Pazar Bakanın dediği gibi Petrus’ten daha iyisini üretebilir miyiz?

Bakanın dediği gibi Petrus’ten daha iyisini üretebilir miyiz?

14.06.2009 - 01:00 | Son Güncellenme:

Geçtiğimiz günlerde Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın “Petrus’ten daha iyisini üretebiliriz” şeklindeki sözlerine şarap uzmanları tepki gösterdi

Bakanın dediği gibi Petrus’ten daha iyisini üretebilir miyiz

“Bizde şıra öğretiliyor; özetle biz Petrus yapamayız”
Ahmet Örs (Gazeteci)

- Ertuğrul Günay gibi şarap konusunda bu kadar ezbere konuşmak yanlış. En iyi fabrikayı kurup en iyi tekstil ürününü üretebiliriz ama şarap bu şekilde üretilmez. İlk önce böyle bir şarap üretmek için uygun toprağın bulunmuş olması lazım. Biz henüz ülkemizde nerede iyi şaraplık üzüm yetiştiğini dahi bilmiyoruz.
-Üretimde bütün aşamaları hissederek çalışacak şarap ustalarına ihtiyaç var. Petrus’ün üretildiği topraklarda 1000 yılı aşkın bir süredir şarap yapılıyor. Hangi üzümden nasıl şarap yapılacağı bu süreçte çoktan bulunmuş. Bizim şarap geçmişimiz de tarihte çok eski zamanlara dayanıyor. Ancak bize miras olarak hiçbir şey kalmamış. Yeniden keşfederek Petrus gibi bir şarap yaparız belki ama bunu, Günay’ın iktidarı, hatta çocuklarımız bile göremez. Zaten böyle bir iktidar anlayışıyla 20-30 yılda da böyle şaraplar çıkmaz Türkiye’den. Çünkü şarap yapılmasın diye uğraşılıyor.
-Bizde üniversitelerdeki fermantasyon bölümlerinde şarap değil, şıra yapmak öğretilir. Şarap dersi veren bir arkadaşımız var. Profesör olmak için başka bir üniversiteye gitmesi gerekiyor ama o üniversitede şarapla ilgili bölüm yoktur diye doçentlikten profesörlüğe terfi etmiyor. Bizde şarap uzmanı da yetişemiyor. Özetle biz Petrus şarabı yapamayız.


“Petrus için en az 10 yıl lazım”
Ali Başman (Kavaklıdere Yönetim Kurulu Başkanı)

Bakanın dediği gibi Petrus’ten daha iyisini üretebilir miyiz

-Bizden Petrus gibi bir şarap neden çıkmasın ki? Uygun toprak, iklim ve insan var. Önemli olan tüketicisinden üreticisine, devlete kadar herkesin bu ürüne inanması.
-Yüksek vergiler  üretimi olumsuz etkiliyor. Ayrıca insanların yabancı şarap yerine Türk şaraplarını da içmesi, sahiplenmesi lazım. Eğer bu şartlar yerine getirilirse bu şarap üretilir de, tüketilir de, satılır da. Yine de en az 10 yıl gerekir Petrus gibi bir şarap üretmek için.
-Türkiye’deki üretici, tüketici, bağcılık enstitüleri, herkes kendi çapında bir şeyler yapıyor ama ortada bir sinerji yok. Ayrıca sorun, insanların Türk şarabına inanmamaları, ithal şarabı tercih etmeleri. Oysa hem Türkiye’de, hem dünyada iyi şarap da var kötü de. Türkiye’deki kötüyle, yurtdışındaki iyiyi kıyaslamak yanlış. Türkiye’deki iyi şaraplar desteklenmeli. Şarap bir tattır, lezzettir. Bu potansiyel de iklim, toprak ve üzüm olarak Türkiye’de var.


“Bu vergilerle çıkacak Petrus araba fiyatında olur, alacak kimse çıkmaz”
Barış Tansever (Sunset’in sahibi)

Bakanın dediği gibi Petrus’ten daha iyisini üretebilir miyiz

-Petrus gibi bir şarap Türkiye’den teoride çıkar, niye çıkmasın? Şarabın beşiği Anadolu toprakları ama bu vergilerle çıkacak Petrus bir araba fiyatında olur, onu da alacak kimse çıkmaz.
-Ayrıca Petrus’ten önce dünya çapında sanatçılar ve bilim adamları çıkarmamız gerektiğine inanıyorum. Güzel şarap üretmek yalnızca maddi değil aynı zamanda kültürel olarak da o olgunluğa erişmekle eşzamanlı olursa gerçekleşir. 

