Pazar Bir aşk ve sınıf atlama öyküsü

Bir aşk ve sınıf atlama öyküsü

16.01.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

Bir aşk ve sınıf atlama öyküsü

İngiliz İçişleri Bakanı David Blunkettin başına gelenler, bir yasak ilişkinin bir politikacının hayatını nasıl karartabileceğinin son örneği Hayata çok mütevazı başlangıç yapan ancak bu "mütevazılığı" çoktan geride bırakarak sınıf atlayan, sonunda peşinden koştuğu başarının altında kalan birinin hazin öyküsü de denebilir buna. İngiliz edebiyatının devleri bu ve benzeri konulara el atmışlardır, malum. Bütün bu ünlü romanların kahramanları gibi, Lady Kimberlynin sevgilisi David Blunkettin öyküsü de, ülkenin en eski ama en popüler kötülüğü ve saplantısı olan "sosyal sınıf" olgusunun etrafında dönmüştür. Blunkett, İşçi Partisi kabinesinin işçi sınıfından gelen tek bakanı değildi ama benzer geçmişleri olan bakanların yükselişleri Blunkettin körlük, fakirlik ve önyargılara karşı verdiği mücadele ile dolu yükselişiyle karşılaştırılamaz bile. O, İşçi Partisinin değerleri olan onurlulukla, idealizmle ve her an incinmeye açıklıkla donanmış bir kişiydi. Bakanlıkları sırasında görmez oluşunu hiçbir zaman faydacı bir amaçla kullanmadı. İngiliz İçişleri Bakanı David Blunkettin önce yasak bir ilişki, ardından vize skandalı sonucu istifa etmesi, klasik İngiliz yaşamının bütün unsurlarını barındıran kişisel bir trajedi bir bakıma. Peki, nasıl oldu da böyle bir hatayı yaptı Blunkett? Kimberly Quinn gibi medyayı iyi kullanan, çıkarlarını gözeten kadınların, kendisi ile flört ederek orta yaş basiretsizliğinden faydalanmaları doğaldı. Üstelik Blunkettin bu kadınlara karşı ilişkilerinde üstünlük elde etmesi olanaksız gibiydi. Güçlü erkeklerin bile, aşk kendilerini ısırınca, güçlerini nasıl yitirebileceklerine hep tanık olduk. Bir köşede, genel ölçülere göre "mazbut", "makul", "akıllı" bir erkek olmasına karşın istediği kadından istediğini elde edemediği için saplantılı bir manipülatöre dönüşen Bakan Blunkett, öbür köşede politika podyumunda bütün kuralları tersine işletmeyi başaran, İngilterenin politik olarak en kuvvetli erkeklerinden birini "eğlenceli bir ilişki" karesine sokup köşeye sıkıştıran kuvvetli bir kadın Kimberly Quinn. Peki, Kimberly Quinn kim? Şımarık, elitist ve Amerikalı kadın. 40 yaşlarında. Zengin bir ailenin kızı. Tanınmış dergilerde çalıştı. Bir iş arkadaşının anlattıklarına bakılırsa onun için seks aşk ve cazibe ile değil, güç ve kontrolle ilgili. Ciddi bir ilişkiye girmek için iyi bir koca bulmayı bekledi. Bu da Michael Fortier oldu. Michael otuzuna yakın genç bir bankacıydı ve oldukça zengindi. Evlendikten bir süre sonra Michaelin işi nedeniyle 1987de Londraya yerleştiler. Ardından Kimberlynin ihaneti yüzünden Michael karısını boşadı. Kendisini tanıyan bir gazeteci onun bir keresinde Blunketti gördüğünde "Kör bir erkekle aşk yapmanın nasıl olduğunu hep merak ettim" dediğini ileri sürüyor. Sonra Kimberly, ünlü muhafazakar dergi Spectatorün sahibi ile evlendi. Blunkett, Kimberlynin çocuğunun kendisinden olduğunu iddia edince kamuoyu sarsıldı.Blunkett, Quinnden kocasını bırakıp çocuklarını almasını böylelikle aşk masallarındaki prensin mutlu öyküsünü mü yaşamak istiyordu? Peki, Kimberlynin işçi sınıfından gelme, popüler, yalın konuşan, görme özürlü içişleri bakanı ile evlenmesi mi gerekiyordu? Blunkett bu ilişkiye girmeden önce onun evli olduğunu bilmiyor muydu? Ya Quinnin kocası, ünlü Spectator dergisinin patronu bütün bunlara nasıl sessiz kalabildi? Sevgilisine ne kadar kuvvetli olduğunu göstermek isteyen ilk erkek değil Blunkett. Quinn gibi "bakımı pahalı" bir kadına aşık bir erkeğin kuvvet gösterisine başvurması anlayışla karşılanabilir. Ama bunu "sevgilisi için değil de yavrusu için yaptığı" izlenimi vermeye çalışması affedilemez. Bunun, kendisini reddeden kadın üzerinde hakimiyet kurmaya çalışmak olarak sezinlenmesi kaçınılmaz. Fazla da üzülmeye gerek yok. Blunkett geri geldiğinde (eğer gelirse) başına gelenlerden dolayı halktan büyük sempati görecek zaten. Mazbut ve akıllı erkekler aşk kendilerini ısırınca güçlerini yitirir