Pazar “Bizim de güzel bir müziğimiz var”

“Bizim de güzel bir müziğimiz var”

09.08.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Suriyeli mültecilerin ağırlıklı olduğu İstanbul Mosaic Oriental Choir adlı bir koro kuran Maisa Alhafez: “Türkler tüm Suriyelilerin fakir olduğunu düşünüyor, oysa bizim de güzel bir kültürümüz ve müziğimiz var”

“Bizim de güzel bir müziğimiz var”

Birkaç yıldır Suriyeli dediğimizde aklımıza hep mülteciler geliyor. Bazıları sınırlardaki kamplarda yaşıyor, bazıları şehirlerde dileniyor. Ama bir de daha iyi durumda olan ve güzel şeyler yapmaya çalışanlar var. Bunlardan biri de Maisa Alhafez. 32 yaşındaki Alhafez mart ayında Facebook’ta bir hesap açmış ve İstanbul’da yaşayan Suriyelileri bu grup altında toplayarak onlara bedava müzik eğitimleri vermeye başlamış. Ardından da İstanbul Mosaic Oriental Choir gelmiş. Alhafez hikayesini anlatıyor...

Haberin Devamı

-Türkiye’ye geliş hikayeniz nedir?

Ben piyano öğretmeniyim. Önce savaş yüzünden Lübnan’a gittim, bir yıl orada yaşadım. Sonra İstanbul’a geldim. İki yıldır da buradayım. İlk başta her şey çok zordu. Türkçe bilmiyordum, ev bulamadım. İş ve arkadaş bulmak çok zordu. Sonra evimin yanındaki müzik merkezini keşfettim. Orada müzik eğitimi vermeye başladım. Hâlâ haftada iki gün ders veriyorum.

-Suriye’deyken ne yapıyordunuz?

İki-üç yaşlarındaki çocuklara müzik dersi veriyordum. Benim müzik anlayışı üzerine Berlin’den aldığım akademik bir sertifikam var. Bir de iktisat okudum ve bankada çalıştım.

-Bir koro kurma fikri nasıl doğdu?

İstanbul Mosaic Oriental Choir hayalimdi. İstanbul’da müzikle ilgilenen çok Suriyeli var. “Onları bir araya toplayacak bir proje yapmak iyi olur, böylece kültürlerimizi de paylaşabiliriz” diye düşündüm. Zaten Türkçe ve Arapçada aynı melodiye sahip çok fazla şarkı var.

Haberin Devamı

“Başka şehirlere de gitmek istiyoruz”

-Hangi dillerde söylüyorsunuz?

Türkçe, Arapça, Ermenice, Kürtçe, Farsça, Süryanice... Ama şu an Türkçe, Arapça ve Ermenice çalışıyoruz. Bu üç dilde de aynı olan şarkılar var. Mesela “Mavi Boncuk” ya da “Böyle Gelmiş Böyle Geçer”. Bir de benim bestelediğim, barış için söylediklerimiz var. Onları da beş dilde söylemek istiyoruz. Arapça, Türkçe, İngilizce, Fransızca... Beşinci dile daha karar vermedim.

-Size destek veren birileri var mı?

Kimseden destek almıyoruz.

-Hiç konser verdiniz mi?

İki konser verdik. Biri bir serginin açılışındaydı. Arap kökenli büyük bir sergi, adı Behance. Diğeri de çalıştığım müzik okulunun düzenlediği halka açık bir konserdi; Yeşilpınar, Alibeyköy’de.

-İlerisi için planınız nedir?

Daha fazla konser vermek istiyoruz. İstanbul’dan başladık ve bunu Ankara, Gaziantep gibi başka şehirlerde de
sürdürmek istiyoruz.

“Burada hayat çok zor”

Koronun tefçisi, solisti ve gitaristiyle görüştük:

-Ahmad Almohder(20), Tefçi:İki yıl önce savaştan kaçıp gelmiş. Toptancılık, depoda ambalajcılık yapmış. Koroya bir arkadaşı sayesinde katılmış. İstanbul’da yaşamanın zor ama çok güzel olduğunu düşünüyor.

Haberin Devamı

-Mohammed Belal (23), solist:
10 ay önce gelmiş. Koroya birkaç ay önce katılmış. “Burada yaşamak nasıl?” dediğimde Türkçe “Burada hayat çok zor” diyor. Ama İstanbul’da olmaktan memnun. Savaşın bitmeyeceği kanısında, bu yüzden geri dönmeyi düşünmüyor. Şu an bir kafede barista olarak çalışıyor.

-Rami Alüsi(19), gitarist:Yaklaşık 2.5 yıl önce gelmiş. Suriye’de lisede okuyormuş, burada bitirmiş okulunu. “Üniversiteye gitmedim. Aileme bakmak için çalışmam gerekiyordu” diyor. Eşarp satan bir dükkanda çalışıyor. Koroya üç-dört ay önce katılmış. Suriye’ye dönme konusunda “İsterim ama orada hiçbir şeyim kalmadı. Evim, okulum, babamın işi, her şey gitti. Dönersem sokakta yaşamak zorunda kalırım” diyor.

“Çocukları toplayıp onlarla şarkı söylüyorum”

-Türkiye’de mülteci olarak yaşamak zor mu?

Türkler medyadaki kötü imajdan etkileniyor ve tüm Suriyelilerin fakir ve kültürsüz olduğunu, sadece dilencilik yaptıklarını düşünüyorlar. Benim bu projeyi oluşturmaktaki hayalim insanlara bizim de güzel bir kültürümüz ve müziğimiz olduğunu göstermekti. Çünkü bizim de aktarabileceğimiz kültürümüz, öbür yüzümüz var.

Haberin Devamı

-Savaş biterse Suriye’ye dönmeyi düşünüyor musunuz?

Şu an Suriye’de durum çok kötü ve düzeleceğine inanmıyorum. Bu yüzden dönmeyi düşünmüyorum. Orada kötü anılarım var.

-Aileniz de burada mı?

İki kardeşim Suriye’de. Annemi geçen yıl kaybettim. Diğer kardeşim Barselona’da.

-Kötü durumda olan mülteciler var. Onlara yardım ediyor musunuz?

Evet. Mesela yanıma şeker ve çikolata alıp sokaklarda gördüğüm çocuklara “İki saat sonra şu parka gelin, birlikte müzik yapacağız” diyorum. Hatta geçen hafta evimin yanındaki parka 25 çocuğu topladım ve birlikte şarkı söyledik, resim çizdik.