“Standartlar olmadığı gibi üzümlerle ilgili kapsamlı çalışma da yok”
Bülent Özfırat (Kayra Şarapları Direktörü)
Bakanın dediği gibi Petrus’ten daha iyisini üretebilir miyiz

-Türkiye dünyada şarap üretimi açısından kusursuz bir lokasyona sahip. Şarabın doğduğu topraklardayız. İklim olarak da konum olarak da aslında bu anlamda çok büyük bir potansiyelin üzerinde yaşıyoruz. Ancak bu potansiyelin şişenin içinde dünyada konuşulan bir markaya dönüşmesi çok ciddi altyapı çalışmaları gerekiyor. Başlangıç noktalarından birisi ise bağ ve kaliteli şaraplık üzüm yetiştirilmesi.
-Dünyada Petrus gibi önemli şaraplar, bir bağın, üzümün, toprağın, iklimle uyumunun sonucunun şişeye yansımasının değeri sayesinde bugün geldikleri konumdalar. Türkiye’de standartlar olmadığı gibi kendi bölgemize ait, yerli üzümlerle ilgili gerçekleştirilmiş geniş kapsamlı bir çalışma da yok. Örneğin menşei ve ürün DNA’sı gibi özelliklerin devlet destekli akademik olarak gerçekleştirilmesi çok önemli. Şarapçılığın gelişmiş olduğu her ülkede, sektör-akademi-devlet çalışması ortaklaşa yürüyor.
-Türkiye’de şarapçılık konusunda ciddi adımlar atılmaya başlandı. Özellikle yerli üreticilerin son dönemlerde kendi bağ alanlarına yatırımlarını artırmaları ve farklı üzümlerle farklı bölgelerde üst seviyelerde sonuçlar almaları bu yolda ilerlediğimizin kanıtı. Kayra Şarapları olarak Türkiye’de ürettiğimiz şaraplarımızı uluslararası yarışmalara gönderiyoruz, ödüller alıyoruz.

“Fransa’da Petrus üretiliyor ama orada vergi yok”
Enis Güner (Şarap Üreticileri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi)

Bakanın dediği gibi Petrus’ten daha iyisini üretebilir miyiz

-Türkiye’de üretim yapabileceğiniz çok iyi bölgeler var. Ancak Petrus’ten daha iyi bir şarap üretebilmek için finans gücüne sahip olmak lazım. Bu vergilerle biz yatırım yapamıyoruz. Fransa’da Petrus üretiliyor ama orada vergi yok.
-Türkiye şarap üreten bir ülke. Hiçbir üretici Avrupa ülkesinde bu kadar ithal şarap ve ithal şaraba düşkünlük yok. Kendi şaraplarımıza sahip çıkılmalı. Türk şarapları da artık güzel ve kaliteli. Aynı zamanda Sevilen Şaraplar’ın üreticisiyim. Bizim Centum adlı şarabımız Londra’da üç Michelin yıldızlı bir restoranda satılıyor. Ama kendi ülkemizde maalesef bu kadar ilgi görmüyor. Restoranlar bile para istiyor Türk şarabı satmak için. Çok sorun var.


“Hükümet şarap üretilmemesi için ne gerekiyorsa yapıyor”
Prof. Dr. Nihat Aktan (Şarap uzmanı)
Bakanın dediği gibi Petrus’ten daha iyisini üretebilir miyiz

-Ben bakana “Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?” diyorum. Bu hükümet iyi şarap hatta hiç şarap üretilmemesi için ne gerekiyorsa yapıyor. 32-56 enlem derecelerinde bağ üretilebiliyor. Türkiye 34 ile 46 arasında. Yani bölgemiz toprak yapısı bakımından asma için gereken en iyi koşulara sahip. Coğrafi yapı da müsait. Engebeler, dağlar bakımından çok uygun. İklim ise asmanın istediği sıcaklık derecesinde. Teknoloji de var. Ayrıca Türkiye’nin kendine has üzüm çeşitleri var. Öküzgözü, Boğazkere, Bornova misketi, Emir, Narince gibi dünyada olmayan nadide çeşitler var burada.
-Engelimiz tepemizdeki korkunç vergiler. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar yüksek vergiler yok. Sadece Kuzey İngiltere, Finlandiya, İsveç gibi bağcılığın yapılamadığı ülkelerde vergiler çok yüksek. Ayrıca şaraplarla çalışan bilim adamları değil, gıdayla ilgilenenler destekleniyor. Oysa sofralık ve kurumuş üzüme dünya artık doydu. Kime satacak bu üzümleri anlamıyorum.
-Şarabın satışını bile yasaklıyor hükümet. Tabii bunu alenen yapmıyor. Mesela “Dükkanın yanında cami var” diye satışı yasaklıyor. Gizli engeller korkunç.

