Pazar Bulgurla ün yapabilir miyiz?

Bulgurla ün yapabilir miyiz?

12.06.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Gaziantep’te düzenlenen bulgur festivaliyle gözler Anadolu topraklarının bu kadim yiyeceğine çevrildi. Bulgurun sadece ülkemizde tüketiminin artırılması değil, dünyaya tanıtılması için de Antepliler kolları sıvadı

Bulgurla ün yapabilir miyiz

Sadece iyi yemek veya harika malzemelerin bir mutfağın dünyaya tanıtımında yeterli olmayacağının artık herkes farkında. Son yıllarda hayatımıza giren gastro diplomasiyle ülkeler mutfak kültürlerinin tanıtımını Ticaret Odaları, Dışişleri ve Turizm Bakanlığı gibi mercilerle ülkenin şefleri ve üreticileriyle birlikte adeta bir savaş planı titizliğinde hazırlıyor.

Haberin Devamı

Güney Kore, Tayland, Tayvan ve Peru bu alanda dikkat çeken ülkeler. Dünya gastronomisinin aristokrat çocuğu Fransa bile bu konuda geri kalmamak amacıyla türlü etkinlikler düzenlemekte. Hatta büyük kulisler sonucu “Fransız usulü yemek” kavramını UNESCO listesine dahil ettirdiler.

Festivalde 101 bulgur yemeği sunuldu

Bu konuda bizdeki öncü örnek Gaziantep. Antep mutfağı UNESCO’nun Yaratıcı Şehirler Ağı’nda gastronomi alanındaki dünyanın 18 şehrinden biri. Yani UNESCO’nun “taşınamaz kültür varlıkları” diyerek korunması gerektiğini söylediği mutfaklardan bir tanesi. Ama sanmayın ki benim mutfağım iyi demekle bu listeye giriliyor. Bunun arkasında ciddi bir tanıtım ve kendini doğru ifade edebilme yatıyor.

Haberin Devamı

Geçtiğimiz günlerde düzenledikleri Bulgur Festivali ile Antepliler, mutfaklarından sonra şimdi de bulguru dünyaya tanıtmak için atakta. Festival Ticaret Borsası, Büyükşehir Belediyesi ve Makarna, Bulgur, Bakliyat ve Bitkisel Yağlar Tanıtım Grubu (MBTG) işbirliğinde; Gaziantep Üniversitesi, Gaziantep Sanayi Odası, Gaziantep Ticaret Odası, Bulgur Sanayicileri Derneği desteğiyle düzenlendi. Ama en önemlisi şehirdeki tüm kurum ve kuruluşların yanında halk da katılımı ve coşkusuyla bu festivali destekledi.

Kazan ateşinin yakılması ritüeliyle başlayan festivalde 101 bulgur yemeği sergilendi, Gaziantep Üniversitesi Gastronomi

Bulgurla ün yapabilir miyiz
Bölümü öğrencileri arasında inovatif bulgur yemekleri yarışması yapılırken Ninelerden Torunlarına 1001 Kültürü ile Gaziantep Gastronomi Masalları Bulgurlu Yemek Yarışması’nda nineler, kızlar ve torunları yarıştı. Bunların yanında yemek kültürü araştırmacısı gazeteci Nedim Atilla Anadolu’da bulgur yemekleri, Beslenme ve Diyet Uzmanı Dilara Koçak da bulgurun sağlık yönünden faydaları üstüne konuştu. Gala gecesinde MSA şeflerinin hazırladığı bulgurlu yemeklerden ragu fellah köfte ile bulgur dondurmasının tadı ise halen damağımda.

Yapılan etkinliklerin hepsi şahane fakat asıl iş ürünün o coğrafyaya nasıl daha fazla ekonomik kaynak ve katkı kazandıracağı. Bu aşamada gerek yerli gerekse yabancı şeflerle yapılacak çalışmalar, şeflerle üretici arasında kurulacak köprüler hayati önemde. Gaziantep Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu çalışmalarını şöyle anlatıyor: “Bulgur bu toprakların yiyeceği, doğum yeri Mezopotamya. 200 bin tonla bulgur üretiminde dünyada birinciyiz. Bulgurun yurt dışında tanıtımı için bir grubumuz var. Üniversiteyle ortak çalışmalar yapıyoruz. Yurt dışından çok ünlü şefler getirip onları bulgurla tanıştıracağız. Yurt dışında ilk kez bulgurun tadına bakanların neredeyse tamamı lezzeti karşısında şaşkınlık geçiriyor.”

Haberin Devamı

Yabancı şefler bulgurla meydan okudu

Food and Travel dergisi olarak altı yabancı şefle birlikte hazırladığımız bulgur yorumları Anteplilerin bile gönlünü çelmeyi başardı. Şeflerimiz ülkesinin imza yemeklerini veya mutfak tekniklerini kullanarak bulgurlu yemekler hazırladı. Fransız Olivier Pistre soğuk vişne çorbası, bulgurlu salata ve kalamarla hazırladığı tabakta birkaç tekniği aynı anda kullandı. Hint şefimiz İmran Rana işi en kolay olanlardandı, çok kullandıkları tavuk ve o özel baharat karışımlarını öyle iyi dengelemişti ki Antepli aşçılar ellerinde kağıt kalemle lezzet sırlarını almak için beklediler.

Haberin Devamı

Giovanni Terraciano bir İtalyan klasiği olan risottoyu bulgurla hazırladı, Rudolf Van Nunen tavuk ciğeri başta olmak üzere türlü sakatatla nefis bir bulgur pilavı yaptı, Hee Jung Han ise Kore’nin en klasik tatlarından, ellerindeki malzemeyi değerlendirmek amacıyla ortaya çıkmış bir çeşit yokluk yemeği olan bibimbap ile bizleri tanıştırdı. Günün sürprizi ise güler yüzlü Taylandlı şefimiz Napaporn Sari oldu. O bol baharatlı, sarımsaklı Tay yemekleri bulgurla adeta farklı bir boyut kazandı. Bulgur şaşırtıcı şekilde en çok Uzakdoğu yemeklerine yakıştı. n