeri gibi sürekli yol çizgilerini gözleyip, şerit ihlali olduğunda "Arkadaş dikkat" gibilerinden sürücüyü uyarıyor. Şayet araç sol şeride kaydıysa "sol", sağa kaydıysa "sağ" hoparlörden ses geliyor. Yani koca TIR'ın, birden üstünüze çıkmasını engelliyor.
       Son yeniliği, (yanlış hatırlamıyorsam) bir Alman firması olan Krone geliştirmiş. Adı da "Safe Liner". Bu Safe Liner, dorse denilen TIR römorkunu çarpmalarda daha güvenli hale getirmiş. Yenilik denilen şey de, aslında treylerin başından sonuna kadar tüm alt kısmını kaplayan bir perde. Şayet bir otomobil, bu treylere çarparsa, sanki bir duvara çarpmış gibi oluyor. Ancak, yükseklik farkından dolayı treylerin alt kısmına girmiyor ve dolayısıyla otomobildeki yolcuların ölüm riski de azalıyor. Bilirsiniz, bu tür kazalarda genelde otomobiller TIR'ın altında kalarak parçalanırdı. Bu perde, aynı zamanda tekerlekleri de örttüğünden, yayaların ezilmesini ciddi şekilde önlüyor. "Allah Korusun" dediğinizi duydum. Eh, siz de biraz dikkatli olursunuz artık!..

Lüks aşılı Nubira

       Koreli otomobil üreticisi Daewoo'nun ülkemizde de satılan Nubira modelinin yenilenmiş hali, bir yıl gecikmeyle de olsa Türkiye piyasasına sunuldu. Henüz yeni bir model olmasına karşın geçen yıl elden geçirilen Nubira, dış görünümünde ve iç tasarımında yapılan değişikliklerle daha çekici bir hal almış. Klima, hava yastığı, merkezi kilit, radyo - CD gibi unsurların standart olarak sunulduğu araç, 9 milyar 800 milyon liradan başlayan fiyatlarla satışa çıktı.

Accent'in üç silahşörleri

       Mart ayında ülkemizde üretilmeye başlanan yeni Accent'in sedan versiyonunun ardından, üç kapılı Sporty GT ve beş kapılı Hatchback modelleri de satışa çıktı. Sporty ve Hatchback seçenekleri, 1.5 litrelik ve 102 beygir güç üreten motorlarla donatılan her iki model de, yeni nesil ABS fren sistemi, immobilizer, sürücü ve yolcu hava yastıkları, klima, uzaktan kumandalı merkezi kilit ve hidrolik direksiyon gibi özelliklere de sahip. GT'de ayrıca deri kaplı direksiyon simidi, sunroof, gövde rengi spoiler, beyaz rekli sportif kadran, alaşım jantlar da bulunuyor.

HAFTANIN GÜZELİ

       Pardon! Bendeniz Bond!
       Güldünüz değil mi? Ben de öyle. 007'den eksiği var, fazlası yok. Üreticisinin soyadı benzerliğinin ve İngiltere'de üretilmişliğinin dışında tabii... İsim babası Lawrence Bond tarafından ilk kez 1949'da üretimine başlanan ve İkinci Dünya Savaşı sonrası oldukça ilgi gören bu iki silindirli araç, geliştirilerek 1970 yılına kadar bantlarda kalmaya devam etmiş. Hiçbir zaman 007 gibi çeşitli varyeteler beceremeyen, mütevazı bir araç olmaktan öteye gitmeyen Bond'lar, halen İngiltere'de geniş bir hayran kitlesine sahip. Sahipleri ise, onların üzerine titriyor. O ise, yollarda titriyor...

Ercan'ın Hırvatistan başarısı

       Avrupa Ralli Şampiyonası'nın önemli yarışlarından biri olan 9 - 10 Haziran tarihleri arasında gerçekleşen Hırvatistan Rallisi'nde mücadele eden Ercan Kazaz - Cem Bakançocukları ikilisi, genel klasmanda ikinciliği elde ettiler. Birinciliği ise, Ercan gibi Impreza WRC kullanan geçen yılın Hollanda Şampiyonu Bert De Jong kazandı. Son iki yıl bu yarışı ilk sırada bitiren Enrico Bertone ise, yarışta ancak dördüncü olabildi.