Pazar Arkadaşım Kandemir Konduk

Arkadaşım Kandemir Konduk

17.11.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:

Arkadaşım Kandemir Konduk

Arkadaşım Kandemir Konduk


Ünlü gülmece yazarımız Kandemir Konduk’u tanımayan yoktur. Pek çoğunuz onu fotoğraflardan tanımasanız da, yazdığı birçok eseri; tiyatro oyunlarını, televizyon dizilerini kesinlikle görmüşsünüzdür.
Kandemir, çok sık görüşemesek de benim en sevdiğim arkadaşlarımdan biridir. Çünkü biz birbirimize çok benzeriz. İkimiz de memur ailelerin çocukları olduğumuz için yaşamımızın pek çok benzer yanları vardır. Hele, öğrencilik dönemindeki tembelliklerimiz birbiriyle yarışır gibidir. Belki de bu yüzden ne zaman birbirimizi görsek, dün ayrılmışız gibi kaldığımız yerden konuşmaya ve gülmeye başlarız.
Televizyonda onun yarattığı "Perihan Abla" tipini sevmeyen yok gibidir. "Mahallenin Muhtarları" dizisi onun kaleminden çıkmıştır. "Devekuşu Kabare" tiyatrosunda ilgiyle izlenen pek çok eser; özellikle "Geceler" ve "Yasaklar" onun eseridir.
Bunun dışında birçok gülmece kitabına imza atan Kandemir Konduk, çocuklar için de şiirler yazmış, bunları "Masala Kanma Küçük" adlı bir kitapta toplamıştır. Hatta kitaba adını veren şiir Amerika’da yayımlanan, "Dünya Mizah Antolojisi" adlı bir kitaba alınmıştır. Şiir aynen şöyledir:
Masala kanma küçük / Gökten üç elma daha düşmez / Tüm manavlar yerdedir / Gökten hiç elma düşmez / Tüm masallar sahtedir.
***
Bugünlerde Bilgi Yayınevi’nden Kandemir’in bir kitabı daha çıktı: "Geldim Gördüm Çok Güldüm." Bana da imzalamış bir tane. Ama son yıllarda klarnet çalmaya merak saldığımı bildiği için, bizim çocukluk yıllarımızda Edirne’de Aguş adında ünlü bir klarnetçi vardı. Hem onu anımsamak, hem de beni kızdırmak için kitabı bana, "Aguş Bey’e," diye imzalamış. Okudum ve çok sevdim.
Gerçi kitap yetişkinler için yazılmış, ama yine de "Geldim Gördüm Çok Güldüm" kitabının içinde sizlerin de seveceğiniz pek çok bölüm var. Size kitaptan benim en sevdiklerimden bazılarını aktarıyorum...
***
Darmaduman
Kıbrıslı genç dostumuz Ertan’ın küçük oğlu bir âlem. Geçen yıl beş yaşındaydı, ama sevdiği bir kız vardı. Kızı uzun zaman göremedikten sonra karşılaşmış ve annesine şöyle demiş:
"Anne be, bugün bir gördüm, darmaduman oldum."
***
Neler Var?
Ertan anlatıyor: Bir de komşularının kızı varmış, oğlanın yaşlarında. Bir gün Ertan sormuş kıza:
"Söyle bakalım, büyüyünce ne olacaksın?"
Kız Ertan’a bakmış bakmış, sonra sormuş:
"Neler var?.."
***
Kandemir’in dalgınlıkları çok ünlüdür. Bir kapıyı açıp asansör diye içeriye girip beklediği, idrar tahlili yaptırmaya gittiğinde tuvalete girip kavanozu boş verip çıktığı, evliliğinin ilk yıllarında saç kurutma makinesini dolaba koyuyorum diye buzdolabının üst bölümündeki dondurucuya koyduğu arkadaşlarınca çok iyi bilinir.
Ama beni en çok güldüren öyküsü ortak arkadaşımız ressam Kalender’in başından geçen dalgınlık öyküsüdür. İsterseniz gelin öyküyü Kandemir’den dinleyelim:
"Bir gün Kalender, Pendik pazarında alışveriş yapmak için eşiyle el ele dolaşırken, eşi bir ara elini bırakıp sebzelerle ilgilenmiş. Bizimki ise başka tarafa bakarak eşinin eli diye herhangi bir el yakalamış ve yürümeye başlamış.
‘Aslında anlamam lazımdı, katur kutur bir eldi,’ diye gülerek anlatmıştı. Meğerse pazardaki küfecinin elini tumuş, adam da hiç ses çıkarmamış, beş-on adım böyle gitmişler."
Sevdiniz mi bilemiyorum, ama benden bu pazarlık da bu kadar. Hepinize güzel bir gün diliyorum... n