“Üretmek sorun değil, önemli olan bağlara yapılan yatırım” 
Sibel Kutman Oral (Doluca Yönetim Kurulu Üyesi)
Bakanın dediği gibi Petrus’ten daha iyisini üretebilir miyiz

-Bir bağ yapmanız ve ondan verim almanız en az beş-altı yıl sürüyor. Bağın optimum seviyeye gelmesi ise 20 yıllık bir süreç. Altyapı çalışmaları başladı, güzel bağlar dikildi. Bu bağların belli bir yaşa gelmeleri lazım. Bilgi birikimine sahip şarap üreticileri bu bağlardan elde ettikleri üzümlerden, Petrus gibi bir şarap üretebilirler. Neden olmasın? Üzümü arzu ettiğiniz kaliteye getirdiğiniz takdirde kaliteli şarap üretebilirsiniz. Önemli olan bağlara yapılan yatırım.
-Üretmek sorun değil. Ama daha sonra bu şarabı içmek, tanıtmak, dünyaya duyurmak lazım. Bu konuda çaba gösterilmeli. Aksi takdirde çok güzel bir şarap yaparsınız ve oturup kendiniz içersiniz.

“Anlamsız buğday-arpa politikaları yerine bağcılık politikası geliştirilmeli”
Reşit Soley (Corvus şaraplarının sahibi)
Bakanın dediği gibi Petrus’ten daha iyisini üretebilir miyiz

-Ertuğrul Günay’ın söylediği zaten şu an gerçekleşmekte olan bir konu. Türkiye üretebilir mi bilemem ama Corvus çok kaliteli şarap üretiyor.
-Bağcılık bir kültür ve çağdaş teknoloji gerektiriyor. Devlet önümüzü açmalı. Türkiye maalesef ülkemizdeki bağcılık enstitülerini tek tek kapadı. Tek tük kaldı. Oysa Türkiye’nin katma değeri en yüksek tarımsal ürünlerinden birisi üzümdür. Yaklaşık 1 TL’ye 1 kilo üzüm üretip 70 TL’ye satıyorum. 70 TL’ye bir kilo üzümden bir şişe şarap çıkıyor. Üzüm çok değerli. Dolayısıyla devletin anlamsız buğday-arpa politikaları yerine çok ciddi bağcılık politikası geliştirmesi gerekiyor. 

“Bizden nasıl hemen bir Beethoven çıkamazsa, Petrus de çıkamaz”
Doç. Dr. Ertan Anlı (Ankara Üniv. Gıda Müh. Bölümü Öğr. Üyesi)

Bakanın dediği gibi Petrus’ten daha iyisini üretebilir miyiz

-Türkiye’den tabii ki Petrus gibi bir şarap çıkmaz. Şarap, meyve suyu üretimine benzemez. Kaliteli şaraplar bugünlere gelene kadar uzun bir süreçten geçtiler. Olay sadece “Güneşim, toprağım var”la bitmiyor. Biz henüz emekleme çağındayız. Uzun vadede Türkiye’den de kaliteli şaraplar çıkacak ama bu kolay olmayacak.
-Bilime değer verilmiyor. Avrupalıların 50-60 yıldır yaptığı araştırmaları biz yeni yapmaya başlayabildik. Kısa vadede hiçbir ülke böyle şaraplar üretemez. Petrus, klasik müzik ustalarından Beethoven ve Mozart gibidir. Bugün nasıl bizden hemen bir Beethoven çıkamazsa, Petrus de çıkmaz. Ama biz de kendi klasik şaraplarımızı zaman içerisinde yapabiliriz desteklenirsek. Köstekle olmaz bu iş.

“Petrus gibi şarap devletin araştırma ve eğitim desteğiyle yapılır”
Mehmet Yalçın (Gazeteci)
Bakanın dediği gibi Petrus’ten daha iyisini üretebilir miyiz

-Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın “Petrus gibi Türk şarabı yapabiliriz” iddiasına sonuna kadar katılıyorum. Gerçekten de Türkiye’nin doğa açısından Fransa’dan hiçbir eksiği yok, belki fazlası var. Ama unutmayalım ki Fransa
2 bin yıldır bağcı bir ülke ve 2 bin yıldır şarap üretiyor. Petrus gibi büyük şaraplar, bu 2 bin yılın içinden süzüle süzüle son birkaç asırda çıktılar.
-Fransa’nın avantajı sadece köklü şarap gelenekleri değil. Ülke önoloji (şarap bilimi) eğitimi veren üniversite ve enstitülerle dolu, devlet bağcılık enstitüleriyle yıllar sürecek bağ araştırmaları yapıyor, en iyi asmalardan klon seleksiyonuyla, üzümlerin melezlenmesiyle ve bunun gibi diğer bilimsel araştırmalarla şarap üreticisine altyapı döşüyor, yön veriyor. Küresel ısınmadan dolayı bağlarda artan “su stresi”nin şaraba yansımalarını incelemek için milyonlarca avro harcanıyor mesela. Türkiye’de ise devlet şarap dünyasıyla sadece vergi almak ya da tüketimin önünü kesmek için ilgileniyor.
-Dünyanın hiçbir yerinde şarap içmeyen insanlar tarafından güzel şaraplar üretilmemiştir. Devlet şarabı alkollü içki sınıfından çıkarıp gıda maddesi sınıfına sokar, içimini ve tanıtımını özgürleştirir, bilim, araştırma ve eğitim desteği verirse Petrus gibi şaraplar da yaparız, Château Margaux gibi şaraplar da...